ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
a101'de satılan her şeyi yiyen çocuk kitabı
-
içeriğine tam bakamadan bizim ufaklığın tutturmasıyla a101'den aldığım kitaptır. içeriği tam olarak görsellerde paylaştığım gibi rahatsız edici çizimler ve cümlelerle dolu.
görsel
görsel
görsel
abarttığımı düşünüyordum ancak gelen tepkilere bakınca durumun vahametini daha iyi anladım. çocuk kitabında erasmusla gelen yamyam gibi karakterin ne işi var? karınca yiyen bir çocuğun kitapta olması örnek teşkil ederek çocuklarda da aynı davranışın görülmesini tetiklemeyecek mi? hadi biz kitabın ismine aldanıp belki yeme içme alışkanlığı düzelir diye, kitapta gördüklerini yemek ister diye kitabı aldık. kardeşinin külodunu yemek nedir? biz tüketici olarak dikkat etmedik bakmadan aldık. sen kurumsal marketler zinciri olarak hiç mi bakmadın bu kitaba?
kitabın devamında çocuk osurarak uzaya çıkıyor, annesi 80 sene ceza veriyor falan. telif hakkı nedeniyle tabi tümünü çekip koyamıyorum ancak evlere şenlik bir kitap yani. ayrıca kitap neredeyse tüm e-ticaret sitelerinde ve büyük kırtasiyelerde de satılıyor.
edit: başlık bazı haber sitelerinde yayınlandı.
https://www.yasamgazetesi.com.tr/…-seyi-yiyen-cocuk
https://halktv.com.tr/…onelik-skandal-kitap-768679h
https://www.webtekno.com/…cocuk-kitabi-h137151.html
https://www.sondakika.com/…en-cocuk-kitab-16311606/
ürünün a101 linki;
https://www.a101.com.tr/…cuk-resimli-hikaye-kitabi/
görsel
bjk çarşı
-
"galatasaraylıyım ama yükselenim çarşı."
ayıyı tekme tokat döven dağcı
-
çıkardığı seslere bakılırsa, ömründen bir 10 yıl gitmiş dağcının.
9 eylül 2023 fenerbahçe'nin atatürk stadı kararı
-
bakın sevgili arkadaslar.
bu ülkede bursa'nın, antalya'nın, eskişehir, konya'nın, diyarbakir'ın ve daha adını anımsamadığım birçok stadyumun ismi atatürk idi.
toki sayesinde tamamı yenilendi ve hiçbirine ataturk ismi verilmedi.
sebebi ise ataturk adinin unutturulma cabası.
ayrica izmir ataturk stadyumu kaderine terkedildi, istanbul ataturk havalimani kapatildi.
tum bunlarin hepsi ulu onderi unutturma, hafizalardan silme cabasi.
su konjonkturde fenerbahce'nin bu karari alma cesaretini takdirle karsiliyorum.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
"yalnız 15 dakkadan önce gelmesin, yeni duştan çıktık da - sinemis, ceren, gamze"
getiren adama da ayıp oldu ama. adam nefes nefese geldi çaldı kapıyı 4 tane erkek çıktı karşısına...
2019 yılında hala gmail kullanan vizyonsuz insan
-
7 tane entry’sinin tamamında sürekli arabasına, zenginliğine, abd pasaportuna vurgu yapan bir vizyonsuzun açıklamasıdır.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"ben orta asyaya geri dönüyorum. baştan başlicam."
borsacı olmaya karar vermek
-
bir çok amatörün başta kolay gördüğü iştir. karar verilir ve hep kazanacağım düşüncesiyle girilir. uzun seneler ilgilenen biri olarak kendi yaşadığım süreci şöyle özetleyebilirim.
1) bu iş genelde banka üstünden döviz alım-satımı veya altın ile başlar. haftalık 100-200 tl kar elde edilir ama yetmez. sonuçta borsaya göz dikilir. araştırdıkça bu işin ne kadar karlı olduğu düşüncesine kapılnır. kazananlar incelenir. "ne olacak ki aynı döviz alım satımı ama her hisse kendi başına bir para birimi" gibi düşünülür.
2) önce en düşük komisyonla işlem yapacağınız firmalar araştırılır. sanki onbinde 1 ila 2 arasındaki fark sizi kurtacakmış edasıyla ince ince hepsi incelenir. en düşük komisyon veren bulunur ve kayıt olunur. oysa ki bilinmez ki bazen 6 ay 10k içeride kalınacaktır.
3) ardından işlemlere başlanır. büyük firmalara bakılır. tabii ki hiçbir indikatör bilinmediği için birkaç alım tesadüfi olur. klasik tuprs, kocts, asels gibi hisseler alınır. her şey şansa kalmıştır. örneğin düşüş döneminde aldıysanız moraller bozulur fakat sabırlı olanlara 3-4 ay sonra yüksek kar getirecektir. (şu anki pandemi dönemi gibi) veya yükseliş döneminde alanlar kısa sürede kar eder, çok iyi yatırımcıyım diye düşünürler fakat satmazlarsa ani düşüler yüzünden para kaybedeler. siz de muhtemelen bu dönemlerden birinde gireceksiniz ve öğreneceğiniz ilk şey: "kısa vadede alım-satımın riskli olduğudur." döviz gibi değildir.
