ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fransızcadan türkçeye geçmiş kelimeler
-
robe de chambre - ropdöşambr
garde de robe - gardırop
soutien - sütyen
charcuterie - şarküteri
coiffeur - kuaför
danseuse - dansöz
daha çok var da yoruldum. pute!
edit: imla
her şeye zam gelirken enflasyonun %7 çıkması
-
kaynak : hurriyet içerir
yüzdelere göre enflasyon sepeti
şimdi bakıyoruz
bu gece zam geliyor, yarın için pompa fiyatları geçen seneye göre şu şekilde.
31.12.2015 ankarada benzin 4,31 motorin 3.52 gaza 2.52
6.12.2016 ankarada benzin 5.13 motorin 4.45 gaz 2.82
--------------------------------%19----------------- %26 ----- %11
e dolara bakalım. bundan 1 yıl önce 2.91 bugun 3.54-3.60 arasında. tam yazamıyorum çünkü sürekli artıyor. %20 yakınlarında bir artış söz konusu.
euro 3.17 den olmuş 3.76 %18.5
mesela bira fiyatlarına bakalım. sigara fiyatlarına bakalım. yine zamlar göreceğiz. yazmaya gerek yok.
bu bölge biraz öznel olacak çünkü geçmiş fiyat listesi elimde yok. fiyatını hatırladıklarımı yazacağım.
restoranlara baktığımızda zam göreceğiz.
mesela aspavada 1 porsiyon geçen sene 18tl idi. şu an 20-21 civarı.
bir restoranda yediğim beyti 11.5 idi şu an 13.5
yine aynı restoranda yediğim krep 12.5 idi şu an 14.5
hamburgerini çok beğendiğim bir mekanda da 17.5 ödediğim hamburger 20.5 olmuş.
fastfood bir pidecide geçen sene 8.95 olan pide bugun 9.95. aynı yerde salata 3.75 idi bugun 4.5
subwayde 11.9 olan her şey 12.9 oldu.
geçen sene decathlondan bisiklet askılığı almıştım 200 tl idi şu an 240
gıda sepetine baktığımızda yine zamlar göreceğiz. aklımda kalanları yazayım.
geçen sene 24.5 tl ye aldığım kahve aynı yerde şu an 32.5tl
light süt 1lt 2.8tl altına satın alıyordum. şu an 3.2 tl nin altına bulamıyorum.
tchiboda kahve 5.25 idi , şimdi 6,75
biraz daha nesnel olmak gerekirse araç fiyatlarına bakabiliriz.
araç fiyatlarına baktığımızda şunu görüyoruz.
ötv den etkilenmeyen bir araç alalım dersek.
en boş
seat ibiza 1.2tsi reference 39.400 tl @ aralık 2015
seat ibiza 1.2tsi reference 48.400 tl @ aralık 2016
aradaki fark %21
en boş audı a3 hb dizel otomatik 86000 tl. @ aralık 2015
aynı ara 135000tl @ aralık 2016
fark = %57
asıl bundan sonra yıl başına kadar ve 2017 ocak ve şubatındaki zamları düşünün. şimdi beklettiler. enflasyon açıklandı.
ve bu yıl enflasyon değeri %7.
maaşımıza %7 lik düzeltme alacağız ama fiyatlar kendi görüşüme göre %15 civarı arttı. yani maaşlarımızda indirime gidildi.
ben şükrediyorum eksi enflasyon çıkmadı. bu azimle verilerle oynaya oynaya onu da çıkaracaklar.
bilimsel hata varsa uyarın düzelteyim.
editler:
: tarih hatası.
: şunu da ekle çarpıcı bir veri derseniz onu da eklerim. tabi 4gb'lik bellek' i eklemem. aklımız yerinde en azından. *
: imla hatası.
: daha öncelerde şöyle bir entry'm vardı (bkz: #64346440) paramızın nasıl değer kaybettiğini, paramız değer kaybederken nasıl kandırıldığımızın bir örneğidir.
mersin'de minibüsten düşerek can veren kadın
-
klima açmamak için kapıyı açık bırakan şoför tarafından katledilmiştir.
uzun boylu kızlar
-
hiç sevmem.
(böylece küçük bir yüzdeyi riske ederek, büyük bir yüzdenin sempatisini kazanmış oluyorum)
haluk bilginer'in hiç efsane bir rolde oynamaması
-
(bkz: ihsan yıldırım)
madem debeye girdik pek az kisinin bildigi birseyi aciklayayim bu dizi * ile ilgili.
bu dizi orjinal karakterlere sahip degildir.
dizi jefferson ailesinin turk versiyonudur.
o dizide jef jefferson vardir o da kuru temizleme isi yapar ve dukkanlari vardir. burda ayni sey ihsan yildirimda vardir.
o dizide jef jeffersan siyahi, kisa boylu, zayiftir; komsusu beyaz, sisman, uzun boylu arkadasi ile kapisirlar hep. burda da ihsan yildirim, yunan asilli kilolu uzun boylu komsusu ile kapisir.
ilkokul ikide iken izlerdim jefforsan ailesini.
aklimda kalmis dizi.
dizide haluk bilginer efsane oyunculuk gostermistir. en az jef jefferson kadar ustaca oynamistir. hatta jeffersonun oglu, tatli hayattaki basarin(emre altug) siyahi versiyonudur.
ornek: https://m.youtube.com/watch?v=blw2mgzmefm
bi de debecilere gelen ricalar:
(bkz: sehit kutuphaneleri)(bkz: minik ilaydaya yardim kampanyasi)
ikizderelilerin bize destek verin çağrısı
-
oy verdikleri yönde, araplara uygun bir coğrafyaya doğru ilerlemektedirler.
