ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mansur yavaş'ı 3 ay içinde siyaseten bitireceğim
-
sen kendin bittin haberin yok
2000 yılını hayal eden 19. yüzyıl çizimleri
-
19. yüzyılda yaşayan fransız çizerin 2000'li yıllara dair hayali tatlı bir tebessüm oluşturmuştur.
kaynak: http://publicdomainreview.org/…year-2000-1899-1910/
ilgili çizimler;
http://hizliresim.com/57dkrz
http://hizliresim.com/oaozn4
http://hizliresim.com/kbog3q
http://hizliresim.com/6pjkyl
http://hizliresim.com/21jkve
http://hizliresim.com/lab4d0
http://hizliresim.com/57dkp5
http://hizliresim.com/y50lnn
http://hizliresim.com/ykgl5k
http://hizliresim.com/zk9v13
http://hizliresim.com/pkloed
http://hizliresim.com/57dkod
http://hizliresim.com/v5jlgm
http://hizliresim.com/bdb2lg
http://hizliresim.com/z50vmo
http://hizliresim.com/a3zdo7
http://hizliresim.com/j3y249
http://hizliresim.com/v5jlem
http://hizliresim.com/9om54o
http://hizliresim.com/xkpov0
http://hizliresim.com/4rakgp
bülent serttaş'ın oryantal didem'e bakmaması
-
mantıklı harekettir. böyle dansöz mü olur amk.
en dumur laf atmalar
-
- ne kadar güzel bir çocuk bu hanımefendi. sizin mi acaba?
- evet. saolun...
- malzemesini versem bana da yapar mısınız?
- ?????...
seni seviyorum deme eşiği
-
oğuz atay bunun hakkında mükemmel bir tespit yapmıştır tutunamayanlarda:
'' ilk çekingenlikler ne kadar tatlıdır. oysa insan, bu beceriksizlikleri bir an önce yenmeye çalışır. bütün gücüyle büyüyü bozmak, buzları kırmak için uğraşır.
...''
hayata dair gülümseten detaylar
-
debe entry'sini (bkz: #123265009) görünce epey şaşırdım.
ilaç represantı (ama elitlik de vurgulanıyor, bugünküler gibi pis kaka değil) doktor babayla kanka. neden acaba? hatta söylenene göre babanın bir sürü represant kankası var.
bu represant babayı ve anneyi o kadar çok seviyor ki(!) ta ingiltere'den çocuğuna eşşek kadar oyuncak getiriyor.
ama nedense yıllar sonra bu “kanka” respresant olayı bile hatırlamıyor. e yapması gerekmiş yapmış, muhtemelen de patronu yaptırtmış işte diye düşünülmüyor da neymiş, çocuk mutlu etmek bu kadar kolaymış.
yahu ben amerika'dan airpods isteyene bile getirirken eriniyorum bu adam kendine/çocuğuna değil sana getirmiş. kolay mı olmuştur gerçekten? valizin yarısını kaplamış oyuncak ama şehzademiz çocuk sevindirmek bu kadar kolay işte diyor.
ve bu entry debe'ye giriyor. arkadaşlar yolsuzluğu beyaz yaka yapınca cici mi oluyor?
ilaç endüstrisini bilmesek bu represant-doktor arkadaşlığına da inanacağız. o kadar iyi arkadaşlar. tanısan sen de seversin...
annie oakley
-
1860-1926 arasında yaşamış amerikalı keskin nişancı ve gösteri atıcısı abla. atıcılıktaki mahareti sayesinde buffalo bill vahşi batı şovunda kendisine yer bulmuş ve amerika'nın ilk bayan süperstar'ı olmuştur. en baba numaralarından biri de bir iskambil kağıdını 30 metreden tüfekle havada düşürmeden ardarda vurup delik deşik edebilmek imiş. bazı başarılı atışları buffalo bill'in thomas edison ile olan kankalığı vesilesiyle filme de alınmış.
