hesabın var mı? giriş yap

  • aynı zamanda birilerinin (bas bas haykırdıkları üzere) yıllardır beklediği liderdir. değdi mi lan beklediğinize? bence değmedi.
    neyse, bugün soma'da bir süpermarket, yarın umarım malezya'nın ücra bir köşesi.

  • gelmek istediğim ancak tırstığım zirve. amk yaka kartı falan dağıtıyorlarmış. bu nickle mi insan içine çıkıcam lan? bu nickle mi?

  • - ne demek burası 2 sayı?
    - şu çizginin arkasından atılan sayılar 3 sayılır cumhurbaşkanım
    - bu kurala uymuyorum, saygı da duymuyorum

  • kişi başına yaklaşık 90 tl yapar. 5 kişilik bir ailenin yıllık 450 tl ödemesi demektir. bir yıllık lig tv için pahalı diyerek almaktan vazgeçen kişi, bu diyanet payını ödemiyor olsaydı evinde 1 yıl lig tv izleyebilirdi.

    90 tl verdiğime değiyor mu diye bir fiyat/performans değerlendirmesi yaparsanız; her hafta 1 kez cuma'ya yılda iki kez de bayram namazına gitseniz 54 namaz yapar. bu da namaz başına 1.75 tl falan eder. eğer vakit namazlarına da camiye gidiyorsanız namaz başına maliyetiniz 10 kuruşun bile altına iner ki bu devirde bu fiyata bulunmaz bence.

    vakit namazlarına gitmiyorsanız biraz pahalı bi hizmet oluyor. (bkz: kombine boşa gitmesin diye maça gitmek)

    (bkz: donanımhaber sıcak fırsatlar)

  • izmir tulumuyla karsilastirilmasi abesle istigal olan peynir. evvela parmesan, daha dogrusu parmigiano reggiano, ab yasalariyla koruma altina alinmis bir peynirdir. protected designation of origin etiketine sahip bu urunu kimse kafasina gore uretemez. uzerinde pdo amblemi olan urun bilin ki parma taraflarinda geleneksel tarifine uygun bir sekilde uretilmistir. izmir tulumuysa herhangi bir yasayla koruma altina alinmamis bir peynirdi ve turlu hilelerle uretilebilir. kalitesinden hicbir zaman emin olamazsiniz. izmir tulumu taze peynirken parmesa yillandirilmis peynirdir. biri elmaysa digeri armuttur.

    su yozgatta kahvaltida parmesan yiyordun tarzi sig muhabbetlere gelecek olursak. bir insan zaman icerisinde kendini gelistirebilir, farkli kulturleri taniyabilir, kiyaslama yapabilir. yozgatli olmasi sabahtan aksama oturup yer sofrasinda sogan kirmasini gerektirmiyor.

    ez cumle. parmesan'i da izmir tulumunu da severim. ikisi de kaliteli ve lezzeti bol peynirlerdir. biri digerini sikip atamaz. kaliteli iki urun icin bunu iddia edenlere riayet etmeyiniz, iki peyniri de hapir hupur goturunuz.

    budut: az evvel aldigim harika habere gore izmir tulumunun tescil sureci islemekteymis. yani yakin zamanda izmir tulumunun citasi yukselecek.

  • akilda tutulmasi gereken ilk sey tenisi raketin degil sizin oynuyor oldugunuzdur. raket oyununuza ancak bir derece yardim eder, reklamlarin aksine sizi sifirdan iyi oyuncu yapmaz. bu yuzden alacaginiz raketin markasiyla, hangi unlu oyuncunun oynadigiyla, rengiyle ilgilenmek yerine fiziksel ozelliklerini goz onune almaniz gerekir.

    oncelikle markanin cok bir onemi yoktur. esasen dizayn disindaki butun uretim islemleri neredeyse tum bilinen markalar icin (yonexve pro kennex haric) cinde fason olarak yapilmaktadir. ozellikler asagi yukari birbirine yakindir. ufak tefek farkliliklar ise ancak profesyonel oyuncular icin onemlidir.

    hangi oyuncu neyle oynuyor diye takip etmeniz de faydasizdir. federer’in oynadigi raketi almak gibi bir isteginiz varsa, malesef oyle bir raketi federer den baska hic kimseden alamazsiniz. cunku unlu oyuncularin oynadigi raketler her nekadar biz siradan insanlarin dukkandan kolayca satin alabilecegi raketler gibi gozukse de, aslinda tamamen degisik fiziki ozelliklere sahip, oyuncunun isteklerine gore ozel uretilmis, degisitirilmis raketlerdir. o yuzden nadal babolatla oynuyor, sharapova’nin prince i var dusuncesini birakin, sizin icin hicbir anlam ifade etmez bunlar. ki bu oyuncular isterseler tahta sopayla da bizden daha iyi oynayabilirler. raket degil tekniginiz ve kondisyonunuz sizi iyi oyuncu yapar.

    uzun sureli tenis oynamaya karar verdiyseniz, baslangic raketi tabir edilen ucuz raketleri almayin. bunlar pazarlama taktiginden, nasil olur da surumden kazanirizdan baska bir sey degildir. gercek bir raket alin. baslangic icin pahali gelirse, kullanmis raket alin. ustunde catlak, kirik, deformasyon olmadigi surece eski raketin yeniden farki yalnizca kozmetiktir. yeni diye daha fazla para harcamayin. gercek bir raket almaniz hem oyun tekniginizin daha bastan dogru oturmasina yardim edecegi gibi ilerde anlatacagimiz saglik sorunlarini da onleyecektir.

    tenis turnuva kurallarindan once fizik kurallarina gore oynanir ve raket alirken kesinlikle bakilmasi gereken yedi parametre vardir. bu kurallara uymayan raketler sizi yalnizca yanlis teknige sahip kotu bir oyuncu yapmakla kalmayacak, tenisci dirsegi denen illet hastaliga da yakalanmaniza sebeb olacaktir.

