hesabın var mı? giriş yap

  • bir çeşit yaşarken ölmek...
    bazen öyle şeyler yaşanır ki, en çok istediğiniz, yıllardır hayalini kurduğunuz şey gerçekleşirken bakmışsınız içinizde heyecan yok. yaşadıklarınızın, hayalinizle alakası olmasa bile kokusu, pusu size öyle bir sinmiş ki, sizi bir şekilde öldürmüş. eskiden düşüncesi bile heyecanlandırırken, birkaç gün sonra içinde olacağınız hayal su gibi üstünüzden akıyor. içinize geçmiyor, hücrelerinize işlemiyor.

  • the parable of the blind leading the blind adlı tablosunda çubuklarla birbirine tutunmuş yürüyen altı tane körün hikayesini anlatır.

    en önde yürüyen ve diğerlerine liderlik yapan kör çukura düşmüştür, arkasından gelen kör onun üstüne düşmek üzeredir, düşüşü kaçınılmazdır. üçüncü sıradaki körümüz düşmeye başlamıştır, sopası kontrolsüzdür, vücudu öne eğilmiştir, yüzündeki ifade neye uğradığını anlamak üzere fakat hala tam anlayamamış birinin ifadesidir. dördüncü kör kardeşimiz önden giden arkadaşlarında bir halleşme, bir tepişme olduğunu anlamıştır.. ve fakat kör olduğundan kelli ne olduğunu çıkaramamıştır. bir bilse o sırada en öndeki arkadaşı yerde tepetaklak olmuş yatıyor ve hatta birazdan muhtemelen kendisi de onun yanına aynı şekil serilecek, öyle ağzını açıp bakar mıydı acaba havalara.. beşinci körümüz* sadece önündeki arkadaşının tedirginliğinden dolayı duruma kıllanmış, hatta hala tam kıllanamamış yürümektedir. en arkadaki altıncı kör ise her şeyden tamamen bihaber, barış ve sükunet içinde yoluna devam etmektedir.

    bu resim, manyak bir resimdir. brueghel her bir körün yüz ifadesini tamamlayıcı bir kompozisyon içinde resmetmiştir. çok sevdiği çapraz tual kullanımı bu resme çok yakışmıştır. fonda görülen, ve aslında bir çok kopyada tam olarak görülemeyen 'bir köyün sıradan yaşantısı' ayrıntıları, orijinal resimdeki ışığın güzelliği, farkedilmesi gereken ayrıntılardır.

    http://www.backtoclassics.com/…dleadingtheblind.jpg

    not: kör, köre liderlik yapabilir mi? birlikte çukura düşmezler mi?

  • evrimin ahlâkî mekanizması yoktur da ondan. siz doğayı size anlatılan masallar gibi toz pembe mi zannediyorsunuz? ayrıca evrim kimseyi elemez bu konuda anlaşalım önce. evrimin mekanizmalari vardır bu mekanizmalar sonucu doğa popülasyonları eler. ayrıca evrim tek bir canlı üzerinden değil popülasyonlar üzerinden ele alınır.

    evrim kısaca popülasyon frekansının değişmesidir. başlıkta anlatılmaya çalışan mekanizma muhtemelen doğal seçilim. evrimin sadece doğal seçilim mekanizması da yoktur bunun dışında genetik sürüklenme, mutasyonlar, adaptasyon vs. gibi mekanizmaları da bulunur.

    bahsedilen konuyu şöyle ele alalım. bir canlımız var bu canlımız x olsun. güzel bir populasyonda yaşıyor bu canlımız ve habitatı her şeye elverişli. bu canlımız diğer türlerine nazaran tecavüz eden diğer türdaşlarini öldüren bir canlı. bu canlı eğer kurtlar gibi sürü halinde yaşayan bir türe ait canlıysa muhtemelen diğer türdaşlari içinde üstünlük kuracaktır ve öne geçecektir. çünkü av için rekabet ederken diğer arkadaşını öldüren bu canlıya seri katil diyebilir miyiz? ya da çoğalmak genetiğin aktarmak için bir dişiye tecavüz etmesi bu canlıyı tecavüzcü mü kılar? işte bu gibi ahlâkî kavramlar ve kurallar yalnızca insan medeniyeti için geçerli. insanın ve atalarının yaşadığı evrimleştiği ve hatta akrabalarının da yaşadığı o yıllarda bu gibi kavramlar yoktu. dolayısıyla yine bir eleme söz konusu olamaz.

    tecavüz ve öldürme kavramları zaten yalnızca insan türüne ait kavramlar değil bunu bu yazıda çokça belirtmeye çalıştım.

    ancak şöyle bir şey var. bu tecavüzcüler ve seri katilleri diğer canlılardan farklı kılan bir gen olabilir mi bu muamma? bu konuda yapılmış bir çalışma yok ya da ben göremedim. hatta bu tecavüz ve öldürme geni bize atalarımızdan miras kalan bir şey olabilir mi burası da muamma?

