hesabın var mı? giriş yap

  • %90 indirim günlerini beklediğim firma. iphone 5 haftasonuna özel 30bin lira yerine sadece 3bin lira dediklerinde almayı düşünüyorum

  • tarihte kaydına ulaşılabilen (şimdilik) en eski meteor kaynaklı ölüm osmanlı imparatorluğu sınırları içerisinde gerçekleşmiştir.

    22 ağustos 1888'de ırak'ın süleymaniye kentinde gerçekleşen ve bir göktaşının bir insanı öldürüp diğerini felç bıraktığı olayın ilk kanıtı, cumhurbaşkanlığı devlet arşivleri genel müdürlüğü'nde bulunan ve osmanlı türkçesi ile yazılmış üç el yazmasında bulunmuştur.

    meteorun düştüğü yeri gösteren harita: görsel

    olay süleymaniye valisi tarafından ikinci abdülhamit'e (osmanlı imparatorluğu'nun 34. padişahı) da bildirilmiştir. araştırmacılar, meteoritics & planetary science dergisinde yayınlanan çalışmada, meteorların neden olduğu başka ölüm ve yaralanma olaylarının tarihsel kayıtlarının da mevcut olabileceğini düşündüklerini belirtmektedir. şimdilik bilinen en eski olay 1888 tarihli bu olaydır.

    çalışmanın sonuçları, yerel makamlar tarafından yazılmış üç belgeye* dayanmaktadır. osmanlı türkçesi ile yazılmış bu eski belgelerin her biri aynı olayı anlatmaktadır. osmanlı türkçesini çevirmenin oldukça zor olması bu tarihi kayıtların bu kadar uzun süredir fark edilmemesinin sebebidir.

    *(ahmet münir paşa ile mustafa faik paşa'nın mektupları makale içerisinde mevcuttur.)

    yazışmalar, meteorun süleymaniye'de (modern ırak) piramit şeklindeki bir tepeye çarptığın ve patlama yarattığını, meteor parçalarının ekinleri tahrip edip, yüzlerce kilometrekarelik ormanı yok ettiğini ve iki kişiyi öldürdüğünü anlatıyor.

    1900'lerin başında süleymaniye'deki piramit şekilli tepeleri gösteren resim: görsel

    meteora dair fiziksel kanıt bulunamasa da araştırmacılar bölgeden bazı göktaşı örneklerinin osmanlı makamlarına gönderildiğini ve olayı araştırırken bu örneklerden bazılarının istanbul arkeoloji müzesi'ne teslim edildiğini belirten belgelerle karşılaştıklarını belirtmişlerdir.

    kaynak: ancientpages - 10.1111/maps.13469

  • rüşvet, yolsuzluk, dolandırıcılık, görevi kötüye kullanma gibi büyük iddialar (!) karşısında iktidarın sergilediği tavır.

    olaylar karşısında bağımsız medyanın tavrı ve cumhuriyetin savunucuları savcılarının sessizliği ise bizlere bir kez daha siyasi çürümüşlüğün boyutunu gösterdi. yazık. çok yazık.

  • genç bakışta süleyman demirel konuk. abbas güçlü program sonunda katılımcının karnesini alkış yardımıyla tespit ediyor...
    şu nasıl bu nasıl alkışlar geliyor:
    - peki süleyman demirel seçime katılsa oyunuzu verir misiniz?
    * pek az alkış
    abbas efendi pis pis sırıtıyor,
    tokat gibi cevap:
    -ben daha oy istemedim ki.
    *alkış kıyamet...

  • canlı yayınlarda çokça rastlanan bir hadisedir, şu şekilde gerçekleşir.

    - eee, ahmet orda atmosfer nasıl?
    - (ahmet bir süre kafa sallar, eli kulağındadır) eaaa, melih burda atmosfer...
    - toplantı nasıl geçti ahmet?
    - ...atmosfer yedi katm... (susar, eli kulağına gider, kafa sallamaya başlar yeniden, duyum almıştır) melih toplantıda almanya...
    - toplantıda ırak meselesinin de konuşulduğu söyleniyor doğru mu ahmet??
    -... dış işleri bakanııı... (yine duyum almıştır, el kulağa gider, kafa sallanır) evet melih, ırak meselesi dee...
    - peki almanya dış işleri bakanının toplantıdaki...
    - melih oraya gelirsem ananı skerim senin, iki dakika sus da dinle be!

  • "istanbul’da mimari açıdan sorunlarımız var. günün başka konuları ve sorunları var. ama bizim ciddi anlamda şehircilik sorunumuz var. bırakalım yeşil binaya gelmeyi, daha oraya gelene kadar ne yazık ki çirkin binalar, çirkin şehirler ürettik."

    şu sözün altına imza atmayan yurt dışı görmemiş bir cahildir.

    bugün şehirlerimizin en büyük sorunu plansızlık, çirkinlik, stres seviyesini sürekli tavanda tutup ömür törpüleyen şehir hayatıdır.

    başkanın şehircilik vizyonu, huzurlu bir kent hayatının ne olduğunu bilmeyen yabanileri fersah fersah aşar.

  • bu kadar boya, çekme, yolmaya dayanıp bir teli kopmayan saçlardan, erkek tipi saç dökülmesine yönelik bir tedavi bulamayan bilim adamları utansın.