hesabın var mı? giriş yap

  • akıllara freud'un şu sözünü getiren durum;

    "bir insan bir yere bakıyorsa, orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa, orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır."

  • "çocuk sahibi olanlar sistemin devamı için özveride bulunuyorsa..." demiş.
    devamı çok mühim(!) olan bu sisteme gerek sağlık (hamilelik, doğum, çocukluk süreci), gerekse eğitim konusunda daha fazla yük olan çocuk sahipleri yerine, sisteme yükü olmayıp, bilakis sistemi besleyen insanlardan daha fazla vergi alınması önerisi...

    ulan sırf alkol kullanan tayfa organize olabilip 1 sene içmiyoruz dese, 1 sene o vergi gelirleri gelmese diyanet "akşam iş çıkışı 2 bira yuvarlamayan bizden değildir" diye fetva verir siz ne anlatıyorsunuz?

  • bir şey icat etmesi an meselesi olan bir bilim insanı ya da müthiş bir sanatçıyım. twitter'dan bi' arkadaşıma ''naber lan yarrağım. yok mu akşama 3 banko'' yazsam 4 bin rt alıyor ve bunu aforizma zannedenler de her platformda altına ismimi yazıp paylaşmaktan imtina etmiyorlar. kişi başına 1.3 metre fular düşen ortamların vazgeçilmez tartışma konusuyum. arada sırada saçma sapan konuşuyorum ve ekşi sözlükte de ''x(298)'' şeklinde sol frame'den düşmüyorum. benim bir hıyar olduğumu düşünler de çok, müthiş bir herif olduğumu düşünenler de. yalnız otisabi beni çok seviyor. başlığıma gelip, ben dahil hiç kimsenin anlayamayacağı türden, 9 paragraflık bir yazı yazıp beni övüyor. bir yandan tezle falan da uğraşıyorum. konferanslara katılıyorum, söyleşilere katılıyorum, uzaklara bakmalı filmlerde 5 dakikalık yan rollerde oynuyorum, twitter'da zeki demirkubuz falan takip ediyor beni. acayip bir yaşam.

    sonra bir gün, annem arıyor:

    - oğlum hiç uğramıyorsun unuttun bizi.
    - anne vakit bulamıyorum. boynuma fular geçirdim geçireli ebem sikildi. o söyleşi senin, bu söyleşi benim, memlekette adam kalmamış gibi kolumdam tutan çekiyor.
    - yarın akşam gel bi görelim.
    - programa göre gelirim anne, programıma bakmam lazım.
    - gelirsin gelirsin..

    sonra gidiyorum eve. yemekte bulgur pilavı var.

    sanatmış, bilimmiş, aykırılık, farklılık, bienal, tez, kadife ceket, kirli sakal, aralara aklar serpiştirilmiş saçlar. hiçbirinin bir önemi kalmıyor o bulguru kaşıklarken. bariz olarak soğanla bulgur pilavi yiyorsun. 3 saat sonra habertürk'te murat bardakçı ve ilber ortaylı'nın karşısında bir sürü acayip şeyler anlatacak olmamın hiçbir değeri yok.

    bilmiyorum, kafam çok karışık. bulgur pilavı çok acayip bi yemek. insanın tüm sanat hayatını sikip atabilir gibime geliyor.

    bak oğlum, şimdi bienalde falan böyle ilginç insanlara denk geliyorsunuzdur. kadına bakıyorsun, melankolik, suskun ve hüzünlü. siyah giyinmiş, zarif bir yürüyüşü var. sanattan anlıyor. bu kadının bulgur pilavı yediğine kim inanır ya. hayal edemiyorum lan ben.

    hayallerimin sınırını bulgur pilavi çiziyor. inanılmaz bir olay.

  • önemli bir başarıdır.

    az bilgilinin az ve yanlış bilgiyi yüksek özgüvenle satması çok tehlikeli bir şey, çünkü konu hakkında hiç bilgisi olmayanı çok rahat inandırıyor ve yanlış bilgi virüs gibi yayılıyor.

    sözlük'te böyle bir yazarımız bu olaya sevinen yazarları gerizekalı addederek uluslararası emmy ödüllerini şahsiyet'in yapımcısının düzenlediğini, ödülü de kendilerine verdiklerini iddia etmiş. vay anasını, şahsiyet'in yapımcısı müslüm ve ayla'nın muhteşem yapımcısınından da önemli bir insan olmalı diyorsun böyle okuyunca, adamlar gitmiş koskoca uluslararası ödül töreni düzenlemiş kendilerine ödül vermek için.

    ama olay öyle değil, siz de gerizekalı değilsiniz sevinenler. uluslararası emmy ödülü ufak bir araştırmayla görülebileceği gibi 1973'ten beri düzenleniyor ve bu ödül törenine her sene dünyadan tv istasyonları ve yapımcılar sponsorlukta bulunuyor. ve bakın burası çok önemli (hayır çokomel esprisi yapmayacağım), sponsor tv ve yapım şirketlerinde çalışanların yarıştıkları kategorilerde oy hakkı yok. verilen bilgiye göre süreçte 40 ülkeden 600 jüri görevlisi yer alıyor ve süreç ernst & young tarafından denetleniyor.

    ha elbette yarışmaya katılan ve sponsor olan yapımcı şirketlerin belli lobi çalışmaları oluyordur, ama bu lobi çalışmaları tüm ödül törenlerinde oluyor zaten. oscar'da da oluyor, grammy'de de, orijinal emmy'de de. "tören düzenleyip kendilerine vermişler" değil yani olay.

    ek bir bilgi; geçtiğimiz yıllarda haluk bilginer'in aldığı ödülü alan isimler: christopher eccleston, sean bean, dustin hoffman, kenneth branagh, lars mikkelsen.

  • her ekonomik tartışmada fiyatı dövize çevirip ucuz diyenler hem sınırdışı edilsin hem de pasaportları iptal edilsin.

  • ülkenin evlatları bırak evlenip çocuk yapmayı, gss prim borcunu nasıl ödeyeceğini düşünürken, suriyeli muhacir kardeşlerimizin durmadan çalıştığını gösteren fotoğraftır. akp'nin ülkeye attığı en büyük kazıklardan birisi işte.

  • annem marketten gelince bir heyecanla poşetleri karıştırıyorum benlik bişey var mı diye. akranlarım çoluk çoçuğa karıştı.