ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bogdan bogdanoviç
-
sırbistan'ın 1992 doğumlu basketbolcusu. partizan takımında oynamaktadır. 19 yaş altı dünya şampiyonası'nda takımını sırtlamaktadır.
8 yıldır tıraş olmayan üniversiteli kız
-
ptt 1. liginde rahatlıkla orta saha mevkisinde oynayabilecek bacaklara sahiptir.
debe editi: lütfen duyarlı olalım!
(bkz: minik gülce için yardım kampanyası)
edit:başlık ağır başıma kalmış yine.
pavyonda 61500 tl hesap ödemeyince olanlar
-
nitelikli yağma
kişiyi hürriyetinden alıkoyma
kasten yaralama
yufkacıya kaçan eltiler
-
utanın lan ekşiciler. elin yufkacısı 2 kadını birden ayağına kadar getiriyor, siz yıllardır buradasınız bi kız düşüremediniz hahhahahahha
tanım: garip eltiler.
unutulmayan garip arkadaşlar
-
sigarasını her seferinde avcunun içine basarak söndüren ve eli yara içinde olmasına rağmen bunun son derece zararsız olduğunu savunan ortaokul arkadaşım fatih, mal.
aşk
-
benim bir arkadaşım var, tanıdığım en kişilikli ve düzgün adamlardan biri. kadıköy'de tekel bayisiyken biri aklına girdi bar açtırdı bu adama. adam tuncelili, öyle bar ortamını gece hayatını bilmiyor, sevmiyor da... neyse, saflığı (salaklık anlamında değil, oldukça cindir kendisi) ve samimiyeti sayesinde açtığı yerin müdavimleri oluştu dört yılda...
bir şeyler oldu, 3-4 ay uğrayamadım, neyse sonunda gittim yanına. dedim, nasılsın? dedi, sorma çok fenayım. dedim, hayırdır? dedi, çok fena bir şey olmuştur bana... dedim, delletme insanı, ne oldu yahu, anlatsana? başını öne eğdi, "aşık oldum" dedi utanarak...
memlekete gittiğinde bir kadına vurulmuş. barı kapatıp kapatıp memlekete kaçıyormuş.
"geçen eve gidiyordum. minibüsten inemedim, bir baktım sabiha gökçendeyim. ilk uçağa atladım elazığ'a gittim, oradan dersim'e geçtim. sevdiğim kadını iki saat görüp geldim..."
adam her hafta tunceli'ye gidiyor. hiçbir şey beklemiyor, sadece bir ihtimal sevdiği kadın da onu sever diye umuyor.
biz de dinlerken yutkunuyoruz arkadaşımla... "maltepe-beylikdüzü arası mesafe çok şekerim" diye lokasyon sorunu yüzünden başlamadan biten ilişkiler geçiyor gözümüzün önünden...
adam gözümüzde adeta "parka gidecekmiş iki gözümün çiçeği" diyen bir yarı tanrı, adeta bir vecihi, o paraya öküz alırız diyen anasını sallamayan bir feyzo, sevda'ya sevdalı bir muhsin bey...
her kazıktan sonra, "aşk ne ki, hofff!" desek de var böyle bir şey, böyle yaşayanlar...
ssg acukan'ın mesajına cevap versin kampanyası
-
acukanlara kanzuk daha iyi yardim eder ama sen bilirsin ssg yine de.
sana enerji yükleyeceğim birinci olacaksın
-
sabah sabah bir insan nasıl bu kadar gerizekalı olabilir diye sorduran olay. gerçekten nasıl?
edit: (bkz: ekşi sözlük enerji yükleme veri tabanı) abazalar hemen değerlendirir bunu bence.
türk televizyonlarındaki unutulamayan anlar
-
sokakta kurban kesen insanlarla roportaj yapan ntv muhabirinin bir vatandaşımızla yaşadığı diyalog:
-burada sağlık açısından elverişsiz koşullarda beklettiğiniz bu etleri yemeyi düşünüyor musunuz?
-yok bacım, eşe dosta dağıtacağız.
lebron james vs michael jordan
-
tek hareketle kıyaslama olmaz ama...
jordan - https://www.youtube.com/watch?v=9zgrb9_n_-4
james - http://www.youtube.com/watch?v=i--mrqzel14 (hatta)
edit: 8 yil sonraki dusuncem; lebron'un serbest atislari hala cok iyi sayilmaz ama oyunun neredeyse tum kategorilerinde geldigi seviye inanilmaz. bence jordan'a yetisti sayilir.
zengin semtlerin ortak özellikleri
-
sokaklarda, caddelerde duvar yazılarına rastlanılmaz. adamlarda kafa rahat.. bir de bizim mahalleye bak; sanırsın herkes kamyoncu.