ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yapıldığında iq'yu 50 puan düşüren şeyler
van persie için ağlayan çocuğu sevindiriyoruz
-
ulan şurda acımızdan ölsek kimse çıkarıp 5 kuruş para vermez. ağlasın lan ne olacak. sanki anasını babasını elinden almışız. kralex gittiğinde koskocaman halimle oturup ağlayacaktım az kaldı. ben deseydim beni gönderin ilk maçını izleyeyim diye etmediğiniz laf kalmazdı.
saçma sapan bir kampanya.
volkan konak
-
iki sene önce.
cerrahpaşa'ya yatıyorum.
teşhis kötü, tanı kötü..
cerrahpaşa geceleri karanlık, ıssız. aylarca yatıyorum, duvara görünmez çentikler atarak. on adım sayıyorum odamda, ayağa kalkabilsem on adım atarım odadan çıkmak için. ayağa kalkabilsem, şu pencereyi olsun açabilsem, yıldızları görebilsem... oysa odam çamaşırhaneye bakıyor, biliyorum.
gece ıssız, gece uğursuz gibi sessiz. telefonuma bir mesaj düşüyor, tanrı'nın tesadüfler yoluyla benimle eğlendiğini düşünüyorum. deliler gibi ağlıyorum sonra, sonra gülmeye başlıyorum halime.
"volkan konak- cerrahpaşa şarkısını xx kontöre cebine indir" diyen bir spam telefona düşen. inanır mısınız indiriyorum sittin kontöre, zil sesi yapıyorum. " cerrahpaşa'ya koydum canımın yarısını " diyecek kimsem olmadığı için o vakit, anamdan başka, daha bir ağlatıyor şarkı...
orada öyle ince, öyle derinden anladım ki ben bu adamı. acısını acıma karıştırıp öyle bir ağladım ki, kimseler duymadan öyle feryatlar çıktı ki ağzımdan.
şimdi her halta inat ayaktayım, şükür. cerrahpaşa'da değil, evimdeyim ama.. öyle bir anladım, öyle bir sevdim, öyle bir acısına ortak oldum, öyle bir ağladım ki bu adamla. işte bu yüzden tüm sikko anketlerde, ne zaman kim sorsa "en sevdiğin sanatçı kim?" diye, hep volkan konak derim. içten, yürekten söylerim, öyledir.
az evvel cerrahpaşa'yı söyledi yine.
öyle güzel söyledi ki...
biz o kadar fakirdik ki
-
biz o kadar fakirdikti mahallemizde gokkusagı bile siyah beyaz cıkardı
dünyanın gelmiş geçmiş en güzel gözlü kadını
-
tabiki afgan kızı'nın gözleridir. gerisi fotoşoplu, makyajlı ekran barbisidir.
yemekleri en kötü olan yöre
-
türkiye'ye lezzet keşfine çıkan yabancı bir şefin programı vardı. tüm türkiye'yi dolaştı ve her yörede yediği her şeye amazing diyordu, tarhana çorbasına bile. ta ki karadeniz'e gelene kadar. adam karadeniz yemekleri için kibarca pek damak tadıma uymuyor demekle yetindi. söyleyeceklerim bu kadar.
koreli küçük kızın yağmurla tanışması
-
türkiyeli kızın yağmurla tanışmasıyla yakından uzaktan alakası yoktur.
türk bebek olsa, annesi astronot kıyafeti giydirir öyle çıkarırdı.
zengin kariyerli kaslı yakışıklı erkek
-
ne var be ne var
yaran whatsapp grup isimleri
-
(bkz: gıybetlimiss)
photoshop gazeteciliği
-
efendim artık türkiye'de gazeteciliğin bokunun çıktığının resmidir bu. buyrun önce size bir crespo'nun resmini göstereyim.
http://img209.imageshack.us/…mg209/338/gerek7dr.jpg
şööyle bir bakınız, çok fazla kurcalamayınız dikkat etmeyiniz. şimdi efenim buyrun size bir de fotospor'un yaptığı bomba haberi göstereyim:
http://img92.imageshack.us/…92/6391/yalan2sz7xb.jpg
şimdi efenim önce crespo'nun yanındaki hilekar diye adledilebilecek kişiye dikkatinizi çekerim o da kim? crespo'nun yanında chelsea'li yaşlıca bir bayan taraftar vardı sanki az önce? ha yetmedi. üstüne crespo'nun elindeki fener formasına dikkatini çekerim. o da nesi? sanki crespo'nun elindeki kalem ters duruyor, nasıl imzalayacak fener formasını o kalemle? ama bir şekilde başarmış crespo helal olsun. aaa o da ne crespo bir tshirt giyiyordu hem de chelsea armalı. a a o da nesi chelsea arması yok olmuş birden bire. ha bir de burası arjantin kampıydı di mi?
fotospor de get burdan, ordan bana bir çay koy da gel.