ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kardeşin ölmesi
-
13 sayısına uğursuz diyenlere sadece gülerdim. bu yılın 13 ekimine kadar. akşam bir mesaj geldi, atla türkiyeye gel diye. n'oluyoruz diye aradım, kardeşin dediler, trafik kazası yapmış durumu ağır. bütün cesaretimi toplayıp sordum sağ mı diye, yoğun bakımda dediler; söylemediler saatler önce göçtüğünü bu dünyadan. yürek dayanmaz dedikleri buymuş sanırım, kardeşin gitmesi sadece geçmişteki anıları, kahkahaları, kavgaları, gezip tozmaları, içmeleri, ağlamaları getirmiyor gözünüzün önüne..beraber bir hayat planladığınız, 10 yıl sonra şurda şu gün diye kurduğunuz planları kursağınızda bırakan bir olay, hayata karşı çaresizliğinizi mermer soğukluğuyla yüzünüze çarpıyor. sadece 'yapma, gitme beni bırakma' diye bağırıyosunuz.
en son arabada beraber giderken bülent ersoy'un 'bir ben bir allah biliyor' unu bağırarak söylemiştik. mekanın cennet olsun kardeşim - gerçekten ne çektiğimi bir ben bir allah biliyor artık.
ramazan ayında yemekli içmekli entry girilemesin
-
(bkz: sen oruç tutma lan ayı)
bitlis'te beş minare
-
hikayesi oldukça acıklı olan bitlis yöresine ait türkü.
hikayesi muhakkak sözlükte daha evvel anlatılmıştır, onun için çok da üzerinde durmak niyetinde değilim. 1916 senesinde rus işgaline maruz kalan bitlis'ten kaçan bir baba ile oğul, aylar sonra kente dönerler ve bitlis'e hâkim dideban tepesi'nden kente bakarlar. oğul şehre gider ve şehirde beş minareden başka bir şey kalmadığını görüp bunu babasına nakleder. babası da üzüntüden bu türküyü mırıldanır, sonrasında da eser türk halk müziği tarihinin en bilindik eserlerinden biri haline gelir.
bu herkesçe bilinen hikayeye ek olarak şu notları da eklemek gerekir ki bitlis'in dibinde adeta kenti bekleyen bir asker gibi duran ve bu türkünün de ilk mırıldandığı yer olduğu rivayet edilen dideban tepesi'nde geçen ve bitlis'te beş minare'ye göre çok daha eğlenceli bir tınısı olan dideban üstündeyim türküsü de aynı yöreye aittir.
son olarak, dideban ise lisân-ı osmani'de* "bekçi, gözcü, nöbetçi asker" anlamlarına gelmektedir.
niktofobi
-
niktofobi, yoğun anksiyete ve depresyona sebep olabilecek gece veya karanlık korkusunun adıdır.
niktofobi, genellikle çocuklukta başlar ve gelişimin normal bir parçası olarak görülür. ancak yaş ilerledikçe, günlük yaşamı ve uyku düzenini de etkilemeye başlarsa tedavi olma zamanı gelmiş demektir.
belirtiler:
niktofobi, diğer fobilere benzer vücut tepkileri oluşturur. bunlar içinde:
-nefes darlığı
-kalp atım hızının artması
-göğüste sıkışma veya ağrı
-titreme, uyuşma veya karıncalanma hissi
-sersemlik veya baş dönmesi
-mide rahatsızlığı
-sıcak veya soğuk basmaları
-terleme
vardır. bazı semptomlar da duygusal tepkiler içerir. bunlar:
-kaygı ve panik
-durumdan kaçmak için yoğun bir ihtiyaç
-kontrolü kaybediyormuş hissi
-korkuya karşı güçsüzlük hissi
-ölüm korkusu
gibi.
ilk cümlede belirtildiği gibi karanlıktan korkan herkeste bu fobiden vardır demek doğru değil. bir korku; aşırı, mantıksız, günlük hayatı etkileyen durumlarda fobi olarak nitelendirilir. örneğin; 3-6 yaş arası çocuklarda karanlık korkusu yaygındır. gece lambası ile uyur veya büyüyünce geçer. ancak; korku uyumayı imkansız hale getiriyor, kaygıya sebep oluyor ya da yetişkinlikte de devam ediyorsa, niktofobi olarak kabul edilir.
niktofobi ve uyku bozuklukları:
niktofobi, uyku bozukluğu ile ilişkili olabilir. uyku problemi olan üniversite öğrencileri üzerine küçük bir çalışma , öğrencilerin neredeyse yarısının niktofobiye sahip olduğunu ortaya çıkardı. araştırmacılar, öğrencilerin hem aydınlık hem de karanlıktaki gürültülere verdiği yanıtları ölçtü. uykuda en fazla sorun çekenler, karanlıktaki gürültüden en kolay ürkenlerdi.
teşhis:
eğer sizde veya çocuğunuzda aşağıdaki belirtiler mevcutsa doktordan randevu almanız iyi olacaktır.
