ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
22 eylül 2017 işkence gören kızı kurtarmamız
-
olay tam bir vahşet. burada kızın hayatını kurtaran yazara ve onun arkadaşına teşekkür ederken bir de polislere teşekkür etmek gerekli. olayı bir daha değerlendirip gençlere telefonla dönüş yapması ve arama izni çıkartıp tekrar o eve gitmeleri inanılmaz. polis kısmını okurken kendimizi amerikan vatandaşı gibi hissettirdi. diğer kısımlar normal türkiye. tekrar tebrikler ikinize. adamsınız.
nejat işler'in galatasaray hakkında tweet'i
-
link
--- spoiler ---
6 ay önce birini başkan yapıp, 6 ay sonra göndermeye demokrasi değil, kaos denir. fenerbahçeliler görev almayı da görev bırakmayı da bilirler ve fenerbahçe başkanları kravatlı değil atkılıdır. sapla samanı karıştırmayın.
--- spoiler ---
aziz yıldırım'ın 20 sene başkan olduğu kulüp için 'görev bırakmayı bilirler' ifadesinin yer aldığı, türkiye'nin en zengin ailesinin üyesine kravatlı değil atkılı denilen bir tweet.
sinemada şımarık çocuğun ailesine verilen ayar
-
ana hikayeden açılan ve uçları kapatılmayan yan hikayeler yüzünden puan kırdım. onun dışında genel hali fena değil ama daha iyi alternatifleri varken tercih edilmez.
imdb : 6.5/10
tür: biyografi/dram
edit : silip kaçmış. kötü değildi lan :(
michael scofield
-
hoşlandığı hatunun elini 12. bölümde tutarak mühendis olduğunu göstermiş dizi kahramanıdır.
luis nani
-
podolski ile kıyaslayanlar olmuş. şahsen bir galatasaraylı olarak ben hiç düşünmeden podolski derim. çünkü düşünürsem nani derim.
eskişehir'deki çorap satan çocuk
-
altı üstü birkaç dakikadan ibaret olan video, hayatım boyunca izlediğim tüm dram filmlerini bir kenara fırlattı adeta. nasıl her şeyi sığdırdın şu yaşına çocuk? tam da oturduğum yerden, "ülke bitti yeaa" dediğim zamanlarda ne güzel çıktın öyle karşıma?
bu ülke mert'in, mertlerin yüzü suyu hürmetine bitmeyecek.
gün olacak, tek soruyu sekiz defada anlamayan kazık kadar adamlar, sefa sürdükleri saraydan tıpış tıpış çıkacak. yerlerine mert gelecek!
sevgilisi olan kıza yazmak
-
kız o anda salt okunur olduğu için imkansız gibi görünen eylem..
yıllar sonra anlaşılan imalar
-
bazen en olmadık yerde akla gelirler. hiç alakasız, aniden, böyle bir anda bundan beş yıl, on yıl, on beş yıl öncesinden annenizle babanız aranızda geçen bir konuşma aklınıza gelir ve ancak yıllar sonra anlam verirsiniz o konuşmadaki imalara. "çok yorgunum erken yatalım", "ben de yorgunum, yatıyorum, hadi oğlum yerine git sen de". tüylerim diken diken oldu yazarken bile... ne de safmışım. saat 20:00 p.m'de neyin yorgunluğu, neyin uyuması bu acaba günahkar bedenler???
ya da ofiste (ofis: türkiye'de sözlük yazarlarınının yaşadığı yerlere verilen ad) aniden akla gelen liseden bir kız arkadaşın söylediği şey: "hafta sonu annemler yok. özge ve beril erkek arkadaşlarıyla bize gelecek, sen de gel, patates kızartırım". bakın burdaki genel imayı o zaman anlamamış ve ezgi'nin davetine sınıftaki en yakın arkadaşlarımdan yaşar'la gitmiştim. ama yıllar sonra ofiste anlayınca hayata isyan edesim geldi. ama yine de patates kısmı kafa karıştırıcı geliyor hala. onu niye söyledi lan acaba?
üst soy bilgisinde rastlanan tuhaf isimler
-
1871’de doğan nenemin ismi (bkz: ece). ece nenemin anne babasındaki vizyona hayran kaldım.
fazla itibarı olmayıp iyi para kazanan meslekler
-
(bkz: mısırcılık)
sultanahmet meydanında havuzun olduğu yerde koçan mısır satan bir dayı var. iyi zamanlarda tanesi 2 liradan günde 4000 civarı mısır satıyormuş. bu dayının sultanahmet civarında 5 tane apartmanı ve 3 tane arabası var.
16 yıllık eğitim sonrası haftanın 6 günü 10'ar saat çalışma karşılığı 2000 tl maaş.
bir yerde bir şeyleri yanlış yapıyoruz galiba.
üniversiteye başladım kızılı
-
evrimini inceleyelim:
* lise sondayım pırıltısı (yer yer sarı saç tutamları) =>meali: "yavaş yavaş fıstıklaşıyorum ;)"
* üniversiteye başladım kızılı => "asi ve özgür genç kızım ben hohooyt."
* işe başladım sarısı => "plaza kadınıyım, çalışırım kazanırım ortamlara akarım hihihi."
* koca buldum, evlendim kahverengisi => "duruldum, hanım kadınım mehhehhh."