hesabın var mı? giriş yap

  • bazen gömleklidir bazen fanilalı. olduğu yerden otobanı izler. eğimli arazide rahatlıkla oturup uzanabilmesi evrimsel adaptasyonun muazzam bir örneğidir. kimi zaman yanında arkadaşları da olur. gamsız görüntüsüyle modern dünyanın karmaşasına adeta bir başkaldırış olarak yorumlanır. ne amaçla orada olduğu ise hala gizemini korumaktadır.

  • hayret ettiğim haber. genelde bu tarz rezilliklerden sonra istifa bir yana dursun, “bayrak inmez vatan bölünmez uzun adamı en çok ben seviyom!!” paylaşımları olurdu

  • ülkenin geri kalanı bolluk, bereket ve varlık içinde rahat rahat yaşarken nasıl batmak üzere olduklarını anlamadığım iş kolu.

  • ülkede,
    adalet olmadığı için avukatlığın,
    güvenlik olmadığı için polisliğin,
    habercilik olmadığı için gazeteciliğin,
    eğitim sistemi olmadığı için öğretmenliğin pek bir anlamı kalmadı.
    bilim olmadığı için de mühendislik bitiyor.

    hadi herkes imam olsun.

  • para birimi dolar. 58 liberya doları = 1 amerikan doları

    dünyanın en fakir ülkelerinden. hırsızlık oldukça fazla, üçüncü kattaki evinin balkonuna tel örgü çekenler var. billboard yok tabii ülkede bunun yerine duvarlı gazete var. meydanda bir duvar ve oraya asılı gazete, okumayı bilen gelip okuyabiliyor günlük. pazarlarında tartı yok, takas ya da göz kararı. döviz bürosu yok, bizim ülkedeki seyyar milli piyango bileti satıcıları gibi döviz alıp-veriliyor. berber dükkanı da böyle. oto yıkama yeri gibi bir ucu açık bi ucu kapalı mekanlarda. yetimhane var, berduş yatağı gibi.

  • sokakta hiç araç veya insan yoktu. annem kapüşonumu çekmiş sıkı sıkı atkımı bağlamıştı. tek başıma dışardaydım. dizlerime kadar karın içendeydim. karın biriktiği yerlere sırtüsü atlayıp gülüyordum. 1987'ydi istanbul bahçelievlerde, kocasinan semtinde, sultan selim sokaktaydım...