ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
neymar'ın teke tekte geçemeyeceği adam
-
(bkz: fatih altaylı)
özlem tekin
-
trt de staj yaptıgım yıllarda kendisine çekim öncesi mikrofon takmaya calışmıştım. vucuduna dokunmamak için özen gösterirken bocaladım kablolar dolandı vs sonra aldı mikrofonun yakaya takılacak kısmını alttan sokup tshirt ünün içinden geçirip yakasına taktı "aha bukadar iki elinle bişeyi dogrultamadın amk çaylagı" der gibi yüzüme bakmıştı.
bir de şunu eklemek isterim, kendisiyle o gün 3 ayri mekanda çekim yapmiştik. gün boyunca nereye gitsek minübüsün en arkasında stajerlerle oturmustu. sanki okul arkadasimiz gibi muhabbet etmiştik. gördügüm kadariyla egolarindan arinmis ve çok alcak gönüllü bir insan o yüzden bu alemden elini etegini çekmeye karar vermis olabilir.
23 kasım 2021 merkez bankası açıklaması
-
yani mb diyor ki daha cok artacak bosuna 3 kurus kar edicem diye dolar al sat yapmayin tepeden bozarsiniz :)
190 cm boyun orta boy olduğu ülkeler
-
(bkz: ekşisözlük ülkesi)
ilk bilgisayarda yapılan mallıklar
-
sene 1997, lisede bilgisayar dershanesindeki bir bilgisayarın masaüstündeki microsoft word kısayolunu kopyalayıp diskete yapıştırmak. bir gün bilgisayar alırsam word yüklerim diye düşünüp o disketi uzun süre saklamak.
18 kasım 2016 ak parti'nin saçmalaması
-
(bkz: lord eddard stark mı lan o)
hahahahah en sonunda kendi maaşlı troll'lerini bile delirttiler, ya da sümoş bunlara salık verdi gidin eleştiriyormuş gibi gözüküp iyi polis-kötü polisçilik oynayın diye de yemezler.
ne yani evlenince kirada mı oturacağız
-
+ ne yani evlenince kirada mı oturacağız
- e evet? ne oldu ki?
+ ben hiç böyle düşünmemiştim yakup? böyle olmayacak :(
- ama niye? neden?
+ hoşçakal, kendine iyi bak...
- ne yani caddebostan'da dublekste kiradayım diye mi ayrılıyoruz?
+ aşkımmm :)) şaka yaptımmmmmmm
erkeğin eğitim seviyesi arttıkça şey olması
-
debe eki: debe'ye girmişiz hiç haber vermiyorsunuz. ayrıca sözlüğü şizofrenler basmış.
ne olması? topiş mi? lise sonda dershanedeyiz. bir çocuk var böyle hareketler filan baya yumuşak, sürekli de kızlarla geziyor, onlar gibi konuşuyor. dershanedeki dallamalar da bu çocuğa gıcık, yanında güzel kızlar var sürekli falan. tabi "top ya, dövelim bunu" gibi şeyler söyleniyorlar ve koridorda buna "naber lan top!" diye takılıyorlar. top dedikleri adam bu üç kişiyi milletin gözü önünde evire çevire öyle bir dövüyor ki, en sonunda da "bir dahakine hepinizi gerçekten s.kerim kimmiş top görürsünüz" tehdidini atınca bu üç kişi dershane değiştirmek zorunda kalmıştı. eleman da boğaziçindeydi en son.
jacky sutton
-
valla bana minübüsü kaçırınca bile geliyor bu his. sebebi ise bundan sonraki hiçbir minibüsün, kaçan minibüs gibi olmayacağı düşüncesi. olması gereken bir şeyin, ritüelden ansızın sapıvermesi insanın canını çok sıkıyor. bir şeyin zamanında ve yerinde olmaması hissi de olabilir yani. mesela geçenlerde laptopumun şarj aletini memleketimde unutmuştum. bunu fark ettiğimde inanılmaz bir çöküntü yaşadım. tarif edilemez bir şey bu. zamanda bir kırılma yaşanması gibi bir şey.