ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kadıköy karaköy vapurunda atılan dayak
-
tam tadında bırakılan eylemdir. metroda da, burada da araya girenler, tadında dayak yemesini sağlamakt hep. demek ki ne kadar duyarlılar. tam tersi olsa, bir akp antipatizanı, akp'liler içerisinde kalsa ve sizin kafanıza sıkacağım diye tehdit etse, muhtemelen hastanelik olur, ya da ölür. gerçek bu.
helal olsun diyorum.
dik dur eğilme asdfghjcrntk şaka lan sevmiyoz seni
-
bir pankart.
link ökmüş yenisi aşağıda:
https://scontent-b-fra.xx.fbcdn.net/…80&oe=556bca55
alternatif: http://upload-pics.org/…es/91877575916448122464.jpg
link yine ve yine ölmüş.
dördüncü çalışan link: https://pbs.twimg.com/media/bcgq0uhcqaahxim.jpg
düzenleme 5: anlaşılan link tamamen ölmüş, sansüre uğramış. bir başlık da bu şekildeydi dostlar. ne yazık bununla ilgili internet aramaları da artık yasaklanmış.
en enteresan uyku sayıklamaları
-
''proton ızgaralarını ateşleyin ...'' bi arkadaşım (fen lisesinde okurken)
22 ocak 2021 burak yılmaz'ın mesut özil açıklaması
-
açıklama
edit : videosu
burak yılmaz: "mesut özil'e başarılar dilerim ama benimle birlikte milli takım formasıyla savaşmış arkadaşlarımla alakalı konuşsam daha iyi bence." demiştir.
sanki cephe savaşında savaştılar aq
1 kişi öldü 2 kişi hayatını kaybetti
-
1 kişinin fakir 2 kişinin zengin olduğunu öğrendiğimiz ifade.
fakirler ölür, zenginler hayatını kaybeder. daha öğrenemediniz mi?
abdülhamid han havalimanı
-
velkamtı orta doğu ülkesi havaalanlarından birine daha.
hem diyorsun ki frankfurt gibi bir hub alanı ekarte edecek, hem de koyacağın isme bak.
aman neyse bu memleket işleri beni çok geriyor.
gençler öne çıksın, tartışa dursun. ben nohut pişircem.
ekşi sözlük teyzesiyim.
not: nohut tarifi istemeyin.
sergen yalçın
-
bold pilot gibi efsane bir atın vefatına rağmen işini icra etmek üzere sahaya çıkan profesyonel teknik direktör.
kış saati uygulamasının kaldırılması
-
nerde oğlum bu güneş? saat 8 oldu güneş yok lan! sizin yüzünüzden her gün geç kalıyorum. böyle saçmalık mı olur, gece yatıyom gece kalkıyom, güneş efendinin ancak keyfi oluyor da 8den sonra doğmaya başlıyor.
gece gözümü açıyorum, lan niye uyandım gece gece, akşam çayı fazla kaçırdım heralde diye düşünürken alarm çalıyor meğer sabah olmuş.
21 aralık’a kadar asker gibi şafak sayıyorum, en azından dipten dönelim diye, 20 aralık’ta şafak doğan güneş diyorum o güneş bile doğmuyor.
psikolojim bozuldu, çok gerginim çok.
king of tokyo
-
mutant canavarların, robotların tokyo'nun tek hakimi olabilmek için birbirleriyle mücadele ettiği eğlenceli bir kutu oyunu. oyunda herkesin önünde seçtiği figür oluyor. her oyuncu kendi sırasında 6 zar atıyor. bu zarlar ekstra can verebilir, enerji verebilir, saldırı yapabilir veya puan olabilir. memnun kalana kadar en fazla 3 kez olacak şekilde zarları atıyorsunuz. çeşitli stratejiler sürdürülebiliyor. zara dayalı olmasına rağmen sayısının çok olması ve tekrar atılabilmesi güzel olmuş. enerji zarlarıyla alınabilen sayısız kart var ama oyun sanki kartlara yatırım yapmak için çok hızlı. öğrenmesi kolay, hızlı oynanan, çok kişiyle daha keyifli olan, kafa yormayan bir oyun.
https://boardgamegeek.com/…ardgame/70323/king-tokyo
ne yani evlenince beni kirada mı oturtacaksın
-
ayrıl, evlenmek zorunda değilsin. bu kıyak tavsiyeyi de sana kimse vermez.
yazarların koleksiyonunu yaptığı ilginç nesneler
-
simdi biraz fantastik gelebilir; ama gercek.
iki yil once bitirdigim, oncesinde de iki yil suren bir dunya turu seruvenim oldu. katildigim gemi ile okyanustan okyanusa, limandan limana dolanmistim. yasadigim bu donemi yillar sonra hatirlamami saglayacak anilar biriktirme karari almistim ilk adimimi attigimda disari. bu minvalde, en basta cok klasik olan gittigim ulkelerden magnet ya da kartpostal biriktirmek geldi aklima ama sonra cok siradan buldum bunu ve vazgectim. ne yapsam diye dusunurken aklima cok zor ama inanilmaz bir sey geldi.
bitirebilmem yillarimi aldi; ama degdi.
amerika'sindan japonya'sina kadar, hindistan'dan isvec'e kadar, portekiz'inden tut da turkiye'ye kadar butun maviliklerden gectim. ve bu seyirler sirasinda geminin arkasindan sarkittigim kucuk bir kova ile sular topladim ve bir kavanozda biriktirmeye basladim. gunu gelip de son okyanus suyunu kavanoza aldigimda hedefime ulasmistim. bir kucuk iksir sisesi aldim ve butun topladigim sulardan birer kasik alarak o sisede harman yaptim.
dunyanin dort bir yanindan topladigim, tam yedi denizin suyu var bende. bir gun karsima biri cikar da evlenecek olursam, mustakbel kisiye teklifimi sacma bir yuzukle degil, emegimi verdigim bu kucuk sise ile yapmayi dusunuyorum. mecaz anlamda degil, gercekten dunyayi avuclarina sermis olacagim.
5 dakikalık oksijeni kalan astronot
-
bir ayağı kraterdedir.
saza niye gelmedin
-
ahmet kaya'nin, "geçen cuma gelecektin aylar oldu gelmedin" diyerek bize uzay zaman egrisinde degisik tatlar yasattirdigi sarki.