ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gelin arabasının önünü kesen çocukları dövmek
-
hiç duyar kasacak değilim.
beleş paraya hallenene kadar eşşek kadar tipler. gitsinler, çalışsınlar.
çocuk yazıp da insanların duygularıyla dalga geçmeyi bırakın. ağzı burnu dağılmış insan şov peşine düşmez.
başörtülülerin ülke içinde barınmasına karşıyım
-
(bkz: internete mağara bağlatmak)
pişman olmak isteyenlere tavsiyeler
-
sizi deliler gibi seven yerine sizin deliler gibi sevdiğiniz kişiyi seçin, hayatınız boyunca dimdizlak kalın.
leyla ile mecnun vs yalan dünya
söyleyeni entel gösteren kelimeler
alcatel one touch easy
-
turuncu ekranından aldığım keyif bambaşkaydı. ama asıl konu hoparlörleriydi bence.
telefon çalmadan önce televizyon, radyo vb şeyler öter ya dıdıdıt. bu telefonun kendisi öterdi ufak frekansta.
sese alışık olduğumdan 2 saniye evvelinden "aha telefon çalacak! " dediğimde arkadaşlarım şaşırırdı.
hoparlörden öyle ses çıkardı ki yüzünüze tuttuğunuzda gelen havayı hissederdiniz. zottoro zottoro öterdi.
anneannemlere gidince memlekete, çalışacak mı bir deneyeyim.
annenin fransız babanın yozgatlı olması
-
sonucunda kütükte yozgat yazacaktır.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
- neden enerji bakanlığına başvurdunuz, enerjiye özel bir ilginiz mi vardı, yoksa...
- hayır ilanda belirtilen özelliklere uyduğum için başvurdum (enerjiye özel bir ilgim vardı, her gün ballı ceviz, mesir macunu ve snickers yiyip red bull içiyorum anasını satim. makul bir insanın enerjiye neden ve nasıl bir ilgisi olabilir?)
kış saati uygulamasının kaldırılması
-
bana her sabah farklı sürprizler yaşatan karardır.
bu sabah saat 7.10'da, köpeğini dışarıya çıkaran bir teyzenin kafa feneri taktığını gördüm. madenci değildi kendisi.
ay sinirim bozuldu, sabah sabah.
cumhurbaşkanına tayyip diyorlar
-
ama tayyip'e "cumhurbaşkanı" demiyorlar.
bir düşün neden acaba?
hamiş: böyle de disosiyatif kimlik bozukluğum var gibi olmuş: kendim çalıp kendim oynamışım gibi :) yok yahu, üstte birisi feryat ediyordu eskiden, su içerken testiden. neyse.
çocukken baba eve getirdiğinde mutlu olunan şeyler
-
• pazar sabahları bakkala gidip taze ekmek ve kahvaltılık bir şeyler alırdı. yanında da mutlaka bir dünya eki olan gazeteler.. kahvaltıdan sonra tüm günümüz gazeteleri okumakla geçerdi diyebilirim.
• birlikte çalıştığı firmalardan getirdiği ürünler. örneğin; kutu kutu yumuşak şeker, sakız, kıyafet, ajanda, kalem vs.
• meyve. annem pazardan alışveriş yapardı babam ise pazara gidemediği için manavdan. bu nedenle babamın aldığı meyveler daha gösterişli olurdu.
• kestane. kışın en sevdiğimiz faaliyetlerden biriydi. kestaneler hemen ocağa atılır, sonrasında yere sofra bezi serer etrafında oturup yerdik.
nur içinde yatsın.