ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayvan gibi kullanılırken tedavülden kalkan ürün
bir zamanlar anadolu'da
-
değil türkiye, dünya sinema tarihinin en iyi filmlerinden birisi.
edit: ironi mironi değil, düz hakikat.
uçakta evlenme teklif eden pilot
-
şanssız pilottur. o nasıl uçak amk. deplasmana giden kasımpaşa taraftar otobüsü gibi.
cenk & erdem
-
susayım diyorum da olmuyor.
cenk erdem ikilisini yutubır sanan ergenler peydahlandı son dönemde dayanamayacağım iki laf edeceğim. yahu adamlar bu ülkede geyik muhabbeti kavramının mucidi, imalatçısı ve distribütörü. siz suya bu derken bu adamlar asrın geyiğini profesyonel mecralarda yapıyorlardı.
utanmıyorsunuz da anasını satayım. komik bulursun bulmazsın ona karışmam da adamların kim olduğunu neler yaptığını bir araştır anla ondan sonra bok at. vallahi yaşlandım artık kuşak çatışması yaşıyorum sözlükçülerle.
bok gibi lan yeni neslin mizah anlayışı.
üstelik tembeller de
sokayım sizin gibi yeni nesle.
kalt ekibi dışında beni sarsan birileri de çıkmadı son 10 yılda türkiye'den mizah anlamında. onlar da olmasa dükkanı toptan kapatıp gideceğiz.
hastası olunan sözler
-
parayla saadet olmaz klişesine karşı serin duruş;
"insanin parası varsa çalışmak zorunda kalmaz. böylece zamanı satın alır. bu kalan zamanda da kendini mutlu edebilecek şeyleri yapar. yani para mutluluğu satın alır." albert camus
uğur tütüneker'in galatasaray'ın başına geçmesi
-
olası senaryosu şöyle gerçekleşecek olay;
(uğur tütüneker galatasaray'ın başına geçer ve gazete manşetleri)
ilk sayfa: galatasaray özüne dönüyor!
başkan: takımın başına evladımızı getirdik
yorumcular: sabırlı olmak gerek
yöneticiler: galatasaray'da alex ferguson dönemi yaşanacak
futbolcular: florya'da adeta bir aile ortamı var
tesis çalışanları: 20 yıldır burdayım böyle bir ortam görmedim
(5 hafta geçmesine rağmen takım bir türlü beklenilen ivmeyi gösteremez)
rıdvan dilmen: büyük takımın ağırlığını kaldırmak ve baskılara direnebilmek zordur.
osman tamburacı: uğur galatasaray'ın kalibresinde bir hoca değil
mustafa denizli: 3 takımda da çalışmış ve şampiyon yapmış biri olarak diyebilirim ki, ....
(6. hafta fenerbahçe derbisi oynanır ve galatasaray kaybeder. limitler zorlanmaktadır.)
başkan: hocamızın arkasındayız
hıncal uluç: maça çıkarkaen saçını sakalını düzeltmeyen bir insan galatasaray gibi elit bir oluşumda bulunamaz.
ahmet çakar: uğur tütüneker saha kenarında dış görünüşüyle aslanı andırıyor ama sahada kedi gibi bir takım var.
(7. hafta fatih terim'in başarısızlığı kesinleşir ve sözleşmesinde kovulması halinde çok ağır şartlar bulunmasına karşın milli takım'dan istifa(!) ederek taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanır)
başkan: ben galatasaray kulübünün başkanıyım. istediğim herkesle elbette görüşürüm.
fatih terim: galatasaray tabii ki her zaman özeldir. şartlar ne olursa olsun eğer bize ihtiyaç varsa, hayır deme lüksümüz yoktur.
sneijder: büyük çapta başarılar için daha büyük düşünebilmemiz gerekir.
(başa geldiği 8. haftada uğur tütüneker görevinden istifa eder ve yerine fatih terim gelir.)
başkan: uğur galatasaray'ın evladıdır. adam gibi geldi, adam gibi de gitti. gelecekte tekrar bu takımın başına geçeceğinden adım gibi eminim.
fatih terim: uğur kardeşimiz gerçekten takımda pozitif anlamda büyük değişikliklere imza atmış. alacağımız başarılarda onun da muhakkak payı büyük olacak. ancak tekrar söylüyorum, başarısızlıklarda tek sorumlu benim.
yöneticiler: uğur tütüneker herhangi bir tazminat istemedi. son alacağını da görüştük anlaştık 24 ay taksite böldük. anlayışlı tavırlarıyla bu camia'nın tekrar takdirini kazanmıştır. uğur galatasaray'ın çocuğudur.
uğur tütüneker: herkese her şey için teşekkür ederim..
dolar 10 tl de olsa inadına erdoğan
-
bu vatanın tek karışından hain planlarınızı geçirmeyeceğiz?
sanırım birileri burada kürtaj yapıyor. çünkü inadına çomarlık.
karış karış damatlara, torunlara ve yandaşlara yedirdiğiniz vatanın mı?
konyak
-
konyak, brendi, alman brendisi ya da armangac, isimleri farklı da olsa hepsinin ortak özelliği ; anamaddelerinin bir ya da iki kere damıtılmış şarap olmasıdır. yine de herbiri farklı orjine, geçmişe ve tipik üretim yöntemine sahip olduğu için aralarında farklar vardır.
