ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hamas'ın yaptığını türkiye'de yapmak zorundayız
-
seni şu laflarından ötürü alıp hapse tıkmayan adalet sistemine ne demek lazım bilmiyorum. adam resmen kendi ağzıyla terör/darbe çağrısı yapıyor ve buna rağmen halen dışarıda duruyorsa yazıklar olsun.
anne oğul diyalogları
-
oğul - kardeşim
anne - benim de annem olan kadın.
oğul kişisi havuzda çalışmakta, bu yüzden hergün işe parmak arası terlik giyerek gitmektedir. terlikleri çok eskimiştir ve her bir tekinin altında delik bulunmakta yürürken ayağının ufak bi kısmı yere değmektedir. oğul kendisine yeni terlik almıştır, terliklerle eve gelir ve olaylar gelişir...
oğul - ben bu yeni terlikleri yolda giymeyeyim, işe giderken eski (altı delik) terliklerimle gideyim işte yenilerini giyerim.
anne - oğlum sen evlenince karına da eskimesin diye haftada bir atlarsın.
(100% gerçek)
15 temmuz 2016 kılıçdaroğlu'nun kaçış anı
-
melih gökçek, tayyip erdoğan, binali yıldırım, devlet bahçeli'nin tank önünde ya da üstünde fotoğrafları yayınlandığında bir anlam ifade edecektir.
ekleme;
yoğun istek üzerine: https://pbs.twimg.com/…ia/c9cbxzvw0aitfcd.jpg:large
göğüs dekoltesine bakmaktan kaçamamak
-
beni bi odaya kapatip ucan araba yapmadan buradan cikis yok desinler, ertesi gun ucan arabayla cikarim o odadan. diger taraftan gogus dekoltesine bakmadan bir gun gecir sana 10 milyon euro desinler aglaya aglaya kaybederim o parayi cunku bakarim.
hatta soyle soylim de iyice fikir sahibi olun hakkimda! bogazli kazak giymis dekoltesiz kadinin goguslerine bile bakiyorum bazen ki belki sutyen giymemistir de kuru uzumleri az da olsa farkederim diye. zaaflari olan bir adamim ben.
hayatı boyunca tek rolle hatırlanan oyuncu
-
oyunculuğu ''haluk" karakteri ile sınırlı tamer karadağlı. yani en azından ben sadece bu rolle hatirliyorum.
yazarların linç edilme korkusuyla söyleyemedikleri
-
(bkz: gerçek ekşi itiraf)
mahabharata
-
"hindistan’ın ulusal destanı mahabharata “insanlığın öyküsü” anlamına gelir ve hem çok uzak geçmişte kaybolmuş olan bu uygarlığı anlatmakta hem de çok büyük bir savaştan bahsetmektedir.
destanda anlatılan dev savaş, öncelikle klanlar arası bir çatışma gibi görünse de aslında tüm gezegenin egemenliği yolunda bir kavgadır, ama sonunda öyle bir savaş başlar ki tüm evren yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalır.
savaşta kullanılan silahlar hem dünyasal (ok, balta, kılıç, mızrak gibi) hem de tanrısaldır (ışınlar, atomik silahlar, uçan araçlar gibi). mahabharata zeki canlılar arasında bir anlaşmazlığı, bir savaşı ve günümüz teknolojisinin çok ötesinde silahların kullanıldığını anlatır."
buket'i amerika'ya yolluyoruz
-
duyarsız sözlük yazarlarının sulandırdığı kampanya. bir genç kızın hayalleri gerçek ola, şaka lan şaka. nasıl bir kazanmaysa yıllık 42 bin dolar ödenecekmiş, kazanamasa ne olacaktı kimbilir.
(bkz: gel gel çüküme gel çüküme)
ekşi itiraf
-
yakın zamanda babam vefat etti.cenaze oldu,akrabalar geldi ,yasinler, dualar okundu,akrabalar gitti.
artık üzerinden zaman geçti yani. normal hayatımıza dönme zamanı geldi. yada dönmüşüz gibi yapma zamanı.
neyse benim de aklıma geldi, artık babamın facebookunu kapatmam gerektiğini düşündüm.
şifresini bildiğim için kolayca halledicektim. adresi şifreyi girdim.
mesaj kutusunda 6 mesaj vardı. baktım.
"allah rahmet eylesin abi" veya "abicim seni hiç unutmicaz" tarzı mesajlar vardı ve bunların hepsi 40-50
yaşında insanlardan gelmiş.
hayatımda böyle trajikomik bi olay daha görmedim. bilgisayarın karşısında dondum kaldım salak gibi.
yurtiçi kargo'nun müşterilerini evde bulamaması
-
küçüklüğümü hatırlatan durum.
annem küçükken aşure dağıttırırdı, asosyal bir çocuk olarak zille basmadan geri döner "anne evde yoklarmış" derdim.
aynı.