hindistan'da düzenlenen vücut geliştirme yarışması
-
ülkede nasıl bir tersoluk varsa azıcık adele yapanları dereceye sokuyorlar.
aydemir akbaş'ı göndersek 3. olur amk.
hakimin beyin cerrahını hukuksuzca alıkoyması
-
bu hakimler de kendini iyice bir şey zannetmeye başladı.
sizin borunuz sıradan vatandaşa ötüyor. o doktorun abisi akp ilçe başkanı olsa haritadan yer beğenecektin kendine.
doksanları en iyi ifade eden otomobil
-
çocuk gözümle hayatımda görmediğim otomobillerin yer aldığı listedir. hadi toyota corolla neyse, mercedes 190 da eh tamam diyelim de ötekiler nedir allasen. ferrari koymuş lan adam listeye. doksanlarda çocuk olan adamın ferrari'yi görme ihtimali nedir memlekette de bu araba doksanları ifade edebilir gözünü seveyim birader.
doksanları ifade etmesi için iz bırakacak iz iz. "doksanlar" ve "araba" kavramını yan yana koyunca direkt gözünde canlanacak. 2014 yılında o arabayı gördüğünde "ahh doksanlar" diyip aklına o yıllar gelecek. anca televizyonda (belki zenginlerin takıldığı yerlerin önünde kırk yılda bir tane, belki de mustafa sandal'ın klibinde) gördüğüm araba ne iz bırakacak ulan? üfff der, yalanır geçerim, ama doksanlara dair iz miz bırakmaz. a takımı'nın kullandığı siyah gmc minibüsü de koyalım o zaman? kara şimşeği de koyalım?
doksanlarda çocukluk, ergenlik ve gençliğin başını geçirmiş bir adam olarak benim için doksanlar dendi mi iz bırakmış tek araba farları açılıp kapanabilen mazda 323'tür.
daha da olmadı fiat tempra'dır.
edit: ulan kendi arabamızı yazmamışım. renault 21 concorde'dur. hala kullanıyorum, hala canavar gibi.
şampiyon kokoreç'in efsanevi yemeksepeti ayarları
-
şampiyon kokoreç'in mecidiyeköy şubesinin yemeksepeti'nde gelen olumsuz yorumlara verdiği inanılmaz samimi ve bir o kadar da efsanevi ayarlardır.
örnek:
müşteri: hayatımda yediğim en kotu kokorectı bı daha asla.
şk: birincisi, hayatınızda yediğiniz en kötü kokoreç olmasının sebebini yazmamışsınız. ikincisi, gerekli kontrolleri yaptığımızda gördük ki, siparişiniz normal sürenin de altında ulaştırılmış sizlere. buna rağmen hızımıza da en düşük puanı vermişsiniz. aynı zamanda bu siparişten hemen 2 gün sonra tekrar sipariş verip tekrardan ürünler hızlı ulaşmasına rağmen 2-2-2 şeklinde paunlama yapmışsınız. sebep olarak da kokoreçin domatesli olmasını göstermişsiniz. ama domatessiz olsun diye not bile yazmamışsınız.
-----------
sayın müşterimiz; "kokoreçine güvenmeyen domatesle sunar" gibi bir özlü söz yazmışsınız fakat şampiyon kokoreç'in bütün şubelerinin kokoreçi domates ve biber ile pişirerek sunduğunu bilmiyorsunuz muhtemelen. bu, kokoreçimize güvenmediğimiz değil, bizim tarzımızın bu olduğunu gösterir. ki, hemen her kokoreççi de bu şekilde yapar. sadece ege bölgesinde, özellikle izmir'de kokoreç yalnızca kimyon ile sunulur. ayrıca bu bizden ilk siparişiniz değil. domates istemediğinizi belirtebilirdiniz.
-------------
çok daha fazlası için: http://istanbul.yemeksepeti.com/…&categoryname=4574
(bkz: domates istemediğinizi belirtebilirdiniz)