hesabın var mı? giriş yap

  • benim bu. hatta tavanı da tamamen açıyorum ki dört bir yandan esen rüzgar bacaklarımın arasında fırtınalar koparsın, o elbisenin üst kısmı rüzgarın şiddetiyle yukarı kıvrılsın ki iki yanımdan geçen herkes şehvani duygular içerisinde kıvrım kıvrım kıvransın. arkadaşlarım böyle yapınca beni trafik canavarı olarak niteliyor. ama ne yapsaydım yani? yaradanın eserini kuldan saklamak olmaz şimdi.

  • kadınları çok iyi yazan kadın yazar. kadınlar arasındaki ilişkileri, masalsı bir buğunun ardından, dinamikleri çok iyi koyarak birden fazla kadının ağzından anlatıyor.

    hani cinsiyetler üstü yazarlar kadın ve erkeği nasıl konuşturabiliyor, her cinsi rollerine uygun dillendirebiliyorsa, morrison yaşlar üstü yazanlardan. yaşlısı, genci, evlisi, çocuklusu ile kadınları içlerindeki bilgelik, hırs, kıskançlık ve kabullenişle dilleniyor, kendilerini anlatıyor, anlatamadıklarını kabulleniyor.

    duygu sömürüsünden bağımsız, insan olmanın belli zamanda belli davranışları sergilemenin bir veri olduğu ışığı altında başka bir duyarlılıkla yazıyor, anlatıyor. kimi zaman kendinizi çok farklı zannederken, belli davranışları belli zamanlarda sergilerken aslında sadece özünüzü gerçeklediğinizi anlıyorsunuz. yanlız olmadığınızın rahatlığı hissediyorsunuz ve sadece normal davrandığınızı bilinci ile.

  • bi tanesini az evvel alakasız bir yerden kahvaltı alırken yaşadım;

    -pardon, bu sandviclerin küçüğü var mı?
    -hanfendi gözünüzde büyütmeyin, çayla iki lokmada gider o!

    ahaha =)

  • bir gün atatürk'ün sözleri bilimle çelişirse bilime inanırız mutlaka.

    ama atatürk'ün sözleri dinle çelişirse dini seçecek halimiz yok.