hesabın var mı? giriş yap

  • köleleştirilen bireyin baskılara ve faşizme karşı olan duruşunu pencere ferforjelerini cezaevi penceresiyle simgesellestirerek kurtuluşunu dinamik bir süreç icerisinde imgelemek isteyen bir özgür kadının otantik müzik vurgusuyla burdayiz biz dercesine yakarışiylariyla var olma çabası.
    şaka lan şaka, delirmiş.

  • liseden bi kız arkadaşım var, yıllardır duruyor arkadaş listemde ama tek bir kelam etmedik. bugün bi baktım şort atlet bi fotoğrafını koymuş oraya, kucağında da çocuğu. lan dedim amma bozulmuş ya kız, erkek gibi olmuş amk. yüzünü hatırlayamadım zaten, sonra biraz daha dikkat ettim, kocasıymış lan resimdeki. nerden bulduysa o karı suratlı herifi.

  • onun tokadından çok karşısındaki kadın belediye başkanının tepkisizliği sinir bozucu olmuş

    tepki versene hanımefendi!

    edit : bu başlık bu adam ekranlara veda edene kadar gündemde kalmalı

    bu bizim tanık olduğumuz hareketi, kim bilir daha neler var tanık olmadıklarımız

    edit 2 : olay kamuoyuna yansıdığı için özür diliyorum demiş

    özür dileme istifa et bayım!!

  • "epikürist" bakış açısının temelinde yatan ilkelerden biri olan "ölçülü olmak"la bağlantılı bir eylemdir.

    eğer insanın amacının bireysel mutluluk olduğunu ele alırsak, bunu ancak isteklerinin elde edilmesiyle gerçekleştirilebileceğini anlayabiliriz. ancak insanlar sürekli "haz"ları peşinde koşan varlıklardır. istekleri asla bitmez. oysa bu sınırsız istekler karşısında eldeki kaynak oldukça sınırlıdır. bu durumda mutluluğa ulaşmak da imkansızlaşır. eğer insan bu durumun farkına varır, hazlarını kontrol eder, ölçülü davranır ve beklentilerini azaltıp yaşamını ona göre düzenlerse mutluluğu elde edebilir.

    teoride açık olmasına rağmen , pratikte bireylerin beklentilerini azaltmaktan çok artırma eğiliminde olduğu görülmektedir.

  • sevmek senede üç bölüm izlicem diye bütün yıl sherlock holmes'u beklemek gibidir.

    olm adamlar resmen sevmenin en doğru tanımını yaptılar

  • piyasada 100 kadar ürün ve hizmet, 100 kadar da para var. yani bir parayla bir ürün alabiliyorsunuz, sonra devlet basıyor parayı; işçiye, memura, fakire, fukaraya dağıtıyor, iş adamlarına veriyor; para 200 oluyor ne var ki ekonominin gerçel büyüklüğü artmıyor hala 100 ürün var. insanların eline bi sürü para geçince tüketime yöneliyorlar, tüketiyor da tüketiyorlar; 200 kadar ürün ve hizmet satın alabileceklerini düşünüyorlar ama piyasada o kadar yok. öyle olunca ürün talebi artıyor, arz sabit kalıyor; satıcı da salak değil ya elindeki tüm ürünü 2 katı fiyatına satabilecekken zam yapmamazlık yapmıyor. fiyatlar yükselmeye başlıyor, bu yükseliş birim para yarı değerine düşene kadar devam ediyor enflasyon yükselmiş oluyor, muhalefete propaganda malzemesi çıkıyor, imf rapor istiyor falan. aslında yeni bir şey olmuyor, defalarca izlediğimiz şeyler tekrarlanıyor.

  • inanılır gibi değil. 1 yıl çalışarak felipe melo alabiliyorlar.

    debe editi: ekşi sözlük'te günde ortalama kaç adet entry giriliyor? bilen varsa yeşillendirebilir mi? istatistikler fasilitesi eskiden ne güzeldi, şimdi bakmak bile istemiyorum.

    bu arada günlerden cumartesi, hava güneşli, burayı okumak yerine dışarı çıkıp iki arkadaşınla buluşsana dostum :)