ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gheorghe hagi
-
futbol sabunsa hagi sakir di.
dexter'dan akılda kalanlar
-
bana kalırsa tüm zamanların en gerilim dolu sahnelerinden biri olanşu sahne.
ahmet ercan'ın hocam yerine bilgem deyin önerisi
-
insanların şu "hocam" hitabıyla alıp veremediklerini hiçbir zaman çözemeyeceğim. altlık-üstlük kaygısı gütmeyen, karşıdakine gereken saygıyı veren müthiş bir hitaptır. bilgem ne lan? yok allah diyelim anasını satayım.
çöp bulamayınca çöpü elinde taşıyan insanlar
-
dünyayı temizlemeye kendi kapısının önünden başlayandır.
(bkz: herkes kendi kapısının önünü süpürse)
edit: cevem'in uktesiydi.
karadenizliyim yerine kuzeyliyim demek
-
-nerelisiniz?
-kuzeyliyim
-adınız neydi?
-temel eriksen
robert kolej
-
"kıskananlar çatlasın", "kedi uzanamadığı ciğere mundar der" gibi kalıp sözlerle savunulan okulmuş.
eh be kardeşim, her vatan evladı da master degree yapıp müdür olmak zorunda çünkü. kimse şef, memur falan olamaz.
her önüne gelen en doktor, en mühendis, en kimyager, en rafine zevkli, en bi orwell okuyanından... garsonluğu, taksiciliği yapmak için orta dünyadan seçme orklar getirdiler hep.
tamam "okulum" kisvesi altında bok sürdürmeyeceksiniz bu eğitim yuvasına, sürdürmeyin de. gerçekten de türkiye'deki en iyi lise kabul.
ama kardeşim uzanılabilen ciğer mevzuuna gelince benim tepem atıyor.
bizim çükümüz ancak "x anadolu lisesine" erişebildi. ne süper ingilizce öğrendik, ne özel odalarda fotoğraf banyosu yaptırabildik, ne de orwell romanları okuyup birey olma fikri üzerine yoğunlaşabildik. ne yapalım ölelim mi?
ben p&g, eczacıbaşı vs. gibi holdingleri geç, öküzoğlu şirketler grubunda bile kafadan sümük muamelesi görüyorum. (mütemadiyen demiyorum bak ilk izlenim olarak) neden? çünkü ege üniversitesi ve anadolu lisesi mezunu bir ciğere ulaşamayan kediyim.
sen cv'nde ışıl ışıl parlayan "rober kolej" etiketiyle istediğin insan kaynakları müdürüne artistik taslarken benim kendimi ne kadar geliştirmiş olabileceğim konusunda hiç bir meraka düşmüyor bazen işveren. neden? çünkü eziğim ben, bi kolej bile okumamışım nerden bilebilirim 1984'ü falan?
kıskanıyorum, çatlıyorum da neden bi düşündün mü? asla geri getirelemeyecek lise yıllarını yaşadık herhalde hepimiz. (ya da halen yaşamakta olanlar vardır bilemiyorum.) ben internet bağlantısını internet kafede, fotoğraf tabını mahalle şipşakçısında gördüm (sanma ki duygu sömürüsü, türkiye oolum burası.) belli bir yaşa kadar olabilecek en iyi imkanları zorladık durduk.
liseyi hatta üniversiteyi bitirdikten sonra geliştiremeyiz kendimizi değil mi?
bir de isteyen girerdi, benim ailem evini sattı geyiği var. tamam yaa bizimkiler satmadı evini, gitti kebapçı açtı, oldu mu? kaç bu okulun kontenjanı allasen? 2 milyon civarındaysa bastırsın herkes 150 milyarı biz de alalım bu muhteşem eğitimden...
anladık şahane eğitim, ilim irfan yuvası, tamamdır. lakin gaza gelip "çatlayın ulan süper bi lisede okudum ben" demek neyin nesi?
aynı gemideyiz ya uyanın biraz. okul bireyselliği abartmış anlaşılan. zira mezunları;
"ben şahane okudum da yaşıtlarım ne bok yedi acaba?"
