hesabın var mı? giriş yap

  • ilk dansözümüz olarak bilinen ince belli,güzeller güzeli bayan. zeki müren, akademi yıllarında adalet pee’ye aşık olur: "çil pavyon’da barın arkasında bir kadın. nasıl siyah, hafif şehla, enfes baygın bakışlar: adalet pee. platonik bir aşktı. o gözler için o bara çok gittim." bir çok filmde de rol almıştır aynı zamanda (deniz kızı, yanık kaval,uçuruma doğru...) irak elçisisinin eşi fahrüninisa zaid'in berlin'de düzenlediği kostümlü şark partisinde adolf hitler'e göbek atmışlığı vardır. pee soyadını 14 yaşında, amcasının eşinin kardeşi olan henry pee ile evliliği sonrasında aldı. evlilik sonrasında almanya'da gece kulüplerinde dans etmiş,gönüllere girmiştir.hatta denir ki hitler'in yaveri freglayr kendisine pek düşkündür. hitler’in yaverinden çok sayıda önemli bilgi alan emine adalet pee, türkiye’nin viyana konsolosu behçet öznayi'ye almanlar'ın paris'i işgal edeceklerini söyledi. bu son derece önemli bir bilgiydi zira henüz hiç kimse almanya’nın paris’i işgal etme cüreti gösterebileceğine inanmıyordu. emine adalet pee aynı gün ankara’yı da arayarak durumu bildirdi. türk elçiliği bu ihbarı değerlendirip ihtiyatlı davrandı ve o tarihte paris’te bulunan türk vatandaşlarını durumdan haberdar ederek istedikleri takdirde güven içinde türkiye’ye dönebileceklerini söylediler.

    bir gece iki nazi subayı emine adalet pee’nin yanına gelerek hitler’in propaganda subayı ve sağ kolu goebbels’in kendisini görmek istediğini söylediler. emine adalet hanım telaşlanmış hatta korkmuştu. goebbels’in ihtişamlı malikanesine geldiklerinde çok iyi karşılandı. goebbels, pee’den almanlar için casusluk yapmasını öneriyordu. hatta amerika’ya gidip bir türk dansözü kisvesi altında amerikan istihbaratına sızmasını istedi. pee, goebbels’e bu teklifini düşüneceğini söyleyerek malikaneden ayrıldı ama hiçbir zaman almanlar için çalışmadı. 1942 yılına kadar öğrendiği her şeyi ankara’ya bildirdi. 1942 yılında bir hava saldırısında kocasını kaybedince ülkesine dönmeye karar verdi. (bu bilgi kemal özdemir'in, ‘oryantal göbek dansı adlı kitabından alıntıdır)

    ben sadece "ne hayatlar var" demek istedim. mata hari'nin kulakları çınlasın.

  • hep yakisikli erkeklerle dolu oldugundan, guzel kadinlara yer kalmamistir.

    biscolatalar, arkaya ilerleyelim, arkada yer var, kapi agzinda durmayalim...

  • öğretmen bir gün ders anlatırken aniden beni çağırdı. lan dedim nooluyo, neyse gittim kulağını yaklaştır hareketi yaptı, yaklaştırdım, dedi ki eliyle ağzını kapatarak. pipinle oynama. eliyle tamam git yaptı gittim oturdum. tenefüste geldi bütün millet, işte ne dedi sana ne söyledi falan, demiştim ki: senin parmak kaldırmana gerek yok dedi.

  • insanların içindeki derin ve kocaman yalnızlık korkusunun sonucudur. çevreye bakıldığında çoğu kişinin, birini gerçekten sevdiği için değil, yalnız kalmamak için ona katlandığı ve kahrını çektiği fark edilebilir. yalnızlığın artık çok acı verdiği insanın, başka birine tutunarak yalnızlığını gidermek istemesi, o insana bu yüzden çok bağlanması ve sonunda terk edilmesi durumunda faciayla son bulur. yalnız olmamaya alışan insan tekrar yalnız kalır ve bu dayanılmazdır..

  • "başbakan ensar'ı savundu, aile bakanı ensar'ı savundu, cumhurbaşkanı ensar'ı savundu, müsade edin de çocukları da ben savunayım"

    kemal kılıçdaroğlu

  • --- spoiler ---
    tek olumsuz yönü üstündeki hindistan cevizleri yerken biraz dökülebiliyor.
    --- spoiler ---

    illa bir yerden not kıracak.

    ne yapsınlar kardeş, hindistan cevizlerini tek tek japonla mı yapıştırsınlar yani?
    kibar kibar yersen dökülmezler.

    editanım: gerçek bir dh yazarına mahsustur.