    doğa muazzam bir karmaşa ve ölüm kalım mücadelesi içinde devam ediyor...

    not: eksikler ve hatalarım varsa özelden belirtebilirsiniz veya tartışabiliriz.

    edit:

    tecavüz davranışları ile ilgili birkaç ekleme yapmak isterim gelen mesajlar doğrultusunda.

    dipnot: eklediğim bazı görüntüler hassas içerik olabilir +18 olarak belirteyim. her ne kadar hayvan da olsa söz konusu davranış tecavüz. izlemek istemeyenler olabilir diye peşinen söyleyeyim. ancak bilimsel gözle bakmak isterseniz bakabilirsiniz.

    https://en.m.wikipedia.org/…ogical_theories_of_rape

    mating patterns and reproductive strategies in a community of wild chimpanzees (pan troglodytes schweinfurthii)

    evrim ağacı fb. / bazı tecavüz görüntüleri

    ördekler ve toplu tecavüz örneği

  • yurtdışı ile ilgili bir anı anlatıldığında kendisine hava atıldığını zannedip komplekse giren insancıklar.

  • tetriste iyimserlerin cok sık dustugu stratejik bir hatadir.
    risk almaktir, onerilmez.

    acikta kalan bosluklari buyuk bir cubugun
    kapatacigini dusunup cubuk beklemek
    buyuk olasilikla oyunu kaybettirir.

    onun yerine bosluk sineye cekilmeli
    ve gelecek hamleler dogru oynanmaya calisilmalidir.

    ayrica bosluk icin cubuk bekleyenlerde
    gercek hayatta da bir takim mental rahatsizliklar olusur.

    misal trafikte ilerliyorsunuzdur.
    araclar kirmizi isiga dogru sagli sollu bosluklari doldururlar.
    ancak sol seritte en az 3-4 araclik bir bosluk kalir.
    cok tetris oynayan bunye bu durumdan
    korkunc rahatsiz olur ve dua etmeye baslar
    allaam nolur otobus gelsin o boslugu doldursun.
    sonra mucize gerceklesir.
    sol seritten upuzun bir otobus gelir boslugu doldurur.
    hayatta da bonus kazanilmis olur.

  • şu okulu caltech'le princeton'la falan karşılaştıran kişi tamamen kötü niyetlidir. princeton'ın 2012 itibariyle gelirleri yaklaşık 17 milyar dolar, caltech'in ise 1.75 milyar dolardır. princeton 1746'da, caltech 1891'de kurulmuştur. fakir bir ülkede devlet eliyle 1956 yılında kurulup bu noktaya gelebilen, dünya çapındaki çeşitli listelerde sürekli yükselmekte olan bir üniversiteyi aşağılamaya kalkışmak ise kötü kalplilikten başka bir şey değildir.

    kendisiyle benzer geçmişe sahip ve fakir bir ülkeden bu noktaya gelebilmiş okulları karşılaştırın lütfen, ki doğrudüzgün bulamayacaksınız. rica ediyorum şuradaki times higher education'ın "reputation" bakımından ilk 100 sıralaması sizin için dünya üniversitesi olmak için ne kadar geçerlidir bilmiyorum, zira anladığım kadarıyla 17 milyar geliri olan okullarla bir tutulması gerekiyor bu okulun. ama bir bakın bulunduğu listedeki diğer ülkelere ve okullara ve bu okulların tarihlerine. ama işte kötü niyetlisiniz, ne desek, ne açıklasak boş.

    http://www.timeshighereducation.co.uk/…/range/51-60

  • euro bölgesi olunca böyle oluyor işte. bizde a haber spikerleri bile mutlu değil; kuzey kore depresifligi hakim. başkan erdoğan zart dedi, başkan erdoğan zurt dedi.

  • bende aldım bu sabun tozunu yaptım teslim ettim paramida aldım.baslarda parasını herkes aldı. millete iyice yayıldı. kalabalık üzerine yapılan sikayatlere gelen polis memuru arkadaşlar bile onlarca kutu sabun tozu alıp gittiler :d
    ponzi sistemi olduğu çok belliydi ama ilkten girenin kazanacagi malumdu. bende tek iş tek kazanç diyip çıktım haliyle. en son bayram öncesi bir tanıdığım 100.000tl değerinde mal aldığını söyledi. ve bu ürünleri yapmak için 1 hafta çalışmayacagini bu sabunları ailecek yapacaklarini söyledi. sonra bunun patlayacagini hata yaptığını soyledim ama yok ben paramı kaptirmam gibi şark kurnazi laflar etti. umarım parasını alabilir. gotede girebilir.

  • sil bunu. senden önce yaparlar. benim bile kafama yattı bu iş. şu anda maliyet hesabı yapıyorum.