-uyumada zorluk
-karanlıkta endişeli veya sıkıntılı hissetmek
-niktofobi olabileceğinizi düşündüren diğer nedenler.
tanı, doktorunuzla görüşmeyi ve belirtilerinizle ilgili soruları yanıtlamayı içerir. doktorunuz ayrıca psikiyatrik ve sosyal açıdan geçmişinizle ilgili bilgiler isteyebilir. sonra doktorunuz resmi bir tanı koymak için belirli fobiler üzerinde ruhsal bozuklukların teşhisleriyle ilgili tanı ölçütlerini kullanabilir.
tedavi:
bazı fobiler mutlaka tedavi gerektirmez. özellikle de korkunuz yılan, akrep vs. gibi sürekli karşılacabileceğiniz şeylerden oluşmuyorsa. niktofobide genel olarak, aşağıdaki durumlarda tedavi aramayı düşünebilirsiniz:
-korkunuz sizi aşırı endişeye veya paniğe itiyorsa
-korkunuzun aşırı veya mantıksız olduğunu düşünüyorsanız
-korkunuz yüzünden belirli aktiviteleri yapamıyorsanız
-bu hisleri altı ay veya daha uzun süre boyunca yaşıyorsanız...
ayrıca niktofobi, uyku düzenini de etkileyen bir fobik bozukluk olduğu için genel sağlık durumunu tehdit edebilir. ilk etapta sizi rahatlatacak olan, uyumadan önce ortamı aydınatma seçenekleri düşünülmelidir.
diğer tedavi seçenekleri şunları içerir:
*maruz kalma tedavisi
bu tedavi türü, kişinin kontrol altında kendisini karanlık ortama maruz bırakarak korkuyu yenmesini amaçlar. fobi ile yüzleşmek, diğer fobik bozuklukların tedavisinde de kullanılan bir tekniktir.
*bilişsel terapi
bu tür terapi, insanların kaygı duygularını belirlemelerine ve onları daha olumlu ve gerçekçi düşüncelerle değiştirmelerine yardımcı olur. kişiye, karanlıkta kalmanın mutlaka olumsuz sonuçlara yol açmayacağını gösteren bilgiler sunulabilir. bu tür tedavi genellikle fobileri tedavi etmek için tek başına kullanılmaz.
*gevşeme
gevşeme tedavisi derin nefes alma ve egzersiz gibi şeyleri içerir. insanların fobileriyle ilgili stres ve fiziksel semptomları yönetmelerine yardımcı olabilir. özellikle de panikatağı.
*ilaç tedavisi
ilaç, genellikle belirli fobileri olan insanlar için uygun bir tedavi değildir. diğer anksiyete bozuklukları için kullanılan ilaçlardan farklı olarak, spesifik fobileri ilaçla tedavi etme konusunda çok az çalışma yapılmıştır.
27 ağustos 2022 sedat peker tweet'leri
-
mesleği savcılık olanları, 19 haziran 2023'e kadar ilgilendirmeyecek twitlerdir.
çocukların kaymaklı bisküviyi açarak yemesi
-
tamamen içgüdüsel bir davranıştır. oğlumdan biliyorum. ilk defa kremalı bisküvi yediğinde bunu yaptı. hayretler içinde kaldik. biz öğretmedik. nerden biliyor lan bunu.
kendisine sorduk. neden öyle yiyorsun diye, yarım yamalak konuşması ile cevapladı velet.
- e öyle yenir ki bu.
zülfikarlı türk bayrağı
-
akp'nin bir başka atraksiyonu. malum, seçimler yaklaştı, düşman yaratmak, mağdur olmak lazım. ben akp için uğraştım, bütün marjinal(?) örgütleri tek bir bayrak altında topladım, bundan sonra bu bayrağı kullanırlarsa daha çok mağdur olurlar.
http://imgur.com/kdttdsy
liverpool fc
-
şampiyonluğu büyük bi ihtimalle m.city'e hediye eden takım.
beşiktaş, arsenal, trabzon, liverpool, kendi arasında lig yapsa yine şampiyon çıkmaz.
midyeci ahmet'in eski eşine yaptığı haksızlık
-
erkeğin aslı varlıkta
kadının aslı yoklukta anlaşılır...
bodrum
-
dünyanın en özel, en eşsiz tatil beldesiymiş, ahh diğer her yer çok kötüymş gibi kaktırıla kaktırıla, türk esnafı açgözlülüğünün birinci mekanı olmuş yazlık yer. ayağımın parmağını göndermem.
"bir daha bodrum'a gelir miyiz bilmiyoruz"
londra'dan 10 günlük tatil için bodrum'a gelen üniversitede öğretim üyesi 56 yaşındaki andrew macton, eşi, 53 yaşındaki maggy macton ve 3 çocuğu liman kenarına oturup döner ekmek yediklerini belirtirken şunları anlattı:
"iki gün önce yalıkavak'ta bir restoranda sadece birer balık yedik ve birer bira içtik 1850 tl hesap geldi. bir kafeteryaya oturup 5 kişi dondurma yedik 200 tl ödedik. eşim de öğretmen. burada yediğimiz yemeklerin fiyatı londra'nın en lüks semtlerine göre çok çok pahalı. karşılığını almadığımız bir hizmete yüksek ücret ödemek çok zorumuza gitti. 6 yıldır bodrum'a tatile geliyoruz, bu yıl fiyatlar gerçekten kabul edilemez hale gelmiş. bu nedenle otel dışına çıktığımızda küçük bir sandviç veya döner ekmek ile karnımızı doyurmaya çalışıyoruz. bir daha bodrum'a gelir miyiz bilmiyoruz ama bodrum'da harcadığımız paranın yarısı ile dünyanın en güzel yerlerinde rahatlıkla tatil yapabiliriz. bir bodrum aşığı aile olarak bunları yaşamaktan çok üzüntülüyüz."
http://www.cumhuriyet.com.tr/…tl_ye_maden_suyu.html
aslıhan doğan'ın arda turan'ın ayaklarını yıkaması
-
iki soru aklıma takıldı bu fotoğrafta:
1- fizyoterapistlerin işi ayak yıkamak mı?
2- vileda kovası mı o kova?
sevgilinin annesine süt hakkı bilezik istemesi
-
sen de babana sperm hakkı iste. öyle saça böyle tarak.
edit: başlık başa.