konyak, sadece fransa'da bordeaux'nun kuzeyindeki cognag şehrinin içinde ya da çevsesinde üretilir. bu alan dışında üretilen içkiler ise benzer ürünler olsa da kesinlikle ve kesinlikle gerçek konyak değildir. çünkü konyak fabrikasyon olmaktan çok hava şartlarına, toprağa vesaireye de bağlı bir içkidir. ülkemizde mesela kanyak denir alternatifine. cognag bölgesinde deniz yakın, sıcaklık ideal ve toprak üzümleri en iyi şekilde üretilebilicek şekilde tebeşirlidir. dolayısıyla bu üzümler dünyadaki en iyi brendinin içine girmek için mükemmel bir altyapıyı oluşturur. yeri gelmişken belirtmekte yarar var ki her konyak aynı zamanda bir brendidir ancak her brendi aynı zamanda bir konyak değildir.
tarihsel olarak baktığımızda ise konyağı sanılanın aksine fransızlara değil hollandalılara, şansa ve ingilizlere borçluyuz. 1638lerde onlar tarafından kullanılan yöntemlerin fransızlar tarafından tekrar gözden geçirilmesiyle konyak bugünkü halini aldı.
üretim tekniklerine gelince, aoc ( appellation d'origine controllee, 1938' den beri yasal üretim bölgesi) olan konyak üretimi için çok katı kanunlar bulundurmakta ve üretimi için sadece folle blanche, ugni blanc ve colombard denilen üzümlerin kullanılmasına izin verilmektedir. şarap üretilirken şeker karıştırmak kesinlikle yasaktır ve bu üzümler charentaise yöntemiyle (yapay preslerle) sıkılır. damıtımı sadece kasım ve mart sonunda ve sadece tipik bakır imbiklerle 2 kere yapılır. viski de olduğu gibi baş ve kuyruk, yani damıtımda elde edilen ilk ve son alkol kalbinden (göbek-ortadan alınan alkol) ayrılır ve sadece alkolün 'kalbi' kullanılır. yapımında kullanılan fıçıların bile limousin ya da tronçais gibi özel bölgelerden getirildiği konyak 270-450 ltrelik fıçılarda yıllandırılır. işte konyağın asıl rengi ve aroması da bu fıçılardan geçer. yıllandırma en az iki yıl yapılır, en iyi konyaklar ise onlarca yıl dinlendirilebilirler.en fazla 60 yıl yıllandırılabilinen konyak eğer bu fıçılarda daha fazla tutulursa ahşaptan konyağa çok fazla aroma geçer ve bu da içkiyi öldürür. bu dinlendirilmeler sonucu oluşan buharlaşma ise her yıl neredeyse 20 milyon şişeye eşdeğerdir. buna da '' angel's share'' yani meleklerin payı denir.
son olarak konyak şişeleri üzerinde yazan kısaltmalar değinmek gerekirse bu kısaltmalar konyağın yıllandırılmasıyla alakalı olarak bize değeri ve içimiyle alakalı ipuçları sunmaktadır. bunlar:
vs (very special): en az 2,5 yıl yıllandırılmış
vo ve vsop ( very old ve very superior old pale): açık renkli ve eski en az 4,5 yıl yıllandırılmış.
xo (extra old): en az 6,5 yıl yıllandırılmış konyaklardır.
kaliteli konyakların yaşları, tüm bu minimum yıllandırma yaşlarının çok çok üstünde olmakla beraber her firma yüksek kalitesini devamlı olarak garanti eder. fine denilen konyak ise sadece %100ü belli bir bölgeden gelen konyaklara denir.
ve en son son olarak ünlü konyak üreticilerinden camusnün şirket başkanı jean-paul camus'nün şu sözleriyle konyak konusunu noktalamak istiyorum: mükemmel bir konyak yapmak zor değildir. bunun için tek ihtiyacınız büyükbüyükbaba, büyükbaba ve babanızın hayatını bu amaca adamış olmasıdır.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
+ sigara içiyor musunuz?
- içmiyorum.
+hah bu da çok iyi. genel müdürümüz sigara içen elaman istemiyor
-neden ki?
+işte bağımlılık olarak görüyor bunu, zayıflık olarak görüyor. bir de çok molalı çalışıyorlar tabi.
-ben de günde en az beş kere çişe çıkarım.
+(...)
-en az bir kere de sıçarım.
+(...)
-ama tabii nereden bilecek ki sayın genel müdür bunları.
+(...)
-sigara içmiyorum demiştim, siz de çok güzel demiştiniz. oradan devam edelim konu bulanmasın.
21 mart 2021 vakıflara devredilen taşınmazlar
-
göz göre göre işgal ediliyoruz ve halkımızın yarısına bunu anlatamıyoruz. nasıl bir çaresizliktir bu?
ailenin komik kısa mesajları
starbucks çalışanlarındaki değişim
-
- asgari ücretli bir kişinin yaptığı kahveyi beğenmiyorum.
- bana kahve yapacak olan kişinin maaşı ve okuduğu kitap sayısı 3000 olmalı. yoksa moka içerken o keyfi alamıyorum.
(bkz: bilemiyorum altan)
star wars lotr harry potter twilight görmemiş kişi
-
star wars ve lotr'u, twilight gibi bir şeyle aynı cümle içinde görüp kahrolan kişiden hallicedir.