ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yerli otomobilin prototipinin kamuflajlı görüntüsü
-
kamuflajin ne icin oldugu sizi de dusundurebilir.
(bkz: cadillac bls)
•••••••••••••••••••••••••••••••
edit: yav uğraşmayayım demiştim ama "bok atmayın" "gelin destekleyelim" diyenleri görünce dayanamadım.
bu yerli! otomobilimiz.
bu ise cadillac bls.
bu muazzam yerli otomobilin içi.
bu da cadillac bls'nin içi.
şimdi hayırlı olsun...
kamuflaj şart tabii..
bonus: yerli aracı erkenden almak isteyenler var ise kamuflajsız halini satıyorlar. bu kıyağımı da unutmayın köftehorlar.
suud zindanlarında tutulan türk akademisyen
-
şeriat'ın kestiği parmak acımaz. suudi makamları suçlu diyorsa vardır bir bildikleri. ayrıca kendisi şeriatı çok iyi anlamış bir insan taciz suçunun cezası da belli
koç burcu erkeği
-
iç sesimizin en çok tekrarladıkları:
- ben süperim
- hiçbir şey bilmiyor
- ben söylemiştim
- cahil
- kara cahil
- yemezler
- sen kimle dans ediyosun
- nasıl oluyor da insanlar bu kadar basit birşeyin farkına varamıyorlar
- ya ben yine süperim
kör baykuş
-
matruşka gibi kendi içinde açılan, açıldıkça çeşitlenerek yine kendi üstüne kapanan sadık hidayet romanı.
başlangıçta poe öykülerini andırır biçimde esrarengiz tasvirlerin gerisinde kafkaesk bir tekinsizliğin pusuda beklediğini görüyoruz. düş ve gerçek adeta patolojik bir beynin süzgecinden geçerek belirsiz bir çizgide yan yana geliyorlar. başından geçenleri anlatan başkarakter sınırlı çevresinde benzerlerini icat ederek şiddeti, rüyaların dilini, kör sokakları, travmatik maziyi, bir tür femme fatale'i anıştıran karısını, babasını ve amcasını, bir hurdacıyı, koyunları boğazlayan bir kasabı anlatarak aslında kendi yaşamını dile getiriyor. her bir kahraman aslında onun çeşitli bedenlerde zuhur eden yansımaları haline geliyor.
bulantı ve bunalımın dile gelişi sartre'ı, absürt dünya görüşü camus'yü, tekinsizliğe olan merakı poe'yu, belirsizliğin dili kafka'yı, psikolojik atıflar zweig'ı anımsatırken, ataların inançlarına yapılan bilinçli vurgular freud'u, özellikle de totem ve tabu'yu akla getiriyor.
son olarak kör baykuş'u lynch'in tekinsiz anlatılarıyla (özellikle de lost highway) mukayese etmek ilginç olurdu. hidayet'in hayal gücü, edebi yönelimleri ve tasvir gücü böyle bir mukayeseyi zaruri kılıyor gibi görünüyor. şahsen çok etkilendim.
tüm dünyada aynı anda elektriklerin gitmesi
-
tüm dünyanın pencereye çıkıp "acaba öbür gezegende de kesildi mi" diye bakmasıyla devam eder.
şirin payzın
-
"ahmet beye sormak istiyorum ama öncesinde ayşe hanımım fikrini de öğrenmek gerek,buyrun kamil bey" türünde bir sunum anlayışı vardır.
kenan imirzalıoğlu'na benzeyen baklavacı
-
kenan karaman'a benziyor amk
suriyelileri geri göndermemiz mümkün değil
-
kimse siginmaciyi geri gonderin istemiyor. ama siginmaciysa, devlet olarak kontrolunu yap, kamplarda tut, yemek ver, saglik hizmeti sun, hijyen kosullarini sagla vs.
peki sen ne yapiyorsun devlet olarak?
daha sayilarini dahi bilmiyorsun,
sokaklarda dilenmelerine gozyumuyorsun,
universitelere sinavsiz alinmalarini garanti ediyorsun,
sigortasiz calistirilarak somurulmelerine gozyumuyorsun... vs.
sana devlet denmez, mafyalasmis sistemin ortagi denir.