hesabın var mı? giriş yap

  • yıl sonu kurları üzerinden pınar süt 2017'de yaklaşık 12.5 m dolar kar ederken 2018'de 9.3 m dolar kar etmiştir.

    başka tespitim yok hakim bey.

  • komutanlar kendi aralarında tartışıyorlar. konu: biz haftada iki ya da üç karıları düzüyoruz. bu görev midir angarya mı? yarısı görevdir yarısı angaryadır diyor ve sonuçta bir yere varamıyorlar. hal böyle olunca hırs da yapmış vatandaşlar münazarayı sonlandırmak adına başkana çıkıyorlar: paşam bir maruzatımız vardır, biz işin içinden çıkamadık. yardım edin lütfen!
    buyrun diyor paşa. durumu anlatıyolar. paşa kızarıp bozarıyor ve sonunda "ben bilmem, yanlış adama sordunuz. halktan birine sormak lazım bunu, objektif bakar " diyor. kışlada halka en yakın kişi olarak paşa emirerini çağırıyor. giriyor selam verip asker. oğlum sana bişey soracağım, iyi düşün ve fikrini söyle, diyor. emredersiniz komutanım!. paşa soruyu soruyor. soru biter bitmez asker yapıştırıyor cevabı
    - görevdir komutanım
    - ama oğlum hiç düşünmedin. nasıl vardın bu fikre?
    - angarya olsa bize yaptırırdınız komutanım!

  • aristoteles'e göre insanda bulunması gereken bazı özellikler vardır ve bunları insani erdemler olarak nitelendirir.

    1 - cesaret
    gözü karalık ve korkaklığın dengelenmesidir.

    2 - cömertlik
    savurganlık ve cimriliğin dengelenmesidir.

    3 - heves
    tembellik ve açgözlülüğün dengelenmesidir.

    4 - tevazu
    övme ve aşağılamanın dengelenmesidir.

    5 - dürüstlük
    ketumluk ve gevezeliğin dengelenmesidir.

    6 - mizah anlayışı
    goygoyculuk ve somurtmanın dengelenmesidir.

    7 - arkadaşlık
    kavgacılık ve yağcılığın dengelenmesidir.

    8 - ölçülülük
    bencillik ve kendine karşı ilgisizliğin dengelenmesidir.

    9 - itidal
    duyarsızlık ve duyar kasmanın dengelenmesidir.

    10 - kontrol
    kararsızlık ve dürtüselliğin dengelenmesidir.

  • ergenlik yıllarımdan (ki hala çıkamadığım iddia edilir) bir eylem. ne zaman diş hekimine gitsem izlediğim reklamların etkisiyle muayenenin sonunda sorardım: "peki hangi diş macununu önerirsiniz? hangisini kullanmalıyım?"

    yanıt ne olurdu dersiniz dostlarım? aha söylüyorum: "farketmez". şu ana kadar bana en çok alaka gösteren diş hekiminden aldığım yorum da şuydu: "hepsi üç aşağı beş yukarı aynı, farketmez aslında... bir açıdan fırça macundan daha önemli". fırça macundan önemliyse ver misvakla sazımı düşeyim anadolu yollarına aşık gülabi gibi.

    şu duygusuzluğa bak, hepsi aynıymış, domatesleri elleye elleye seçen kadını azarlıyor sanki pazarda. lan peki ben reklamlardaki sevgiyi göremeyeceksem ne anladım dolgudan, ne anladım yirmilik çekiminden, diş taşı temizliğinden. bunu kullanmanızı öneriyorum desene, kolgeyt desene, yumurta çıkarsana ipana testi yapsana. duygusuz.

  • (bkz: sözlükte özlenen başlıklar)

    edit: ilk defa sadece bir bkz girerek bu kadar fav alıyorum..lan madem bu kadar kişi sol frame' de çıkan saçma sapan başlıklardan sıkıldı ve bu tarz bilgi başlıkları istiyor, o zaman o saçma sapan başlıklari kim açıyor ? kim o saçma sapan başlıklari gündemde tutuyor ? yönetim duy sesimizi ve sözlüğü eski günlerine döndürmek için bir şeyler yap.

  • tamamen doğal ürünler yetiştirip yiyebilmek ve bir nebze toprakla uğraşmak adına erzurum'un bir ilçesinde sahipleri tarafından boş bırakılan 200 m² büyüklüğünde bir bostan yerinde işe giriştim. ayırabileceğim zaman eşimle beraber akşam mesai sonrası 1 saat ve hafta sonları.

    tamamen deneyimsiz ve teknik bilgiden bağımsız olarak komşu bostan sahiplerinin ne yaptığına bakarak ve bazen sorarak bostanda:

    marul
    tere
    dereotu
    maydanoz ( bu şerefsiz içinde 1.000 kadar tohum olan paketten ancak 3-5 tane çimleme yaptı)
    roka ( daha yiyemeden tohuma kaçıp sap oldular vardır bir tekniği ama bilmiyoruz )
    reyhan
    soğan
    patates ( evde kızartma için soyulan patateslerin filizlenmiş kabukları kullanıldı)
    mısır
    fasulye
    kabak
    salatalık
    domates
    biber
    havuç olmak üzere çeşitli bitkileri tohum ve fide ( sadır) olarak ektim-diktim. yiyeceklerimin doğal olması adına gübre ve ilaç kullanmadım. arada çapa ve yabani ot temizliği yaptım ki bu işin en bezdirici aşaması yabani ot:)

    30 gün kadar sonra günde 2-3 marul söktüm 40 gün kadar sürdü kalanlar tohuma kaçıp sap oldu.
    taze soğanları yedik bir süre sonra kartlaştığı için kuru soğan olmaya yöneldiler.
    tere ve dereotu 15-20 gün yedik sonra tohuma kaçtılar.
    reyhanı 15 günde bir üstten biçip kurutuyoruz köke yakın daha çok budaktan gür bir şekilde yeniden çıkıyor bunu sevdim :)
    salatalık 45-50 gündür yiyoruz halada çıkıyor.
    kabak bir aydır yiyoruz hergün 3-4 tane çıkıyor taze ve dolmalık.
    mısırlar için 10-15 günümüz var yavaş yavaş taneleri doluyor.
    fasulye haftada bir kilo kadar topluyoruz toplamda 5-6 kilo topladık veo kadar daha toplarız.
    biber 5-6 kilo kadar topladık ve hala çıkıyorlar.
    domates günlük sofralık olarak koparıyoruz ve dün 15 kilo kadar topladık ve 9 kavanoz doldurduk. gidişata göre 30-40 daha yolumuz var.

    zirai ilaç ve herhangi bir hormon kullanılmadığı için gönül rahatlığı ve manavda aldığınızdan çok daha lezzetli olmasının yanı sıra kendi emeğinizin karşılığı olduğunu düşünürseniz müthiş bir keyif. yorucu iş temposundan zaman ayırabilecek ve benim gibi kendi yeri olmasa bile uğraşacak yer bulabileceklere kesinlikle tavsiye edebilirim. yetersiz geldiğiniz anlarda internete girip ilgili ürünler için yetiştirme ve sulama teknikleri öğrenilebiliyor tecrübe ise daha sonra.

    edit: takip eden hafta sonunda toplanan fasulye, biber ve domateslerle kış için 15 kavanoz daha dolduruldu. tatmak isteyen olursa karşılıksız olarak kargo bedeli de tarafımdan karşılanmak üzere mesaj atabilirsiniz.