ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
anıtkabir'in sabaha kadar ziyarete açık olması
-
az önce gittim muhteşem bir insan seli genci,yaşlısı,çocuğu,bebeği herkes orada..insan, o kadar insanı bir arada atatürk'ün huzurunda görünce umutlanıyor,bu millet daha bitmemiş ulan diye bağırasım var...
eğer ankarada yaşıyorsanız mutlaka bu gece ziyaret edin..
a.kılıçdaroğlu'nun kaçak sudan hapis cezası alması
merve nin doğum günü parti si klibi
sözlükçülerin ocak 2015 maaşları
-
tam 42tl. koskoca 42tl. ee onbaşı olmak kolay değil neticede
motorinin benzinden daha pahalı olması
-
arz-talep dengesinden kaynaklıdır ve avrupa genelinde durum böyledir.
ham petrolü işlediğinizde belli miktarda benzin ve belli miktarda dizel elde edersiniz.
son 20 yılda dizel motor teknolojisindeki gelişmeler sebebiyle hem ülkemizde hem dünyada insanlar dizel arabalara yöneldi. bunun sonucunda türkiye'de ve avrupa genelinde dizel yakıt tüketimi arttı, benzin tüketimi azaldı. iş o noktaya geldi ki, türkiye'deki ve avrupa'daki rafineriler ülkenin dizel ihtiyacına göre çalışacak olsa benzin fazlasını ne yapacaklarını düşünür oldu.
özetle ülkemiz ve avrupa'nın geneli, dizel yakıt ihtiyacının bir bölümünü ithalatla karşılıyor ve benzin ihraç ediyor. kıt olan malın fiyatı, daha hızlı ve daha fazla artıyor.
mansur yavaş'ın çalışanlara sakal yasağı getirmesi
-
doğru kararın ötesinde pratiktir. işid sakalıyla gezecek diye duman zehirlenmesinden ölen itfaiye personeli rezilliktir. oksijen maskesi takması gereken bir meslek alanında çalışan adam sakal, geniş bıyık vb. bırakmamalıdır.
konya ssk hastanesi hasta sırası
-
yıllar önce konya'da saray çarşısı'nın oradaki akbank'ta sıra bekliyordum. bankada inanılmaz bir kuyruk vardı. müthiş sıcak bir yaz günüydü. bankada klima çalışmıyordu, leş gibiydi ortalık. en az 4-5 vezne olmasına rağmen, 1 veya 2'si aktifti. işin en çileden çıkartıcı tarafı ise, şubede mevcut q-matik denen sistem kurulu olmasına rağmen, banka yönetimi niyeyse sistemi çalıştırmıyordu. herkes ayakta, kıç kıça bu kuyruğu bekliyorduk. artık sabredemediğim ve önümdeki ihtiyarın epey zorlandığını anladığım bir an, "ne biçim iş bu, şu q-matiği bari çalıştırın, neden bütün vezneler çalışmıyor" minvalinden söylenmeye sesimi yükseltmeye başladım. anında bütün yüzler, tüm içerideki insanlar, hepsi birer mirket refleksiyle bana döndü. gişe memuru vızırdanırken, "yok mu senin müdürün?!?" dedim, hay huy falan bir tartışmadır sürerken ve bu mirket konya insanları yüzüme bön bön bakıp hiç bir söylemde bulunmazken:
sırada arkamda bulunan bir karabıyıklı 35-40 yaş adamı "ne var birader? bi sen mi sıra bekliyon? bak hepimiz bekliyoruz, ne gonuşup duruyon??" diyerek bana çıkıştı. bu gücetapan kardeşimize dönüp "birader soyadın sabancı mı?" diye sordum. "yııoo" diye karşılık verdi. "lan o zaman asdaicaaewadazxc!!!!!" şeklinde çıkışmaya başlamıştım ki, önümdeki ihtiyar kolumu tuttu, "diklenme, dik dur. hoo diyecen altını kürüyüverecen" nasihatlarine girişti ve ben de bu kalabalıkta hak aramanın manasızlığını gördüm...
işte o insanların beklediği sıradır. anlayamazsınız.
sibel keloğlan
-
bir katilin karısıdır. kocasını savunduğu için onun da katilden aşağı kalır yanı yoktur.
(bkz: ibrahim keloğlan)
soldaki katil, sağdaki katil karısı
çocuk istiyorlarmış da olmamış da ondan sinirlenmiş de ibrahim.
ömrünüzce üreyemeyin inşallah.
yumurtalıkların kurusun sibel.
yılan hikayesi'nden akılda kalanlar
-
ne zaman erkan diye birisiyle tanışsam içimden ilk geçen "yılanın soyu erkaaan" demek oluyor. evet en aklımda kalan bu cümle.
konuya değil imlaya takılan sülükler
-
noktalama işaretlerinden sonra boşluk bırak, it.
ekşi itiraf
-
yakın zamanda babam vefat etti.cenaze oldu,akrabalar geldi ,yasinler, dualar okundu,akrabalar gitti.
artık üzerinden zaman geçti yani. normal hayatımıza dönme zamanı geldi. yada dönmüşüz gibi yapma zamanı.
neyse benim de aklıma geldi, artık babamın facebookunu kapatmam gerektiğini düşündüm.
şifresini bildiğim için kolayca halledicektim. adresi şifreyi girdim.
mesaj kutusunda 6 mesaj vardı. baktım.
"allah rahmet eylesin abi" veya "abicim seni hiç unutmicaz" tarzı mesajlar vardı ve bunların hepsi 40-50
yaşında insanlardan gelmiş.
hayatımda böyle trajikomik bi olay daha görmedim. bilgisayarın karşısında dondum kaldım salak gibi.