ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
game of thrones
-
konseye bak konseye. 23 nisan konseyi gibi amk. elim ayağım titriyor bu ne ya izlediğimiz gerçek mi. hedef ben miyim lan!
zabıtaların starbucks'a türk bayrağı asması
-
tam bir işsiz bakkal bokunu tartar olayıdır. ne oldu, tatmin olduk mu?
ordaki alkışlayanların da zeka yaşının en fazla 5 olduğunu tahmin etmek zor değil. madem çok milliyetçisin, madem böyle olaylara tepki gösterilmesi hoşuna gidiyor ve çok duyarlısın orada ne işin var? çeşme suyu+kahve tozuna neden 10 küsür lira veriyorsun?
madem tepki göstereceksin, git başka bi yerde iç kahveni... ama yok, hem armut gibi oturur, hem şakşaklarlar... dedik ya işte zeka yaşı meselesi...
bu arada 7-8 sene önce kebapçı dışında düzgün lokanta olmayan adana merkez'de starbucks açıldığını da öğrenmiş oldum, zaten adana'nın tek eksiği de oydu.
1 aralık 2021 melih gökçek cnnturk yayını
-
normalde ortaya çıkan yolsuzluklarından dolayı kodeste olması gereken adam twitter'da trolluk yapıp canlı yayınlara çıkıyor.
ülkeden nefret etmek için daha iyi bı sebep olamaz.
pringles
-
şu fani hayattaki en büyük lüksüm. bi de nutella var işte.
bi de bir tespitim var bununla ilgili. bir insan aldığı pringles ın yarısını kendisi yiyebiliyorsa düzenli bir hayatı vardır. az bi kısmını paylaşarak kurtuluyorsa çok saygılı arkadaşları vardır. ama eğer tamamını kendisi yiyebiliyorsa, o insan yalnızdır dostlarım. çok yalnızdır.
beşiktaş
-
doğma büyüme ankaralıyım. istanbul'a yerleşeli beş yıl bitti geçen hafta. daha eve elektrik bağlatmadan gittim kombine aldım. işten güçten sezonda 2-3 maça gidebilsem bile stad yıkılana kadar da her sezon aldım. inönü'den hatıra kalan kombine kolduğum da evin balkonunda duruyor hala. beşiktaş dergisine de aboneyim, hem de iki tane. kart1903 de almıştım, arada kulüpten arıyorlar, saat al havlu al kahve fincanı al ıvır al diye, hiçbirini geri çevirmedim.
yirmi yıllık iki üye onaylı üyelik formumu kulübe vereli aylar yıllar geçti, hala bir dönüş yok ama. neyi beklettiklerini bir söyleseler de; kendimi bildim bileli hayatımın bir parçası olan bu kulübe niye üye olamadığımı, benim sevdamın kimin keyfiyetine bağlı kaldığını öğrensem.
başka sözüm yok hakim bey.
çocukken astronot olmak isteyen kız
-
kızım değilmiş. yaş yedi.
-baba uzaya gitmeye ne gerek var ki? dünya zaten uzayda. biz de aslında uzaylıyız zaten.
+hö? evet.
ülkesi için erasmus hakkından feragat eden öğrenci
-
kral iki yıl sonraki dışişleri mülakatına hazırlanıyor. türk bayraklı profil falan. çakal.
about time
-
tam kararinda bir film. ne romantikligi fazla, ne duygu somurusu, ne fantastikligi, ne gorselligi, ne muzikleri, ne hikayesi. aile iliskileri guzeldi, ama baba-ogul iliskisi cok daha bir guzel geldi bana. bence anna karenina'dan sonraki roluyle domhnall gleeson bu sakin ve ask arayan tipleme icin sahane bir secim olmus. iki filmi birbiri ardina izledeyseniz eminim ne demek istedigimi anlarsiniz.
eski gunlerdeki gibi hediyelik kaset dolduruyor olsaydik, bu filmin muzikleri ortaligi yikar gecerdi yalniz; onu soylemeden edemeyecegim.
karşı cinse dönüşülse yapılacak ilk şey
-
halı saha maçı yapmak. bu kadar insanın bir bildiği olmalı.
msn hatıraları
-
"bu kadar sık titreşim yollayamazsınız"
35 yaş üstü insanlar sözlüğe yazmasın kampanyası
-
daha yazar olali 3 gun olan bir ergenin sizlamalari. okullar tatil olunca bu cocuklari da bilgisayara verip kurtulmaya calisiyor anne babalari.. sunlarin eline tablet vermeyin sokaga birakin diye kac kere soyleyecegiz!