tutarlıdır, yardım edecek herhangi bir durum yok.
alman fayans ustasının iş disiplini
-
öncelikle cumartesi sabahınızdan yaklaşık 26 dakika çalacağım için özür dilerim, eğer bu zamanı kaybetmek istemiyorsanız aşağıda vereceğim linki tıklamayın. zira ben, video başlayınca sonuna kadar izlemekten alamadım kendimi.
inşaat mühendisiyim, haliyle sektörü ve bu sektörde çalışanları iyi bilirim. hani, kırk yıllık fayansçıyım böyle usta görmedim desem yeridir. adamın disiplinine hayran kaldım ve bir kez daha almanlara olan hayranlığım arttı.
yani adamlarla aramızdaki farkı görmek için bence bu video tek başına bile yeter.
edit: eski link silinmiş, yeni link eklendi.
26 dakikanız yoksa tıklamayın!
ölürse ülkenin rahatlayacağı 3 kişi
-
yemin ediyorum aklıma sadece 1 kişi geldi.
bu oyunlara gelmeyin
-
karşındakini en güzel aşağılayan tavsiye bu. gezi'de de kullanılmıştı bol bol. bir mihrak var. bu bizi oyunlara getiriyor. ama bizim kafamız basmıyor anlamıyoruz. bu tavsiyeyi veren abi biliyor bir tek bunları. tüm resme hakim. "kırmızılı kadın nerde?" yaaa. işte oyun. "beş günde oyun parkı yapılır mı?" aha oyunu çözdü. ama ah bu reşit ama yine de saf gençlik. ah be çocuk.
bu muhteşem abiden ne yazık ki ülkemizde dört tane olduğundan kendisinden sürekli tavsiye alamıyoruz. mecburen kandırılıyoruz. mecburen ölüme gidiyoruz pisi pisine. "niye hdp milletvekili ölmedi?". işte komplo çözüldü. burada işin sırrı doğru soruları sormayı bilmekte. kimse kalkıp mantıklı cevap veremiyorsa haklı olduğunuz tescilleniyor. guiness'ten bir memur gelip alnınıza "aşmış" damgası basıp gidiyor. tebrikler.
"madem evrim var niye maymunlar insan olmuyor?"
işte komplo çözüldü. soruyu sormak yetiyor. gördüğün üzere sorunu mantıklı bir tabana oturtman gerektirmiyor soru sorman yeterli.
alakalı olarak (bkz: dış mihrak/@ssg)
8 nisan 2020 abb'nin veresiye defterlerini ödemesi
-
az önce markete giderken bu manzarayla karşılaştım. market sahibi, birkaç belediye çalışanının sessiz sedasız, kimseye reklam yapmadan gelip defteri hesaplattığını, sonra da ödeyip gittiklerini söyledi. twitter'dan mansur yavaş tagine baktığımda da tek marketin bizimki olmadığını fark ettim. ne diyeceğimi bilmiyorum, bir oy en fazla bu kadar hak edilir, bir şehir en fazla bu kadar iyi yönetilirdi sanırım.
t: sosyal devlet vizyonunu tek başına üstlenmiş başkanın yeni icraatı.
edit: uyarı üzerine eksiup linki değiştirildi
bir alttaki susere ithafen edit2: zaten şehrimizde ihtiyacı olup başvuru yapan ailelere gıda yardımı yapılıyor. ben öğrenciyim, benim de borcum vardı, gelip kapatmışlar. oturduğum yerde de öğrenciler ve emekli insanlar var genelde. sizin kalplerinize kötülük hakim olduğu için iyilik kavramından haberiniz yok. mansur yavaş'ın bu kadar iyi çalışması kimyanızı bozdu biliyoruz. korkunuzda da haklısınız çünkü bu adamı cumhurbaşkanı yapacağız
27 yaşında olmak
-
otuza gelip deyim yerindeyse karta kaçmaya yakın, yirmilerin başlarına gidip serserilikler yapıp dağıtmaya bir o kadar uzak demek 27 yaşında olmak. yıla bakıp yaşlanma hesabı yaparken aynaya bakıp suratında pek bir değişiklik göremediğin yaştır. belki gözlerinin altındaki çizgiler birazcık derinleşmiş o kadar. ama hadi içip sıçalım dediğinde artık eskisi kadar diplerde dolaşamadığını gördüğün, farkında olmadan otokontrol geliştirmeye başladığın yaştır.
biraz da hesap kitap yapmak demek 27 yaşında olmak. eteklerini döküp yaptıkların ve yapmadıklarını gördüğün, sadece kendin için başardıklarının, hayal ettiğin kadar kabarık olmadığını gördüğün yaştır. sanki elinden kayıp gitmiş onca zaman, onca gençlik, onca aşk, onca sana ait her şey. bunu idrak edince de hesaplar yapmaya başladığın yaştır. çevrede senden başarılı yaşıtlarınla kendini kıyaslamaya başladığın, adını tarihe yazmışları ilahlaştırdığın ondan da öte evlenip çocuk sahibi olmuş akranlarına saygı ile yaklaştığın yaştır.
hayatın bir kıyısından öbür kıyısına geçtiğini fark ettiğin, farkındalığının arttığı bir eşikte olmak demektir 27 yaşında olmak. sancılı, ürkütücü, tekinsiz... iki yakanın ortasındaki köprü gibi, nereye ait olduğuna tam emin olamamaktır. atladığın mı da o eşiği, daha iyi mi ya da kötüye mi gider bilememek; kararsız kalmaktır.