hesabın var mı? giriş yap

  • "16 yıldır başta olan bir insan yeni olarak şunu yapacağız diyemez; ancak özür dileyebilir."

    başka söze gerek yok.

  • okul çıkışından oğlunu almış bir baba ile oğul;

    - baba kırtasiyeye uğrayalım ya
    + napcan oğlum kırtasiyede?
    - kalem alcammm
    + bu ne lan iki günde bir kalem alıyon, biz seni okumaya gönderiyoz sen sadece yazıyon.

  • üniversitede bir kız arkadaş vardı, o da "ben kurban eti yiyemiyorum, kokuyor" dediğinde bu örgütten olduğunu düşünmüştüm. kurban bayramından 6 7 ay sonra bu dediği aklıma geldi, okula dönerken evde kalan etlerden yarım kilo aldım. kızı yemeğe davet ettim, markete gittik yarım kilo et aldık. ben eve geçip etleri değiştirdim, akşam yemeğe geldiğinde eti yiyemedi. çok ciddiyim eti yiyemedi, kokuyor dedi.

    nasıl oluyor bilmiyorum ama anlıyorlar amk, terör örgütüne girince eğitim mi veriliyor noluyor bilmiyorum ama anlıyorlar.

  • edit:şekil a

    millet olarak yürümeyi bile beceremiyoruz.avm de çalışıyorsanız haftasonunda sinir krizleri geçirmenize sebep olurlar.

    maddeler halinde sıralarsak

    -yürüyen merdivenlerin giriş çıkışlarında dikilme
    -yürüyen merdivende toplu bir şekilde dikilme ve herkesi mal gibi dikilmeye zorlama
    -4 lü 5 li gruplar halinde yanyana kağnı hızında yürümece
    -mağaza girişlerinde çıkışlarında dikilme ve yanlarından zorla geçilmesine rağmen kılını kıpırdatmama
    -bebek arabasıyla ani duruş ve dönüşler yaparak arkadan gelen ve yandan geçenlere engel olma
    -wc giriş çıkışlarında dikilme insanların bunların etrafından dolanıp wc ye girmesi

    daha çok var ama aklıma şimdilik bunlar geldi

  • 12.150 adet puding satın alarak 1 milyon uçuş mili kazanan david phillips'in lakabıdır.

    adamın hikayesi donanımhaber ölücüleri'ne taş çıkartan cinsten;

    bir inşaat mühendisi olan david phillips, 1999 yılının mayıs ayında alışveriş yapmak için bir markete girer. rafları gezerken healthy choice adlı markanın pudinglerindeki promosyonu gören david önce inanamaz çünkü her bir pudingin promosyonu tam 50 uçuş milidir. sonrasında gördüklerinin gerçek olduğundan emin olan genç adam, promosyonlu pudinglerden tam 12 bin 150 adet satın alır. 3140 dolar tutan alışverişin dikkat çekmesin diye de y2k problemi için erzak topladığını belirtir.

    (hatırlatma: 2000'li yıllara girerken herkesi bu korku sarmıştı. eski bilgisayarların zamanları 1900'lü yıllara göre ayarlı olduğu için, 1 ocak 2000 itibarıyla eski bilgisayarların artık çalışmayacağı gibi bir hurafe dolanmıştı ortalıkta, sonra fos çıktı tabii.)

    kampanyada bir de şöyle bir detay vardır; eğer kuponlar mayıs ayında postalanırsa 50 yerine 100 mil kazanılacaktır. amansız ölücümüz david bu fırsatı kaçırmaz ancak tek başına yapamayacağı için bir yardım kuruluşu olan salvation army'den destek ister. karşılığında da pudinglerin çoğunu bu kuruluşa bağışlar david.

    kuponları zamanında yollamayı başaran david, healthy choice firmasından 1 milyon 250 bin mil kazanır. millerin 1 milyonunu advantage hesabına aktaran david, ömür boyu gold üyelik de kazanır böylece. hiçbir fırsatı kaçırmaz.

    david phillips, sadece 3140 dolar ile kazandığı millerle 50+ kez amerika içine, 31 kez avrupa'ya, 42 kere hawaii'ye veya 21 kere avustralya'ya uçabilecektir. 2000 yılından beri uçuş millerini kullanan david phillips, yaptığı uçuşlarla da birçok ekstra mil kazanmış.

    ayrıca yardım kuruluşuna bağışladığı pudingler sebebiyle 815 dolar vergi indirimine de hak kazanmış sevgili david phillips.

    kaynak

  • diyarbakır'daki bir newrozda izleyenlere "denizin çocuklarından dağların çocuklarına selam getirdim" diyen unutulmayacak laz müzisyen. vefatından bir gün sonra harbiye açıkhava tiyatrosu'ndaki 5000 kişilik cenaze töreninde sahneye çıkan mkm*'li bir kürt sanatçı da dağların çocuklarından denizin çocuğuna selam getirmiştir ve böylece en kutsal emanetlerden birisi olan selam, dostlarının huzurunda sahibine ulaşmıştır.

    edit: bu entry'nin yazılma sebebi kazım'ın dağlar diyarına kadar ulaşan ve oradakilerin gönüllerinde taht kurabilen ilk karadenizli müzisyen olmasıdır. ama hikmetinden sual olunmayan okur-yazar kitle tarafından kötülenmeye layık görülmüştür. zaten alkış bekleyen bir anekdot değildir de, kötülemek neden anlamak zor...

  • sen git, makarnayı süzdükten sonra kalan nemi de kurutmak için (!) makarnaları kısık ateşte dinlenmeye bırak, daha doğrusu dinlenmeye unut. onlar dinlenedursunlar, sen bu sefer hakikaten git, dersin başına otur. mutfaktan gelen kokuyu içine çekince git altını söndür, tencerenin dibine yapışan siyah tortuyla başbaşa kal.

    tamam bunu yaptın da, bırak ama değil mi? yok, git içine azıcık su at tencerenin, "kirler yumuşasın." diye tekrar ocağı aç, sonra su kaynayıp bitsin, tencereyi bir posta daha yak.

    hayata karşı çok net bir duruşum olduğu kanaatindeyim.

  • malum ırk diyince kızıyorsunuz sonra.

    bunlar böyle işte, heryerde mafyalaşır, asarım keserim ayağı yaparlar, akıllarınca erkeklik taslarlar.

    yolda yürüyen karıya kıza bakıp asılırlar, laf atarlar. sonra namustan bahsederler.

    kendi karılarını kızlarını öldürüp töre derler.

    tüm uyuşturucu piyasası bunlardadır, hırsızlık, yankesicilik, kara para aklama, çetecilik bunlardadır.