hesabın var mı? giriş yap

  • merhaba,

    avukatımız ve yöneticimiz durumu takip edebilmek adına sabah saatlerinde ankara’ya vardılar. her ne kadar btk yetkilileriyle görüşmek için yoğun çaba sarf etmiş olsalar da, erişim engelinin sebebine dair herhangi bir btk yetkilisinden bilgi edinemediler.

    ancak yaptığımız sorgulama esnasında, ankara 4. sulh ceza hakimliğinin 22/02/2023 tarihli ve 2023/1532 d.iş sayılı kararı ile erişim engeli kararı alındığını gördük. karar henüz tarafımıza tebliğ edilmedi, bu sebeple karara ulaşmaya çalışıyoruz.

    yeni bir gelişme olması ya da bilgi edinmemiz halinde sizlerle paylaşacağız.

  • selam,

    türkiye'nin dört bir yanında yaşanan orman yangınlarında yanan ağaçların ve canlıların acısını derinden hissediyoruz.

    daha önce ekşi sözlük ve ekşi şeyler hatıra ormanı projelerinde birlikte çalıştığımız tema vakfı'nın, yangınlarda zarar gören bölgelerin tekrar ağaçlandırılması için başlattığı kampanyaya biz de ekşi sözlük olarak 6000 fidan ile destek veriyoruz.
    "yaşamı ve umudu yeniden yeşertmek" için hep birlikte bu kampanyaya destek olalım!

    siz de bu link üzerinden tema’ya destek olabilirsiniz.

  • rizespor taraftarının haklı isyanı. ağların yırtık olması kuşku uyandırıcı. gollerin bazıları değil, neredeyse bütünü usulsüz. ayı gibi vuruyorlar toplara.

  • duygusal fakirdir.

    bu tür konularda yorum yapmayı pek haz etmesem de; ironi yapmadığı aşikar olanlara bir çift sözüm var:

    güzel kardeşim, alışveriş merkezine evden ışınlanıp gitmiyoruz. 50 kiloluluk paltoyu elimde mi taşıyayım? kıçıma mı sokayım? sırtımda duruyor işte sana ne zararı var. amık!

  • - pardon hanfendi memalik sokak neresi aca..
    - hı?
    - pardon beyfendi.. saçlarınız.. yani.. nebileyim
    - ne beyfendisi? neler saçmalıyorsunuz?
    - hass.. pardon hanfendi.. yani, gögüsleriniz.. yok gib..
    - ne diyorsun hayvann!
    - memalik

  • "sanırsın 1 lira 2 dolar olmuş, bu neyin sevinci amın feryadı" diye cevap verme hakkını saklı tutan ekşicidir herhalde.

  • şu ana kadar görebildiğimiz kadarıyla uzayda canlı yok demek, okyanus sahilinden çay kaşığıyla aldığımız suya bakıp, okyanusta balık yok demek gibidir.

    toplum baskısı editi: bu sözü benden önce neil degrasse tyson söylemiş olup, ben sadece fincan yerine çay kaşığı, balina yerine balık koyup ifade etmiştim. ancak yine de intihal yapmaktan yakalandık. sabaha kadar uyumayan eksisözluk bekçilerine ve favcılarına teşekkürler.

    saatiniz yok mu sizin olm..t

    ertesi gün editi: çok arkadaş bu sözün carl sagan a ait olabileceğini söyledi. valla bana da dert oldu.

    epey sonra editi: bu tanımı neil degrasse tyson'un star talk adlı radyo şovunda yapmış olabilme ihtimali son derece yüksek. araştırmalarım buraya kadar geldi dayandı:

    şöyle demiş üstat:

    "ıt’s like taking a scoop out of the ocean with a cup and saying there are no such things as whales because there are none in my cup."

  • halktan, sokaktan kopmuş diyesim geliyor ama pek çok kişi söylemiş zaten.

    cem yılmaz muhtemelen hiç metrobüs'e binmemiş. hiç marmaray'la denizin dibinde kalıp yürümemiş. en son ne zaman tahtakale'de dolanmış bilmem. üç harfli marketlerden alışveriş yapmış mı hiç? kusura bakmayın ama türkiye'de sıradan hayatın son 20 yıldaki akışından pek bir detay yok artık esprilerinde. zaten kendi dar arkadaş grubu dışında kaç kişiyle gerçek ilişkiler kurabilir bunca servet ve şöhretle. sonuçta tükeniyor o kaynak da. ben 70'li, 80'li yıllar nostaljisi yüklü filmlerini de çok başarılı bulmuyorum. çünkü bende bir karşılığı yok.

    ha, yaşım da cem yılmaz'a yakın bu arada. nesil farkımız yok. ama hayat apayrı yerlere sürüklemiş bizi. halbuki 90'larda ben de istiklal'de fink atıyordum. aynı mizah dergilerini okuyor, aynı barlarda içiyor, aynı sınırlı medyaya maruz kalıyorduk. her şey çok güzel olacak örneğin, ne kadar bizden, sokaktan bir filmdi. ama son izlediğim ali baba filmindeki karakterler gerçek hayattakinin kötü bir kopyasından da kötü. gülünç bile değil, acınası. halbuki sokakta çok daha komiği ve sahicisi var bunların. ama cem görmemiş ki bu evrimi. en son ne zaman nalbura, elektrikçiye, iddia bayine gitmiş? gerçi gitse bile hangi seviyede ilişki kurabilir ki?

    şimdi ben yine toplu taşımadayken cem teknesiyle koyları dolanıyor. çevresinde de onlarca şakşakçı. bu saatten sonra da pek bir güncel ortak gülmecemiz olmaz herhalde.

    eski esprileri, eski filmleriyle yad edelim artık. her şey için teşekkürler.