hesabın var mı? giriş yap

  • tam iran islam devrimi’nde kendilerine özgürlük getireceğine inanan mollaları destekleyen solcu kafası vol.2021.

    edit: devamını biliyoruz zaten.

  • "komşusu açken tok yatan bizden değildir"den, "yeter ki belli bir zümre daha çok kazansın gerekirse sadakayla yaşatırız işçiyi, hem bonus sevapta alırız fena mı"ya doğru gelinen nokta.

    bunların aç bıraktıklarından en çok oyu alıyorlar olmaları da ayrı bir komedi.

  • saçları , zira her şeyi açıklar.

    dibi gelmişse 4 şeye delalet eder ; bu kız ya üşengeç , ya kuaförde sıkılıyor (tezcanlılık göstergesi) , yada saçını bir kez boyatıp diğer aylar boyatamicak kadar fakir veyahut çok fazla işle uğraştığı için saçına ayırıcak vakti yok (ki bu genelde en az karşılaşılan durumdur.)

    eğer uçları çok yıpranma ve kırık var ve saçında bir kaç renk karışık ise (kötü boyanmışsa)
    bu kişinin sürekli saç rengi değiştirdiğine buda kızcağızımızın sürekli sevgiliden ayrılma , aileyi terk etme , dost kaybetme gibi ona saçını sürekli boyatıcak olaylar yaşadığına işarettir. eğer tanıştığınızda böylesi bir izlenim almadıysanız muhtemelen saçları kuaför kurbanı olmuştur ki buda en az ihtimaldir.

    eğer kızımızın saçında çok fazla çıt çıt , kaynak veyahut olduğundan aşırı saç varsa bu kızımız hep daha fazlasını isteyen , olanla yetinmeyen istediğine ulaşmak için mücadeleci bir tavır sergileyen bir kızımızdır.

    eğer kızımızının saçları katlı kesim , uçuşan kirpi kesimli teyze modeli ise ve sürekli konuşurken saçını yüzünden arkaya bir kafa hareketiyle atıyor ise bu onun çocuklar duymasın da ki dominant teyze olduğunu gösterir.

    işte saçlar her şeyin aynası olduğu için bir kızla tanıştığımda ilk saçlarına bakıyorum.

    bu arada kızıl saçlı kızlar ekleyebilir.

  • ne güzel astı atam şeyhlerinizi yol kenarında ama,kudurun pislikler.

    t: para karşılığı iç oğlanlığı yapan trollerin zırvası.

  • yayın yasağı gelirse işid, gelmezse pkk.

    edit: arkadaşlar uyardı, yayın yasağı gelmiş hemen. tabi milli güvenlik konusu, yasak şart.

  • davayı açan savunma yapmaz. dava açılan yani davalı savunma yapar.
    "ya ne önemi var bir kelime hatası yapmışız işte" diyecekseniz hiç de öyle değil. davalar tek kelimeyle kaybedilebiliyor. bence bu işe hiç girmeyin.

    örnek: bir müşteri çalıştığım bankaya borcunu ödüyor ama bir şekilde sistemde ödeme görünmüyor. tekrar ödetiyorlar. ikinci defa ödediği tutarı iade almak üzere dava açıyor. dilekçesine parayı "defaatle" (tekrar tekrar) ödedim yazacağına "defaten" (tek seferde) ödedim yazıyor.

    mahkemede hakim soruyor:

    - borcun 5000 lira mıydı?
    - evet.
    - yani borcu kabul ediyorsun.
    - evet.
    - sen bu 5000 lirayı defaten mi ödedin?
    - evet.
    - tamam o zaman. davanın reddine...

    edit1: çalıştığım değil, yıllar önce çalıştığım banka.

    edit2: müşteri davayı kaybetti ancak yıl sonu kontrollerinde kayıp para bulundu. para iade edildi.

    edit3: bence de sistem kötü. ama hukuk sistemleri genelde böyledir. mesela suits dizisinde de vardı. göçmen bir eleman forma "asylum" yazacağına "refugee" yazdığı için sınırdışı ediliyordu. çünkü hukuk sistemlerinde kelimeler önemlidir.

  • üniversite giriş sınavına başvururken lisede hocaların el kadar webcam'e bakarak çektirdikleri fotoğraftır. o kimlik kartı istenmeyen ellere geçtikçe o hocaların da az kulağı çınlamadı zaten. hayır bir de üniversitedesin, ikili ilişkilerin en yoğun yaşandığı yer. birinden hoşlanıyorsun sonra bir şekilde adam senin kimlik kartını görüyor ve lal oluyor. nice ilişki bu şekilde başlamadan bitti.

    bu sen misin gerçekten gibi soruların yanında, bak doğru söyle estetik operasyon mu geçirdin yoksa yüz nakli mi oldun gibi acımasız sorulara da zemin hazırlıyor.

    hani nüfus cüzdanı aracılığı ile maymun olmak denilmiş ya, en azından dünya üzerinde bulunan bir canlıya benzetilmiş. bazen bu kartlarda öyle fotoğraflar oluyor ki; yaşayan herhangi bir canlıya benzetilemeyen.

    tabii bir de bu fotoğrafla ilgili korkutucu hikayeler dolaşır ara sıra koridorlarda. bir keresinde diplomada fotoğraf olacağı ve o fotoğrafın da bu olacağı gibi ürkünç bir dedikodu duyuldu da bölümde; on dört arkadaş kalp krizi geçirdi, dokuzu felç oldu, beşi okulu bıraktı.