ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çeşme'de turizmin dibe vurması
-
gidenin dübürünü volkan krateri gibi tüttürüp şehir dışına doğru 'yandım allah' diye koşturdukları için olabilir mi acaba?
sokak röportajındaki yeşil tişörtlü kişinin amacı
-
bir insanın ne derece şerefsiz ve haysiyetsiz olduğunu göstermek olabilir. 20 liralık tuşlu telefonu ve hattı var diye bir insan fakir olamazmış. ne diyebilirsinki bu şeref yoksununa...
melih ecertaş'ın thy yönetim kuruluna atanması
iota
-
iota diğer kripto paralardan farklı olarak blockchain teknolojisi yerine tangle’ı kullanır. tangle, blokchainden farklı olarak birbirine zincirlerle bağlı olan bloklar yerine dag(yönlendirilmiş döngüsüz çizge) teknolojisini kullanır. tangle tıpkı blockchain gibi eşler arası dağıtılmış defter işlevi görürken, işlemlerin gerçekleşmesi için madencilere ihtiyaç duymaz. bir işlem yapmak isteyen ağdaki her katılımcının, geçmişteki iki işlemi onaylaması istenir. bu nedenle, ıota herhangi bir blockchain‘den daha merkezsizdir. bu da aslında bitcoin‘in herhangi bir merkeze sahip olmama felsefesine rağmen işlemleri madencilerin inisiyatifine bırakma sorununa bir çözüm olarak ortaya çıkmıştır. bu sayede her kullanıcı ıota platformunda söz sahibi olur ve merkezsiz platform hayaline bir adım daha yaklaşılır.
(bkz: internet of things)
iota’yı farklı kılan özellikler
- madencisi yoktur.
- işlem ücreti yoktur
- işlem sayısı arttıkça daha da güvenli hale geliyor ve işlemler hızlanıyor
- internete bağlı olmadan da işlemler gerçekleşebiliyor
- alabileceğiniz borsa için tıklayın *
ibb'nin piknik alanında tüpü bile yasaklaması
-
çok güzel yapmışlar, elleri dert görmesin dediğim hadise
türkiye'nin en kötü araba kullanılan şehri
-
başlıkta her entryde farklı şehirden bahsedilmesinden de anlaşılabileceği gibi memleketin geneli sığır.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
yas 13-14 kozyatagindan maddi imkansizliklar neticesinde yakacik semtine tasinmisiz. ben 7 yil okudugum okulumu degistirmem zaten surda bir bucuk yil sonra bitiyor otobusle gider gelirim diyerek evdekileri ikna etmisim. o sene orta ikinci sinifa gidiyorum ve sabahciyim. hergun zifiri karanlikta uyanir hazirlanir bir gun oncesinden aldigim ogrenci biletimi sabah kullanir okula giderim oglen eve donerken de iki tane bilet alirim. tabi maddi imkansizliklar gun geliyor birakin benim cebimdeki bilet parasini eve ekmek almaya dahi anca yetiyor. bu durumda evden yol parasi isteyemiyorum ve o gun sadece dunden aldigim bir adet okula gidis biletim var. annem sorarsa komsulardan isterim anna merak etme derim diye dusunuyorum. okula gidiyorum kimseden para istemiyorum, cikinca komsulara da ugramiyorum ve basliyorum kozyatagindan yurumeye. o zaman ptt hastanesi simdilerde fsm hastanesini geciyor bostanci sapagina variyorum. seyyar biletciden borc istesem mi diyorum ama hemen yok olmaz oyle sey diyerek vazgeciyorum. altintepe ye yaklasiyorum ve bir motor kurye duruyor yanimda. hayrola nereye gidiyorsun diye soruyor eve cevabini veriyorum. nerede evin diyor, uzakta yakacik diye cevap vetiyorum. hic de korkmuyorum kim bilir o zamanlar simdilerde oldugu gibi kotulukler yaygin olmasa gerek hadi gulsuyu koprusune kadar birakayim diyor ve kabul ediyorum. kafamda kask yok simsiki sariliyorum kuryeye ve klasorumu de aramiza sabitliyorum dusmesin diye. bir an sag bacagimda bir sicaklik hissediyorum. inince bakarim diyor kendimi motorsikletin arabalarin arasindan gecisine kaptiriyorum. gulsuyu koprusunde iniyorum bacagim hala yaniyor bakiyorum ki pacam egzosa yapismis olmali bir yanik bacagim da kizarik. eve gidince krem biseyler surerim diyerek yurumeye devam ediyorum. esenkent, dikimevi, soganlik derken yakaciga vardigimda saat bese geliyordu. annem nerde oldugumu sordu. okuldan sonra ders calistik biraz da top oynadik dedim. ayagimi gosterdim anne suraya biseyler surelim topa vurunca ayagim yandi dedim.
orta iki ve orta son sinifa kadar pacamdaki yanik izini gordukce aklima gelirdi o gun. meger o yanik pantolon pacasinda degil kalbimdeymis ki hala unutamadim.
19 nisan 2023 kılıçdaroğlu alevi tweet'i
-
başlık, (bkz: 19 nisan 2023 kılıçdaroğlu alevi tweet'i) olacaktı, ama ne sikime yaradığını anlamadığım sansür sebebiyle sol frame’e düşmüyor.
arkadaşlar, geri mi zekalısınız! her islami terimi sansürleyerek nereye varmaya çalışıyorsunuz.
neyse gelelim sadede:
kılıçdaroğlu’nun alevi olduğunu söylediği, gençlere kimliklerimizi seçemeyiz ama ahlaklı olmayı seçebiliriz dediği, ülkeyi can yakan ayrımcılık tartışmalarından tek bir oyla çekip çıkarabileceğini, birleşe birleşe kazanacağımızın altını çizdiği çok önemli bir açıklama.
buradan.
28 eylül 2021 içişleri bakanlığı taksi genelgesi
-
caydırıcılığı olmayan genelge.
taksi yolcuyu kabul etmeyecek bu durum tespit edilecek, sonra taksiciye yolcuyu alması söylenecek ancak ve ancak taksi şöförü almamakta ısrar ederse yasal işlem yapılacak.
günlük hayatta uygulaması şöyle olur tüm taksiciler aynen istemediği yolcuyu almamaya devam eder, arada bir yolcu çok merkezi ve polis'e kolay ulaşabileceği bir yerdeyse şikayet eder, taksici yolcuyu alır, kameralara bizde ekmek parası için uğraşıyoruz napalım günlük yevmiyem zor çıkıyor diye ajitasyon röportaj verir, baktılar polis çok sık durdurup zorla yolcu bildiriyor arkadan taksiciler lobisi polisi bağlar kontrolleri azaltın der olur biter.
caydırıcılık böyle yapılmaz, taksici yolcuyu almadı mı, taaak 7 gün bağla arabayı, bir daha mı almadı taaak 30 gün daha, 3. de tamamen trafikten men et bak bakalım bir daha almamazlık yapabiliyorlarmı...
taksi plakası sahibinin ne suçu var derseniz(ki bu sistemde en büyük suçlu onlar ama neyse...) o da yolcu kabul etmeyen şöförü çalıştırmaya ısrarla devam etmesin...
edit : imla