hesabın var mı? giriş yap

  • adam norveçteki asgari ücreti hesaplarken bile günde 10 saat ayda 26 gün çalışmayı hesaplıyor. ben böyle köleliği kabullenmiş bir insan psikolojisi görmedim hayatımda.

  • adını bilmediğim, babasıyla birlikte "boyun eğme" tshirt'üyle yürüyen kk'nın oğluna bakıyorum sonra bilal erdoğan'a...

    kocasıyla birlikte yürüyen ve ," eşi olarak değil bir birey olarak yürüyorum " diyen boynunda yaşmağı,sırtında düz yeşil tshirtüyle selvi hanım'a bakıyorum sonra emine erdoğan'a...

    "adalet pankartı, atatürk posteri ve türk bayrağı dışında hiç bir şeyle gelmeyin, bu bir parti mitingi değil, herkesin adalete olan ihtiyacı için yürüyorum" diyen kılıçdaroğlu'na bakıyorum sonra, "biz lütfettiğimiz için yürüyebiliyorsunuz" diyen, herkesle ama herkesle kavgalı erdoğan'a bakıyorum...

    umarım bu ülkeye, umut, huzur, güler yüz, hoşgörü ve adalet hakim olur diyorum.

    şüphesiz ki türk siyasi tarihinin en büyük hareketlerinden biridir. ayağınıza, aklınıza sağlık...

  • 1- 4.4 milyar yıl önce mars büyüklüğünde olduğu düşünülen ve "theia" adı verilen bir gezegen saatte 4 km hızla dünyamıza çarpıyor.

    2- çarpışmanın şiddeti dünya ile theia'nın mantosunu büyük ölçüde birleştiriyor.

    3- çarpışma sırasında mantonun bir kısmı da uzaya fışkırıyor; fışkıran parçalar dünya yörüngesinde zaman içinde birleşerek kütleçekimin de etkisiyle yuvarlak olan uydumuz ay'ı oluşturuyor.

    bilgi: bu bir teoridir ve doğruluğu henüz ispatlanmış değildir.

  • bugün dolmuşa binmeden önce 3 tl param vardı. (3 adet 1 tl) atmler bulunduğum yere çok uzaktı. gidip mahallemden çekerim dedim. ankara'da dolmuş 2.25 tl. bir çocuk geldi, dilendi. normalde dilencilere para vermem ama içimden geldi bu sefer. 1 tl veririm ama 25 kuruş alırım dedim. çocuk bir afalladı ama 25 kuruşu çıkardı. para üstümü aldım, dolmuşuma bindim.

  • bir akraba olur; bütün ailenin huzurunu kaçırır, borca sokar, kavga çıkarır ya işte devlet o akraba.

    araba alacaksın “enişte ya bana da 2 tane al” diyor. bira alacaksın “enişte 3-4 tane de bana al” diyor. ev alacaksın “enişte sana 0+0 500 bine olur” diyor.

    tanım: sömürgeci devlet faaliyetidir.

  • pazar gunu hava cok guzeldi. ogleden sonra tunali hilmi caddesinde yuruduk. o tarafa dogru giderken kugulu park'a girelim dedim. ordaki koca kuslari seviyorum. parkin onune geldik, cok kalabalikti. dedim ki cok kalabalik, bomba falan patlar, girmeyelim. geri donduk. aksam da bomba patladi.
    olumden kacmaya calisiyoruz. boyle bir psikoloji.

  • ben yaklaşık 7 yıllık birikimim olan 37.000$'ımı, bankalara güvenmediğim için evdeki çalışma masamın tablasının altına özel olarak yaptırdığım gizli çekmecede saklıyorum.

    güldere mahallesi, zindanlı caddesi, kaman sokak, numara 17, daire 5, zeytinburnu adresinde ikamet ediyorum. yalnız yaşıyorum ve haftaiçi saat 07:30-19:00 arası evde olmuyorum.

  • 0-0'ın 1 puan olması. bence 0-0'ın karşılığı 0 puandır. bunun dışındaki tüm beraberlikler yine aynı şekilde 1 puan sayılmalı. böylece hem defansif futbol bitecek hem de yeni bir heyecan gelecektir.

  • debe'ye giren entry;

    http://prntscr.com/84fuzz

    sukela modunda baslik altindaki entryler;
    http://prntscr.com/84fv1g

    seklinde rezalettir.

    baslik basima editi:

    basligi acan bozer c nickli suser ve 2. entriyi giren sqcym nickli suser ucurulmus. haliyle baslik bana kalmis.
    farkeden kisi ben degildim sadece ss'leri almistim bozer c telefondan girip alamadigi icin.
    onlar da neden ucurulmuslar bilemiyorum. ama dusununce ya icimizdeki irlandalilarin sikayetleri ya da basimizdaki dürüm sultaninin isidir demekten de kendimi alikoyamiyorum.

  • sanırım abim.
    kendisi akademisyen.
    billur tuz gibi, çocukluğundan beri okur, okur, okur..

    tamamı ücretsiz ve burslu olmak üzere eğitim ve sonrasında çalışma hayatı:
    şehrin en iyi lisesi
    şehrin en iyi dersanesi
    hacettepe
    bilkent
    tekrar bilkent
    koç
    isviçre
    amerika
    şu an norveç

    şimdi beni sorarsınız, sormayın.
    ben kendisinin anti maddesiyim, ona tepki olarak doğdum.
    kurban olduğum bir yerden verip bir yerden alıyor işte.*

    not: bu arada bugün kendisinin doğum günü. bu entry'm kendisine armağanım olsun. varlığın ve başarılarında bir katkım olmadığından seninle gurur duyamıyorum ama orada burada övüyorum işte :)

    edit: bu entry ile ilgili çok sayıda ve güzel mesaj aldım. favlayan okuyan herkese teşekkür ederim, sayenizde hoş bir şey yapmış oldum onun için. (o bile favlamış, beğenmiş demek ki :) ondan bu kadar söz ediyorum diye rahatsız olmazsa şayet, kendisi hakkında konuşulurken hep anlattığım ve bence çok hoş bir anektodu burada da paylaşmak isterim.

    annem abime hamile iken, şehrin tıp fakültesi hastanesinde, daha önce düşüğü de olduğundan titizlikle takip edilmektedir. bazı şüpheler ve bir dizi tarama sonrasında, bebeğin kesinlikle sakat olacağı, kürtaj gerektiği söylenir bizimkilere. annem kürtaj için hemşire tarafından hazırlanırken, babam hastanedeki tanıdık doktorları bulup durumu danışır ve sağlıklı olması için ufak da olsa bir ihtimal olup olmadığını sorar. doktorlardan biri, en fazla %10 ihtimal olduğunu söyleyince babam, "%10 bana yeter, gerisi allah'ın takdiri" der ve annemi kürtajda ısrarcı ve kesin kararlı olan doktora görünmeden hastane odasından -tabiri caizse- kaçırır. daha sonra alanında çok iyi olan ve yakınen tanıdıkları bir profesörün takibine girerek annem abimi doğurur. tahmin edeceğiniz üzere tamamen sağlıklıdır.

    tüm bunları düşününce bence abim, bizimkilerin, sağlıklı olma ihtimalini eleyemeyecek kadar inançlı, gözüpek ve etik kaygılara sahip, aynı zamanda sakat doğsa dahi 'keşke aldırsaydık' demeyecek kadar inançlarında samimi insanlar olmaları karşılığında allah'ın cömert bir hediyesidir.