hesabın var mı? giriş yap

  • yavuz bingöl'ün yüzyılın trollü olma ihtimalini aklıma getirmiştir. adam belki de tayyibin güvenini kazanmak için numara yapıyordu bir iki haftadır, şimdi de trollüyor olabilir mi acep?

    fuatavni de yiğit bulut çıksa bir christopher nolan filmi içinde yaşadığımı düşünmeye başlayacağım.

  • mmuhteşem belgesel serisidir özellikle nasıl çekim yaptıklarına dair ayrıntılar da ayrı bir lezzet katmış.mesela uçan balıkların olduğu bölüm oldukça hoştu.aynı şekilde bitkiler ile ilgili bölümde kullanılan görsel olay durumu da ilginçti.sanırım ntv 50 dakika olarak gösterecekmiş belgeseli,internetten indirdiğimiz sürümler ise 59 dakika,az önce bahsettiğim nasıl çekim yaptıklarına dair görüntüler ise bu son 10 dakikalık bölümde yer almakta.sanmıyorum ancak umarım o bölümlerde yer alır.

    ayrıca ntv'den türkçe altyazısı bulunsa da wild china için de güzellik beklemekteyiz.

  • açık söyleyeyim böyle hacı hoca tayfasıyla hiç işim olmaz, hiç de sevmem. lakin bu adamı kendi içinde tutarlı buldum. en azından inandığı şeye uygun davranıyor. birkaç hafta oruç tutup sonra yemediği nane kalmayan dallamalara yeğdir.

  • ülkemizde çoğu kişinin farkında olmadığı ama hakkınızın olduğu durumdur. 3 yıl önceye kadar iptal olmuş uçuşunuz için 600 euroya kadar tazminat hakkınız var. geçenlerde bununla ilgili bir entry girdim ve farkettim ki çoğu insan cidden bilmiyor ve mesajlar yazıyor. ben de insanlar hakkını alabilsin diye bu entry'i hazırlamak istedim.

    öncelikle tazminata uygun musunuz şunlardan emin olun.
    1- uçuşa 1 hafta kala iptal olduysa,
    2- planlanan hareket saatinden en fazla iki saat önce kalkışlarına ve son varış yerlerine planlanan varış saatinden en fazla dört saat sonra ulaşmalarına olanak veren güzergah değişikliği teklif edilmediği sürece,
    3- aşırı hava muhalefeti yoksa.

    peki tazminat miktarı ne kadar?

    yurtiçi uçuşlarda 100 euro ve uçağın iptal olmasından dolayı eğer gece konaklaması gerekiyorsa thy anlaşmalı otellerinde sizi konaklatmak ve yemek vermek zorunda.

    bu arada harcadığınız her faturayı yemek/içecek havalimanında saklayın ve onları da gönderin.

    yurtdışı uçuşlarda mesafeye bağlı olarak 200 ila 600 euro arasında değişiyor.

    peki nasıl alırım tazminatı?

    öncelikle uçuşunuzu sağlayacak olan firmaya mail atıyorsunuz ve hemen ardından sivil havacılık genel müdürlüğü yolcu formu doldurarak başvurunuzu sağlıyorsunuz ortalama 10-12 günde şirket size ödemeyle ilgili dönüş yapmış oluyor.

    diğer bir seçeneğiniz ise internette flight compensation diye arattığınızda sizin için bu formları doldurup takip eden firmalar oluyor genelde başvuru ücretsiz oluyor ama %20 gibi komisyonlar alıyorlar. ben tavsiye etmiyorum çünkü çok kolay bir işlem yukardaki işlem ama size kalmış tabii ki.

  • benim oğlum henüz 8 aylıkken o çok yakın denen bir şahıstan rsv virüsü aldı. ağzı burnu aka aka geldi bebeğimi mıncıkladı sevdi. şımarıklık olmasın diye ses etmedim. nihayetinde ciğerlerine inen rsv ile günlerce hastanede kaldık. küçük yaşta rsv benzeri hastalıklar geçiren çocukların çoğunda kronik bronşiolit oluyor. şuan oğlum 4 yaşında. bizim ikisi evde ve biri arabada olmak üzere 3 tane nebulizatörümüz var. yazın tatile giderken bile yanımızda taşıyoruz. ciğerleri hırıl hırıl. ventolin taşikardi yapıyor birde ama ne yapalım mecbur kalıyoruz. çok uzun zamandır koruyucu amaçlı kortizonlu fısfıslar kullanıyoruz.

    siz her boku çok iyi biliyorsunuz. biz bilmiyoruz. onlar bizim ciğerimizin en kıymetli köşesi dokunmayın diyorsak dokunmayın. her boka muhalif olmayın ve size söyleneni yapın!

  • mustafa kemal'in pera palas'da kaldığı günlerdir. istanbul işgal altındadır. işgal kuvvetleri komutanları da pera palas'ın salonundadırlar. o sırada mustafa kemal salona iner. ingilizlerin dikkatini çekmiştir. ingilizler şef garsona bu türk subayının kim olduğunu sorarlar. garson "mustafa kemal." cevabını verir. ingilizler mustafa kemal'in çanakkale'deki ününü duymuşlardır, kendisiyle tanışmak üzere onu masalarına kahve içmeye davet etmek isterler ve bunu şef garsonun aracılığıyla ona iletirler. atatürk'ün garsona cevabı şu olur. "bizim geleneklerimize göre daveti ev sahibi yapar. onlar her ne kadar işgal kuvveti komutanları iseler de, ne de olsa misafirdirler. günün birinde gideceklerdir. bu nedenle benimle kahve içmek istiyorlarsa benim masama gelsinler..."

    şartları tekrar gözden geçirelim. istanbul işgal altındadır ve ingilizlerin o anda başkentini işgal ettikleri bir ülkenin subayına istedikleri şeyi yapabilme hakları vardır. o zamanlar henüz kurtuluş savaşı diye birşey başlamamıştır, mustafa kemal'in hayallerinden başka hiçbirşeyi yoktur. bu şartlar altında ve şartların farkında olduğu halde böylesi bir ayarı ihsan etmiştir işgal kuvvetleri subaylarına. pekçok devlet üst düzey devlet yetkilisine, diplomata, askere vs. pekçok güzel ayar verdiği olmuştur atatürk'ün ama bu anlattığım kanımca en güzel, en sade aynı zamanda en iddialı olanıdır.