ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
zayn malik'in one direction'dan ayrılması
-
yurtseven kardeşler'e katılsa gerçek yerini bulduğunu anlar.zayn malik diye yabancı şarkıcı mı olur lan?
zeki müren
-
80'lerin basi, askeri yonetim zamanlari. bir gazeteci zeki muren'e sorar.
"efendim size neden pa$a diyorlar, biliyor musunuz acaba?"
zeki muren katila katila gulerek $oyle cevap verir:
"ankara'dakilere ibne diyemedikleri icindir herhalde!"
10+ yıl sonra gelen edit:
olayın ayrıntılı hikayesi için (bkz: #62646594)
sana köyden kız bulalım mı diye soran anne
-
çok düşünceli bir anne tipi. sen bu tiple at bile bulamazsın demek istiyor sanırım.
şer güçler dolar üzerinden darbe planlıyor
-
bir profesörün iddiası.
bu gibilere edirne'den ötede yağmurlu havada su vermezler, bizde prof olurlar.
gezi'nin başlangıcını sağlayan adam
-
kırmızılı kadının yüzüne biber gazı sıkan adamdır.
onu gördüm çıktım geziye.
twitter falan hepsinin kökünü kazıyacağız
ünlü biriyle ilişki yaşamış sözlük yazarları
-
rte. aramızda çok ateşli bi ilişki var. bi kulak arkamız kaldı. buyur gel reis diycem onada napam artık.
must ile have to arasındaki fark
-
must, gereklilik belirtir.
ör. bu söylediğini ispatlamalısın.
have to, giderli gereklilik belirtir.
ör. bu söylediğini ispatlamazsan şerefsizsin!
(bkz: atarlı-giderli continuous tense)
(bkz: upper intermediate)
evli her üç kişiden biri eski sevgilisini özlüyor
-
eski sevgilisiyle evlense, ondan da önceki sevgilisini özlicekti dedirten bulgu. sorun evlilik müessesesinin kendisinde, bunun kişilere atfetmeye gerek yok. evlenmeyin arkadaş.
edit: bu entryde evlilik müessesine fazla haksızlık ettiğime kanaat getirdiğim için düzeltme yapıyım istedim. birbirimize ve kendimize dürüst kalacaksak neden evlenmeyelim de; çevremizde cereyan ettiği haliyle, uyduruktan bir evlilikte, bu tür saçmalıkların olması normaldir bence. nostalji duygusuyla lan eskiden x'le ne mutluydum falan gibi triplere girmek olası kötü ilişkilerde. kötü ilişkiler de genelde evlilik oluyor zaten. ilişki olsa duramazsın zira*
sandra blokları
amca oğlu ile dayı kızının evlenmesi
-
okuduğunu anlamaktan aciz yazarların akraba evliliği sandığı eylem.bu eylemdeki tek sıkıntı düğünde kız tarafı mıyım yoksa erkek tarafı mı sorunsalıdır.
netflix'e gelmesi gereken özellik
-
edit: herkes chrome eklentisi önermiş ama biz tv'den izliyoruz, laptop ekranından dizi film izlemeyeli çok oldu. :) tv'de eklenti yok maalesef.
-istediğimiz hızda oynatabilme özelliği. youtube'taki gibi bazı belgeselleri 1,5 ya da 2x hızda izlemek istiyorum. 1 hızla izleyince zaman kaybı gibi geliyor.
-izledim olarak işaretleme. örneğin back to the future serisini önceden izledim, netflix önerip duruyor. üstüne tıklayıp "daha önce izledim" diyebilmek lazım.
-ayrı ayrı listeler oluşturabilmek. şu an her şeyi tek bir listeye kaydediyor ama ben dizileri ayrı, filmleri ayrı listelemek istesem bile yapamıyorum.
-görüntü kalitesini elle ayarlayabilmek. her seferinde başta kalitesiz başlayıp yavaş yavaş kalite artmasından sıkıldım. veya cam gibi izlerken aniden görüntü bulanık bulanık oluyor detaylar kaçıyor. seçelim 1080'i, internet uygun değilse dursun yüklesin devam etsin.
-orijinal film ve dizi isimleri seçeneği... filmler genelde türkçeye çevrilmiş oluyor. çözüm olarak ing dil yaparsanız bu sefer türkçe içerikler ingilizceye çevriliyor.`
-birkaç saniye izlenen içeriği hemen "izlemeye devam et" kısmına eklemesin. yanlışlıkla bastığım bir film bile hemen orada görünüyor, kaldırmak için siteden ya da uygulamadan uğraşmak gerekiyor.
yaran diyaloglar
-
aziz nesin dost ağırlamada, yedirme içirmede, ikramda bonkör bir adamdır.
fakat, çöpe giden bir pirinç tanesine bile üzülür.
nesin aynı zamanda çok cimri bir adamdır. cimriliğini kendisi ilan etmiştir:
"ben çok cimriyimdir. bu cimrilik emeğe saygımdandır" diyerek cimriliğinin nedenini açıklar. emek aziz nesin için "kutsaldır".
tan gazetesinde köşe yazarı ve muhabir olarak çalıştığı yıllarda 50 lira maaş almaktadır.
geçim sıkıntısından "al takke ver külah" yaparken bir tanıdığına 50 lira borçlanır.
bu ay olmadı gelecek ay derken... alacaklı bir gün iyice sıkıştırır.
aziz nesin adama; " yarın saat 11:00'de gel paranı al" demiş bulunur.
borcunu ödemesinin tek yolu; çalıştığı tan gazetesinin patronu halil lütfi'den avans almaktır.
patron, aziz nesin'den daha cimri, aynı zamanda huysuz bir adamdır.
fakat, cimriliğinden dolayı aziz nesin'i çok sever. nesin, gazetedeki mürekkep hokkasına özel kalemini batırmış adam değildir.
mürekkep uçar diye, hokkanın ağzını açık bıraktığı hiç görülmemiştir.
herhangi bir nedenle, gazetenin tek yaprak kağıdını özel işi için kullanmamış, gazetede kullandığı her eşyayı gözü gibi korumuştur.
aziz nesin aynı zamanda çalışkan, okunan ve sevilen bir yazardır. bir gazete patronu böyle bir adamı sevmesin de kimi sevsin?
***
aziz nesin, alacaklısı geleceği gün saat 10:00'da, patronu halil lütfi'nin odasına gider:
- efendim, birisine 50 lira borcum var. buraya gelecek. bu ay ki maaşımı avans olarak verin de adama borcumu ödeyeyim.
- ne zaman gelecek adam?
- saat 11:00'de.
- 11:00'de gel al parayı.
- saat 10:00 zaten. adam az sonra gelir. parayı şimdi verin de adam gelince mahçup olmayayım.
- 11:00'de gel 11:00'de.
- neden illa ki 11:00?
- yav aziz; saat 11:00'e kadar bakarsın adam ölür, ben sana parayı vermekten kurtulurum. bakarsın sen ölürsün, ben yine parayı vermekten kurtulurum.
- efendim; bende bu şans varken ne adam ölür, ne ben ölürüm. siz ölürsünüz ben parayı alamam. şimdi verin şu parayı.