ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
8 haziran 2021 paramount hotel iddiaları
-
sedat peker videoları ile beraber şu mafya-siyaset ilişkisi ortalığa döküldüğünden beri fakirliğime iyiden iyiye üzülmez oldum. ulan demek paramız olsa mafya çökmese, başkası çökecek, bildiğin benim askerimi, polisimi, savcımı bana karşı kullanıp varımı yoğumu alacaklar ben yine armut gibi bakıcam.
yok ya harbi gerek yok tantanaya. paraymış, malmış, mülkmüş adamların başına gelenlere bak amk. kurtlar vadisi dizisinde bize resmedilen leş ticaret dünyası bizim bugünkü düzenimizden daha nezih, daha hakkaniyetli, daha kaliteli.
dünyanın en kısa iq testi
-
türkçeye çevirenin iq'sunun tek haneli olduğu kesin olan test.
"yarasa ile top" derken ne alaka diye düşündüm sonra bat'in hem yarasa hem topa vurulan sopa olduğu aklıma geldi
trajikomik
edit : haha ntv sakinleri ekşiyi takip ediyorlar herhalde. ilk soru başlık açıldığında "bir yarasa ile topun toplam fiyatı" şeklindeydi. şimdi baktım bir sopa ve top olarak düzeltmişler
hüseyin avni coş'un motosikletli fotoğrafı
-
gavataki marka sanırım fotograftaki motor.
edit: başlığın başa kalması.
sessizce yan yana oturacak kadar samimi olmak
-
o esnada ilk göz göze gelindiğinde karşılıklı gülümsemek ise bazen çok şeyi unutturacak kadar mutlu eder insanı.
bir şeyleri "nedensiz, niçinsiz, acabasız, sonrasız" yaşamak kadar huzur veren bir duygu yok, olamaz.
13 mart 2014 bitmek tükenmek bilmeyen iç sıkıntısı
-
sadece ben mi sahibim bilemiyorum da feci halde canımı sıkmakta. iştahım yok, enerjim yok, keyfim yok; gülemiyorum, konuşamıyorum, sohbet edemiyorum...
çalışma bakanının hiç çalışmamış olması
-
aile ve çalışma bakanı olan zehra zümrüt selçuk'un kariyerine baktığımızda, türkiyedeki çalışan sayısının en çok olduğu hiçbir sektörde çalışmış olmadığını görebiliriz...
değerli kariyerinde islam işbirliği teşkilatı'nda araştırma görevlisi, kadın ve demoktasi derneği 'nde ankara temsilciliği,satrançla büyüyorum derneği yönetim kurulu üyeliği gibi görevleri olmuş.
hal böyle iken sağlık çalışanlarının sorunlarını anlaması imkansız ve kaldı ki tutmuş vazife malullüğü gibi konulardan bahsedebiliyor...
endüstrinin yetiştirdiği binler hatta milyonlar olan bir ülkede bu hali ile çalışma bakanı olma sıfatını elde edebilmesi başlı başına bir liyakat skandalıdır...
edit. imla...
araçlara harcanan paralar çerez parası bile değil
-
bir mehmet şimşek açıklamasıdır.
"maliye bakanı mehmet şimşek, devlet kurumlarındaki araçlara harcanan paranın türkiye'nin milli gelirinde ve bütçesinde çerez parası bile olmadığını söyledi.
maliye bakanı mehmet şimşek, gaziantep'te, şehitkamil belediyesi tarafından yaptırılan aydınlar oto sanayi sitesi'nin açılışına katıldı. açılışta konuşan bakan mehmet şimşek, muhalefetin, devlet kurumlarındaki araçlara harcanan parayı eleştirdiğini anımsatarak harcanan paranın türkiye'nin milli gelirinde ve bütçesinde çerez parası bile olmadığını kaydetti. devlet kurumlarındaki araçlara yönelik konuşan şimşek, şunları söyledi: "araç saltanatı diye ortalıkta bu işin istismarını yapanlar, topu topuna genel müdür ve üstünden bahsediyor. taş çatlasa 2 bin genel müdür var. hadi 40 müsteşar ve 100 müsteşar yardımcısı olsa abartıyorum, 26 bakan bunların hepsini toplasanız türkiye'nin milli gelirinde, bütçesinde çerez parası değil, çerez. bakın 2014 yılında türkiye'deki bütün araçların satın alınması, kiralanması, bakımı, onarımı ve yakıtı 3 milyar 300 milyon liradır. türkiye'nin bütçesi 473 milyar liradır. binde 7'de bahsediyoruz. bakın, şu anda bütün siyaset indirgenmiş, binde 7'ye indirgenmiş. niye? çünkü vizyon yok, program yok, proje yok. kusura bakmayın bunları söylemem lazım, çünkü programları olsa, vizyonları olsa bunları konuşurlardı. gelip burada yapılmış bir cumhurbaşkanlığı yerleşkesinden, efendim araç konusuna bütün sermayeleri bu olmazdı."
