hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • özellikle çocuklarının gönül ilişkileri konusunda gösterdikleri realist tepkiler öküzlük boyutuna ulaşabilmektedir. hemen farklı iki babadan iki örnek verelim;

    oğlunun kep törenine gelmiş anne, baba kendisinin bir alt sınıftaki kız arkadaşıyla konuşmaktadır.

    anne: ay ne güzel bak ahmet, inşallah ayşe'nin de kep törenine geliriz seneye.
    baba: ohooo o zamana kaç ayşe gelir geçer.
    kız arkadaş : errör
    oğlan: utanç

    bu da başka bir aileden geliyor;

    baba: ee kesin ayrılmışlar mı artık? nolmuş o amerikalıyla?
    anne: evet, bitirdim diyor.
    baba: iyi yapmış, ona göre değildi zaten. üzülmesin hiç. en azından ingilizcesini ilerletti.

  • cop karistiricilik, cop toplayiciligin yaninda magazalardaki tarihi henuz bitmis, defolu, zarar gormus, eski model urunleri veya artiklari toplayicilik anlaminda da kullaniyor. "birinin copu digerinin hazinesi olur." mantigiyla genellikle avrupa ve abd'de yapilir. adamlar o kadar sistematik calisiyor ki olasi risklerden korunmak ve tam fayda saglanmasi icin adim adim "nasil dumpster diving yapilir?(ingilizce)" yazisi bile yapmislar:
    https://www.wikihow.com/dumpster-dive

  • valdivia depremi, 1960 yılında şili'de meydana gelmiş devasa depremlerin (7.0'dan büyük toplam 8 deprem) en büyüğüdür. 1960 yılında şili'deki felaketlere kronolojik olarak kısaca bakacak olursak : *

    - 21 mayıs'ta sabah 6.02'de concepción depremlerinden ilki meydana geliyor. 35 saniye süren 8.1 yada 8.3 mw büyüklüğündeki deprem, concepción'un üçte birini yıkıyor. şili'nin güneyi ile telekominikasyon bağlantısı kopuyor.

    - 22 mayıs sabah 6.30'da ikinci concepción depremi oluyor. 7.1 mw büyüklüğündeki depremin 2 dakika sonrasında 6.8'lik bir artçısı daha oluyor.

    - gene 22 mayıs'ta 14.56'da 7.8 mw'lik üçüncü concepción depremi oluyor. bu üç deprem büyük valdivia depreminin öncü şokları olarak sayılıyorlar. (concepción ile valdivia arası 333 km imiş)

    - üçüncü concepción depreminden sadece 15 dakika sonra 15.11'de dünya tarihinin en büyük depremi olan valdivia depremi meydana geliyor. 11 yada 13 dakika süren 9.5 mw büyüklüğündeki deprem 400bin km² (yani türkiye'nin yaklaşık yarısı kadar) büyüklüğündeki bir alanda hissediliyor. depremin yarattığı tsunami depremden 1 saat sonra şili kıyılarını vuruyor. 25 metreye varan dalgalar şili kıyılarını yıkıyor. tsunami, hawaii, japonya, avusturalya, yeni zellanda, çin gibi ülkeleri de vuruyor. depremden sonra şehrin elektrik ve su altyapıları tamamen iflas ediyor. valdivia çevresinde 21 mayıs'tan beri olan aşırı yağmurlara rağmen, şehir içme suyu sıkıntısı çekiyor. ayrıca (bkz: #32151533)'de bahsedildiği gibi 20. yüzyıldaki depremlerin %25'i bu büyük depremin tetiklediği depremler olmuş.

    - 24 mayıs'ta depremler yetmezmiş gibi cordón caulle isimli volkanik dağı da harekete geçmiş.

    - 6 haziran'da 7.8 mw'lik bir deprem daha oluyor.

    - 20 haziran'da 7.0 mw'lik bir deprem meydana geliyor.

    - 1 kasım'da 7.4 mw'lık bir deprem oluyor.

    - 2 aralık'ta 7.3 mw'lik bir deprem oluyor.

    - ayrıca şili'nin hemen kuzeyinde yer alan peru'da da 1960 ocak'ta 7.5 ve 7.1 mw'lik 2 deprem, kasım ayında ise 7.6 mw büyüklüğünde bir deprem daha olmuş.

    https://en.wikipedia.org/…/1960_valdivia_earthquake

  • --- spoiler ---

    uçakta giderken hem beni hem yanımdaki teyzeyi koltuklarımızı tekmelemek suretiyle rahatsız eden ve adının rafael olduğunu öğrendiğim velede "yeter ama artık!" diye çıkıştım. yolculuk boyunca çocuğunu uyarmak zahmetine bile girmeyen pişkin adam bana "çocuk bu hanımefendi, bağlamamızı mı bekliyorsunuz?" diye karşılık verdi. ben daha elimi belime koyup ağzımı açamadan yanımda oturan teyze cevabı patlattı: "bak hele oğlum, sen daha gavur karına ağırlığını koyup evladına türk ismi koyamamışsın, şimdi de çocuğuna söz geçiremiyorsun da bize mi dilin yetiyor? o çocuk büyüyünce senin gibi olacaksa bağla evladım çocuğunu şimdiden, bağla elbet!" ben bu dobra yurdum insanını çok seviyorum çok!

    --- spoiler ---

  • bizim bölümden alpaslan ve bahadır adlı iki arkadaşın 2-3 sene evvelinde lineer cebir dersinde yaşadıklarınıda geçtiğimiz günlerde daha yeni duydum.

    bu iki eleman küçük bir sınıfta yapılan derste canları sıkılınca "hangimiz daha uzun süre bacaklarımız sıranın üstünde durabilecek" yarışması yapmaya karar veriyorlar. hoca tabi bunları farkedince çıldırıyor ve;
    hoca - siz ikiniz...çıkın dışarı!
    b & a bu çağrıyı üzerine alınmıyor
    hoca - size dedim! o ayaklarınızı indirip çıkın!
    bahadır - yürü alpaslan yürü, bize ders mi yok!
    alpaslan - heee sanki ne..

  • yeni tayin olduğu alayı denetleyen albay, nizamiyedeki bankın başında nöbet tutan iki eri görüp “neden orada nöbet tuttuklarını” sormuş.
    “bilmiyoruz komutanım, eski komutanımızın emri ile sürekli bu banka nöbet yazılır” diye cevap vermiş askerler.
    merakını yenemeyen albay bir önceki alay komutanını telefonla aramış ve sormuş, “valla bilemiyorum” demiş eski komutan, “epey önceden konulmuş bu nöbet geleneğini biz de devam ettirdik.”
    ısrarla üç komutan geriye giderek bu nöbeti ilk koyan 80 yaşındaki emekli general’e ulaşılmış.
    “affedersiniz efendim, ben sizin 30 yıl önce başında olduğunuz alayın yeni komutanıyım” diye kendini tanıtmış albay, “nizamiyedeki bir bahçe bankının başında iki tane nöbetçi buldum. bu nöbeti ilk siz koydurmuşsunuz. bu bankın özelliği hakkında bilgi lütfeder misiniz?”
    emekli general “nasıl olur?” demiş, “boyası hâlâ kurumamış mı?”

  • latife hanim dedigin kadin senin turkce olarak kuramadigin su cumleyi 6 ayri dilde kurabiliyor.
    onu bulmus olabilir mi ha amin feryadi seni?