"burası benim ülkem, herkesin benim gibi bir eğitim almaya hakkı var aslında"
diye düşüneceğine bir davul çalıp göbek atmadıkları kalıyor
"nası taktık ama ortaöğretimde size" diye.
ben en azından benimki kadar bile ingilizce eğitimi alamamış allahın cezası(!) düz liselerde okuyan ezik (!) arkadaşlarıma çevirilerinde falan yardım ediyorum.
yanlarında ingilizceyi aslında çok da bilmiyormuş gibi yapıyorum.
zira ortaokula girilen yaş 11-12, bu sağlıklı karar verip "şu okula gireceğim" denilebilecek bir yaş değil. ama robert kolejliler 5 yaşından itibaren taş taşımış kolej parası biriktirmiş, sonra da en bi bilinçli tavırlarıyla onlarca okul içinden roberti seçmiş gibi bunu bir başarı hikayesi olarak sunmuşlar bile.
ailen bir şekilde harcamalarından kısmış ya da kısmamış göndermiş. göndermese haberin bile olmazdı varlığından 11 yaşında...
kıskandık çatladık, okulunuz da çok mundar....
30 mayıs 2021 can dündar açıklamaları
-
yahu bu "can dündar devlet sırlarını ortaya çıkardı" denilen mevzu, can dündar'ın haberinden tam 6 ay önce hollanda parlamentosunda görüşülmüştü.
kaynak
ya bu insanlar nasıl dünyadan bu kadar bihaber, mantık muhakeme yürütmekten aciz olurlar cidden anlamıyorum.
ulan bu nasıl devlet sırrı ki, bütün dünyanın dilinde, parlamentolarında gündem maddesi oluyor?
rus uçağı düşürüdükten sonra, putin uydu görüntüleri ile destekleyerek, ışid ile yapılan petrol ticaretini ortaya koyuyordu.
ne biçim sır olm bunlar? sır kelimesinin anlamını yanlış mı biliyorum yoksa?
çok iyi bir insan olduğu düşünülen ünlüler
-
barış manço
adile naşit
...iyiler erken gidiyor
eşinin canı baklava çekince iki tepsi alan kociş
-
hayattaki tek başarısı süslenmek olan bir kezbanın köpeği olmuş kociştir. arkadaki çalışanın "ne yapıyor bunlar amk" bakışı olayın vahametini anlatıyor zaten.
ha bi de hiç öyle ay avam numarası yapmayın kızlar, böyle adam bulsanız siz de atlarsınız. paralı kocayı görünce feministlik bitiyor tabii.
mizah dergilerinde icat edilen sözler
-
(bkz: montla sıç) *
merhaba ben yılmaz vural sorularınızı cevaplıyorum
-
merhaba, ben teknik direktör yılmaz vural.
binlerce kişi ile fikir alışverişinde bulunabildiğimiz sosyal ağların geniş kitlelere ulaşma konusundaki başarısına inanıyorum. bu yüzden de bana sorusu, itirazı, sitemi olan ekşi sözlük yazarları ile bir araya gelmek konusunda oldukça heyecanlıyım.
bana yönelttiğiniz tüm soruları elimden geldiğince cevaplamaya çalışacağım; yalnız cevaplara darılmaca, gücenmece yok. :) yaptığımız bu etkinliğin sizlerle aramızdaki samimiyeti artıracağını ve hakkımda merak edilenleri cevaplayabilme şansı vereceğini düşünüyorum.
kanıt
sevgiler.
edit: sevgili arkadaşlarım, kendimi anlatmanın ekşi sözlük vasıtasıyla olacağını düşündüm. çünkü türkiye'nin en önemli sosyal medya platformu burası. umarım bu amacımı gerçekleştirebilmişimdir. belki hepinize cevap veremedim ama sorular hemen hemen aynı tarzdaydı. hepinize çok teşekkür ederim.
beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz:
twitter
instagram
facebook
karşı cinste dikkat edilen ilk şey
-
bana değil, başkalarına nasıl davrandığıdır.
lokantada garsona, sokakta kediye, takside şoföre.