hesabın var mı? giriş yap

  • ulan bilmem kaç senedir şu dizinin ekmeğini yiyorsunuz. bilmem kaçıncı tekrar olmasına rağmen hala prime timeda gösteriyorsunuz.

    bir kere de yeni bir şey katın bari dizinin sevenini onurlandırın.

    hiç yabancı dizi izlemiyor musunuz?

    koyuyorlar oyuncuları, yapımcıları, senaristi, kostümcüyü filan sırayla aynı yönetmen koltuğuna; sırayla dizi hakkında konuşuyorlar. arka planla ilgili değişik şeyler anlatıyorlar.

    çeksene şöyle bir güzellik, bu kadar seveni diziyle ilgili bir şeyler öğrensin, mutlu olsun.

  • son yıllarda beşiktaşımıza gelen en efektif futbolcu olduğu yetmezmiş gibi tam bir karakter abidesi de olan topçumuzdur. seneye tolga'nın durumu ne olur bilinmez ama eğer kalırsa kaptanlık bandını da kendisine takmamız lazım. ayrıca bildiği diller sayesinde takımda en fazla futbolcuyla anlaşıp iletişim kurabilen oyuncu da mario gomezdir muhtemelen. ana dili almanca olan almancılarımız ve vatandaşı beck malum zaten, geri kalan yabancılarımızdan kanadalı-arjantinli-brezilyalı-portekizli-ispanyol olanlarla da zaten ikinci dili olan ispanyolca ve advance ingilizcesiyle (maç sonu röportajlarını inigilizce veriyor zaten) çok rahat iletişim kuruyordur. geriye bir tek mustafa pektemek falan kalıyor, onla da muhatap olmasın zaten, ne gerek var, pektemek gitsin almanca öğrensin peşinde gezsin gomez'in.

  • sırf takımının zaferi uğruna her maç işini yapan, etliye sütlüye karışmadan topunu oynayan adamdır. öyle ki, maç boyu gelen topu yılmadan uzaklaştırır, yerinde müdahale etmeye çalışır. hücumdaki takım arkadaşları hata yaptığında "olsun beyler bravo" diyerek motive etmesini de bilir, kendisi hata yaptığında efendi efendi özür dilemesini de. havadan top gelir aslanlar gibi çıkar vurur kafasını, savaşçıdır. topa girmekten çekinmez, dosta güven rakiplere korku verir. hiçbir zaman spot ışıklarının altında olmasa da motivasyonu tamdır, yılmaz, yıldırmaz. adeta captain america gibi destek olur takımına. savunmacıların övülmemesini çoktan kabullenmiştir, ama o sorun etmez, underrated olmak kendisi için bir yaşam tarzıdır artık. pepe misali çıkardığı maçtan sonra "ayağınıza sağlık beyler" der, efendi efendi çekilir köşesine. evinde annesi veya eşi, maçı soran ilk kadın kişisi tarafından "kaç gol attın" sorusuna maruz bırakılır. "hiç" der, "ama ben savunmadaydım". karşı taraftan genellikle "hmm .s olsun" cevabını alır, anlatamaz derdini. "fm'de olsa 9.7 ile oynardım" diyemez, anlamaz karşısındaki onu. ama o çoktan kaderiyle yüzleşmiş, olgun bir insandır.

  • dokuzdan dördü çıkaramayan itü mezunu inşaat mühendisinin yaptığı evlerde oturmak

    edit : inşaat mühendisleri ve itü mezunlarından bolca hakaret içerikli mesaj aldım genellikle yanlış anlamış olamaz mı minvalinde. inşallah oturduğunuz evlerde, geçtiğiniz köprülerde statik - mukavemet hesaplarını yanlış anlamamışlardır sayın inşaat mühendisleri.

  • memleketteki evlilik kurumunun kısa özeti ve - kanımca - bir çok boşanmanın görünmeyen sebebi.

  • sivil hayatında mandanın bokundan bile daha önemsiz görüldüklerinden, burada erkekçilik oynamışlar. 1 sene sonra o işkence ettikleri çocuk gibi birinin önünde süklüm püklüm iş isteyecek veya işinin görülmesi için yalvaracak. eminim ki bundan öte gidemeyecek zavallılar topluluğu.

  • akli başında olan erkektir. küçük yaşlardan beri boks yapıyorum defalarca maça çıktım ülke çapında madalya aldım, sırf antrenmanlarda kafama yediğim yumruğun sayısını bilmem, yumruktan darbeden kavgadan korkacak insan değilim ama ben sokakta kavga etmekten korkarım, burasi türkiye arkadaşlar uyanın. çevreniz kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insanlarla dolu. en ufak tartışmalar, trafikteki dalaşmalar ölümle sonuçlanabiliyor, adam yirmi lira için arkadaşını bıçaklıyor, ne baktın kavgasına insanlar birbirinin gözünü oyuyor. herkeste silah, herkeste bıçak var kimden ne çıkacağı bilinmiyor. bu kadar kendini bilmezin olduğu yerde siz siz olun uzak durun, alttan almak, arkanızı dönüp gitmek size bir şey kaybettirmez.

  • bu epey bilindik bi hikayedir aslında:
    adam gece radyoda istek programını arayıp m.f.ö'den "mustafa" isimli şarkıyı ister,dj "valla ben böyle bir m.f.ö şarkısı hatırlamıyorum ama arşivleri bi araştıriym" diyip gider,tabi bir süre arayıp bulamadıktan sonra adama geri dönüp "malesef bulamadık bu şarkıyı biraz mırıldanır mısınız nasıl bir şeydi?" der ve adam bombayı patlatır:
    "mustafaa yağmur var istanbul'da..."

  • (biri tanışma heveslisi, diğeri işbirlikçisi olmak üzere iki kişi konuşmaktadır, hedef konuşmaları duyabilecek şekilde konuşlanmıştır)

    1- yok abi o değil diyorum..
    2- o ya.. baksana kaş, göz. aynı. kesin eminim o.
    1- ya hayır o daha uzun boyluydu sanki

    (bu noktada dişi kişi kıllanır, bir iki bakış atar ama pek aldırış etmez)

    2- ya her iddiasına varım o. gidip sorucam.

    (2 dişinin yanına gider)

    2- ya afedersin. sen şu starın güzellik yarışmasında 2. olan kız değil misin?
    dişi- (kızarır, utanır, şımarır) hihi..yok hayır, benzettiniz sanırım..(smileyler havada uçuşur)
    2- evet, düşündüm de sen daha güzelsin zaten (ve akabinde akşam yemeği)

    [başarı yüzdesi : %86.25]