4) alım-satımlar bir süre iyi gider (maksimum 3 ay). sonradan hedefler yükselir. yahu ben 300-500 tl için mi girdim olunur, oysa ki kaybetmeyen biri için bu müthiş miktarlardır ama işte sütten ağzınız yanmazsa ayranı üfleyerek içmezsiniz (ne dedim ben?)
5-a) insanoğlu bu asla tatmin olmaz. riskli yatırımlar yapmaya başlanır veya indeks farklı bir yöne sapar ve orada işler değişir. mesela doların eğimi hep pozitifitr, ne olursa olsun artar. düştüğü görülmez. borsaya giren de böyle düşünür ama bu bir yanılgıdır. aldığınız yüklü bir hisse büyük bir firma da olsa aniden düşebilir, hatta yarı fiyatına inebilir. tebrikler ilk kazığınızı yediniz ve bu daha başlangıçtır. buna örnek olarak hala kendini toplayalamayan büyük 2017 asels düşüşü verilebilir. bakınız: asels
bu aşamada yatırımcılar 2'e ayrılır a)riskli borsacılar b)foreks ve bitcoinciler.
5-b) bir kısımda böyle olmaz diyerek forekse geçer. foreks resmen kumardır. az riskli olan döviz üstünden kaldıraçlı işlem yaparsanız ama bence yapmayınız.
--- spoiler ---
özet (isteyen geçebilir)
şöyle düşünün: dolar 6,1 iken 6,2'e çıksa normalde 0,1 tl kazanırsınız, foreks size der ki ben bunun 50 katını yani artışta 5 tl kazandırıyorum ama yatırdığın paranı hacizlerim ve dolar düşerse hepsini kaybedersin. yani normalde ana paranızı aradaki kar marjına yatırmış olursunuz. örnek: 5 tllik işlem yaptınız diyelim, dolar 6.1'den 6'a düşerse 0,1x50=5 tl eder ve bu miktar kadar yatırdığınız parayı da kaybetmiş olursunuz.
(bkz: kaldıraçlı işlem)
--- spoiler ---
işte buna bulaştınız mı geçmiş olsun, az bilgiyle ciddi paralar kaybedersiniz. önerim gerçekten anlamıyorsanız forex'e girmemenizdir.
bir kısımda sanal paralara yönelir. çünkü heyecan miktarı yetmez, haftasonları dahil 24 saat al-sat yapmak ister. yine yükseliş döneminde 3-5 kazanılsa da yanlış kararlarla bu kazancın hepsi erir. yine örnek 2017 bitcoin'in 20bin dolardan 3bin dolara düşüşü verilebilir.
sonuçta;
bir süre sonunda 2 şey başınıza gelir: ya zamanında satmazsınız ya da zararına satarsınız. burada murphy kuralları işler. örneğin 2'e aldığınız şey 2,5 çıkar, satıp kar elde edersiniz, mutlu olursunuz, ertesi gün 4'e çıkar, bu sefer kafanızı taşlara vurursunuz, "diğer hissede bu sefer bekelyeceğim ülen" dersiniz, bu sefer hisse 1,5'a düşer. yine taşlara vurursunuz. yani doğru zamanı asla kestiremezsiniz, kendinizi boşuna yıpratmayın.
unutmayın: "artıştaki para sahte bir yanılsamadır, o para cenizde değildir ve aç gözlü olup satmadığınız sürece kaybedersiniz" az karla da olsa parayı cepte tutmak her zaman doğru olandır.
(bkz: stop loss)
özetle borsa hayat gibidir. sinirleriniz güçlüyse bu işe girin ve sabırlı olmayı öğrenin. bir hisseyi ne zaman satacağınız o an değil, öncesinde karar verin ve bunu her zaman uygulayın.
ssg'ye nasıl ulaşabilirim
-
(bkz: yanlışlıkla formatın anasına ulaşmak)
edit: tahmin edildiği üzere ilk entry uçmuş. hatta ilk entry'i giren arkadaş da uçmuş. olsun, canı sağolsun.
yayaya yol veren şoför
-
böyle insanlar gününüzün daha mutlu geçmesini sağlarlar, somurtkan somurtkan yolda yürürken karşıdan karşıya geçmek için beklerken birden bir araç durur ve size yol verir şofürü de genelde eliyle geçiniz şeklinde bir hareket yapar gülümser selam verirsiniz anlık mutlu olursunuz, her şeyin o kadar da kötü olmadığına karar verirsiniz, dünya hala güzeldir.