    1. agirlik

    hafif raket kotu, agir raket iyidir. raketin agirligi, telleri takilmadan evvel en azindan 300 gram olmalidir. bunun ustune kursun agirliklar ekleyerek, kendinize uygun bir raket yaratabilirsiniz. unutmayin eklediginiz her gram size daha cok momentum ve sert vuruslar olarak geri donecektir.

    2. denge

    raket sap tarafinda daha agir olmalidir (head light). bunu test etmek icin isaret parmaginizi raketin bogaz kismina koyarak dengesini test edin. kafa tarafi (head heavy) agir geliyorsa o raketi kesinlikle almayin. boyle raketler ilk basta daha rahat oynaniyor gibi gozukse de birkac ay icinde tenisci dirsegine yakalanmaniza yol acar.

    3. esneklik (stiffness)

    esnek raketler kolunuzda problem olusmasini onler, daha iyi kontrol saglar ama vurdugunuzda top daha yavas gider. ancak burdaki guc kaybi cok iyi bir oyuncu olmadiginiz surece cok onemli degildir. esnek raket alin. topa vurdugunuzda raketin titremesini hissediyorsaniz ve/veya raketten teneke kutuya vurulmus gibi ses geliyorsa kolunuz zarar gormeden sok emici takin. durum hala devam ediyorsa raketi hemen birakin. titresim dirsegin en buyuk dusmani oldugu gibi duzgun vuruslar yapmanizi da engeller.

    4. yuzey alani

    her nekadar yuzey alani genis raketlerle oynamak daha kolay gibi gozukse de isin asli sizin daha cok hata yapmaniza yol acarlar. genis yuzey alani merkezin (sweet spot) disinda kenar bolgelerden vurus yapma ihtimalini arttirir. boyle bir vurusun sonucu raketin vibrasyonunun artmasi ve dirseginizin zarar gormesidir. evet buyuk bir raketle kisa vadede daha cok topu karsi tarafa gonderebileceksiniz ama oyununuzu gelistirmek istiyorsaniz daha kolay hareket ettirilebilen, kontrolu yuksek kucuk bir raket almaniz sizin icin daha iyidir. bu yuzden 110 dan buyuk hicbir raketi almayin. 90-100 arasi idealdir.

    5. sap

    elinize gore ne cok buyuk ne de cok kucuk raketle oynamayin. gerekirse vibrasyonu emici yeni grip takin.

    6. teller

    cok ucuz tellerle oynamayin. raket kendinden telli geldiyse buyuk ihtimalle en adi materyalle yapilmistir. en uygun zamanda degistirin. teller ne kadar esnek olursa o kadar iyidir. bagirsaktan yapilmis teller en iyisidir ama paketi 40 dolar oldugundan ve iki hafta icinde kopacagindan sponsorunuz yoksa veya babaniz fabrikator degilse naylon tel almaya calisin. kevlar ve aramidden yapilmis teller en kotuleridir. teller oynandikca gerginligini kaybedecegi icin belli araliklarla degistirin. dirsek sagliniz icin telleri cok yuksek gerginlikte taktirmayin. bunun disinda ince teller, kalin tellere gore topu kesmeye daha elverislidir. ama daha kolay koparlar. normal olarak 16, ince olarak 17 telleri secin.

    7. tel duzeni

    sert ve duz vuruslari kolaylikla yapabiliyorsaniz daha sik tel duzenegi olan raketleri tercih edebilirsiniz (18x20 gibi). ancak topu kesmeyi seviyorsaniz ve/veya topspin e daha cok ihtiyaciniz varsa acik telli raket daha iyi sonuc verecektir (16x18 gibi).

  • var bir sebebi doğru. geri girerken ki esnada sağı solu rahat görebilirsin çünkü dışarıdasın ama geri çıkarken hiçbir bok göremezsin tehlike yaratırsın boş yere.

  • tuttuğum evin iki aylık kirası ve depozitosunu vermiştim. kalanıyla da 12 aylık senet yaparak bi çamaşır makinası bir de yatak almak istemiştim. yatağa para yetmeyince halı aldım. ilk gece o halının üstünde uyudum. sonra belim tutuldu. hangi akla hizmet çamaşır makinası aldım, niye önce yatak almadım onu halen çözebilmiş değilim.

  • (bkz: dublajlı film izlemek)

    şeklinde bakınız verilerek, dublajlı film izlemeyi ya da iyi dublaj yapılmasını eziklikmiş gibi gösterenlere denk gelmemizi sağlayan durum.

    yıl 2014, muhtemelen 30 yaşına yakın çoğu kişinin annesi ya da babası ingilizce bilmiyor ve gözleri belirli bir derecede bozuk. umarım bu basit örnek anlaşılması için yeterli olmuştur.

  • eğer iki dairede de kendisi oturuyorsa kesinlikle haklıdır

    fakat bir diğer daire kirada ise iki yeri gasp etmeye hakkı yoktur