konuşmaların ardından bakan şimşek, beraberindekilerle birlikte açılışını yaptığı siteyi gezdi."
kaynak: http://www.cumhuriyet.com.tr/…rasi_bile_degil_.html
edit: video geldi.
balkondan atılan böceklerin ölmemesi
-
yazılanları okuyunca gözümde mağara adamları canlandı. binlerce yıl önce var olan, yerçekimini acı bir biçimde tecrübe etmiş ve bundan korkan ancak ne olduğunu bilmeyen mağara adamları.
bir gün bunlardan bir grup dağa tırmanıyor ve içlerinden birisi el kol hareketleriyle aşağıya atlasa ne olacağını sormaya çalışıyor. soruyu anlayan bir kısım mağara adamı ellerini kollarını sallayarak havayı dövmeye başlıyorlar ve sadece ona; ölürsün seni mağara adamı demeye çalışıyorlar. anlamayan diğer kısım ise yere düşüp kalkmaya çalışan bir kaplumbağa gibi yerlerde yuvarlanıyor. ağızlarını açarak garip garip sesler çıkarıyorlar. biz şimdilerde buna gülmek diyoruz... ancak insanın ne için karşı tarafa güldüğü ve onu ne için aptal olarak nitelendirdiği çok önemlidir. arkadaşın sorduğu soruya verilen tepkiler bu mağara adamlarının tepkileri gibi.
bilmiyorsanız da susun arkadaşlar. konuşmak zorunda değilsiniz. espri yapmak zorunda değilsiniz. ileride çocuklarınız olunca bu aptal sorulardan milyonlarcası gelecek. ona da mi böyle cevap vereceksiniz? ne yapacaksınız? karınıza; "selma bu mal ne diyor ya? şunun eline tableti ver de pepe izlesin" filan mı diyeceksiniz? öyle yapmayın. sonra bakın insanlar böyle;
"öldüğünüzde ölü olduğunuzu bilmezsiniz. bu sadece başkaları için zordur. aynı şey salak olduğunuzda da geçerlidir."
aforizmalar yazıyorlar. biz neyse de tanımıyorsunuz sonuçta kimseyi anonimsiniz. ancak çocuğunuzun önünde bir "gerizekalı" olmamak için az biraz araştırma güdünüz, dünya'ya bir bakış açınız, felsefeniz, minimum düzeyde de olsa bir fizik bilginiz olsun.
gelelim cevaba. bu hem kinetik enerji hem de kinetik enerjinizin yer ile temas ettiği anda, temas eden alanın büyüklüğü ve hava da kapladığınız yer ( yüzey alanınızın oranı ) ile ilgili. yüzey alanınız ne kadar artarsa o kadar çok hava direncine maruz kalırsınız.
kinetik enerji e = 1/2.m.v2
burada m kütle, v ise hızdır. kütleniz düştükçe kinetik enerji da azalır. bir insanın düşerken ki kinetik enerjisiyle (ki havada atlamadan önce potansiyel enerjisi de var bu da m.g.h'dır. m kütle, g yerçekimi ivmesi, h yükseklik. burada da ne kadar kütleniz varsa o kadar potansiyel enerjiniz vardır) bir böceğin ki aynı değildir. insanın ki çok yüksek (böceğe göre) ve böceğin ki ise düşüktür. hesaplayalım;
e(i)=1/2.100 kg . 20 . 20 m/s=20000 kg.m2/s2
e(b)=1/2.0,001 kg . 20 . 20 m/s=0,2 kg.m2/s2
kg.m2/s2 ki bu da joule'dur. yani birimimiz joule
e(b).100000=e(i)
yani insanın kinetik enerjisi 100000 (yüz bin) kat daha büyüktür. bu da ölmek için güzel bir neden.
not: ihmal ettiğim bir kaç şey olabilir. (her fizikçinin yaptığı gibi) mesela hızı ve ağırlıkları uydurdum. bir kere düşerken sürekli artacak olan hızı sabit aldım ve düşük tuttum. limit hıza ulaşması daha fazladır. hava direncini (sürtünmeyi) ihmal ederek böceğin çok daha yavaş bir şekilde düşeceği gerçeğini pek umursamadım. çünkü keyfim öyle istedi. bunlara rağmen 100000 katlık bir fark oluştu. çok daha fazladır.
uzunçayır metrobüs - ünalan metro aktarma yolu
-
yeni dogmus cocugunuz bu yolun sonunda emeklemeye baslar.
orta doğu teknik üniversitesi
-
madem o kadar iyi bir üniversite o zaman parti kursun sandıkta karşımıza çıksın denmesinden korktuğum.