ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
küçükken sadece pazarları yıkanmak
-
eskiden ne kadar pis oldugunuzu gosterir. nedendir bilinmez ama bir toren seklinde pazar gunleri anne sinirli bir sekilde eline gelen herseyi bir daha yikar, banyoya girilir, daha gunes batmadan isik acilir; ki igrenc bir duygudur, banyodan cikilir, kardesl/abla ile kavga edilir, sonra "olacak o kadar" izlenir ailecek, gulunur. ne aciklidir bunlar simdi dusununce, biraz da ic kararticidir. (bkz: anılar)
sözlük yazarlarının zenginlik kıstasları
-
çocukken ışıklı ayakkabıya sahip olanların fazlasıyla zengin olduğunu düşünürdüm.
bir gün babama ne zaman zengin oluruz dedim, yarın dedi.
inandım, yemin ederim inandım.
sabah kalkarken zengin olacağımızı düşünerek uyandım güne.
belki dedim ışıklı ayakkabım olur.
olmadı, hiç bir şey değişmemişti.
iki katlı bir evde oturuyorduk, müstakil bir ev.
evin tek erkek çocuğu olduğum için şımartılmam gerekiyordu ama durumumuz yoktu.
bende kendimi şımartmak için, alt kattaki odaya taşınıp, kendime genç odası yaptım
yalnız ne oda ama..
öyle ferrari genç odası takımı yok, somya üzerinde uyuyorum.
oyuncaklarım yok ki, somyanın altındaki mavi leğene doldurayım.
gazeteden kuponla elektrikli bir soba biriktirmiştim, yalnız çok şaşalı ha..
odun maketleri vardı, şömine havası yaratıyordu.
velhasıl uzun bir aradan sonra babama aynı soruyu tekrar sordum, baba dedim ne zaman zengin oluruz?
odama baktı, bana baktı, sobaya baktı.
kaloriferli bir evde oturursak o gün zengin oluruz dedi.
askere gidip geldim yeni bir eve taşındık, güneş enerjisi var kaloliferi var..
gittim yanına, can alıcı soruyu sordum..
baba dedim zengin olduk mu?
ev bizim olsaydı zengin olurduk dedi.
babam sanki bilge bende öğrencisiyim, sürekli beni cevapları tokatlıyordu. zaten ışıklı ayakkabıda alamamıştık.
otuzuma yaklaşırken, ev aldı babam.
inşaat halinde, onunca katta bir daire, haftada bir gün çıkıp eve bakıyoruz.
babam bakıp seviniyor, ben çıktığım merdiven basamakları nedeniyle söyleniyorum.
baba dedim zenginlik zormuş, fakirken iyiydi..
gel zaman git zaman evimize taşındık, kendi evimiz.
kendi odam, baza üzerinde uyuyorum, gençliğimin rüyası masaüstü bilgisayarım ayrıca elbiselerimi koyacağım şahsıma ait dolabım var.
baba dedim, zengin olduk mu ?
bilge vermiş cevabını ; oğlum biz zaten hep zengindik.
biz gerçek bir aileydik, hayallerimiz vardı, mutlu bir dünyamız.
her şey çok zordu, ama bir o kadar güzeldi.
baba dedim gariban edebiyatı yapma,
şimdi biz zengin miyiz değil miyiz?
ben direndim o devam ettirdi,
kendi evin olsun, zengin olursun dedi.
babamı trafik kazasında kaybettim, trafik sigortası kaza nedeniyle tazminat ödedi.
annem aldığı tazminatı bana verip kendime ev almamı istedi.
şimdi bir evim var,
ama zengin olduk mu diye sorabileceğim babam yok.
benim zenginlikten anladığım, vallahi de billahi'de beraber gülebileceğin bir ailem olmasıydı.
küçük dünyanızda mutlu olmaktı, bağlılıktı ve sevmekti en fazla.
sevgilinin ev arkadaşının sevgilisinin ev arkadaşı
-
eger sevgiliniz ile ev arkadasi iseniz bu kisi tam olarak sizsiniz. eger sevgiliniz ile ev arkadasi degilseniz bu kisi kim bilmiyorum. eger sevgiliniz yoksa ne diye boyle seyler dusunursunuz onu da bilmiyom amk.
olan biten
-
entry girerken metin kutusundan yolla butonuna geçmek sonra enter'lamak isterken elli kere tab yapıyor olmaktan mutsuz musunuz? çaresi var: ctrl+enter. bu tuş kombinasyonunu kullandığınızda erkeğiniz teknik bilginize hayran olacak size daha çok bağlanacaktır.
tabu diyalogları
-
kelime: lavabo
- 100 numara
- hela, kenef, bok cukuru, ayak yolu, kubur, hacet gorme, hacet yeri, wc.... ?
- .....
- kizlar gider?
- lavabo
öğrenci evinde yaşanabilecek en dumur olaylar
-
fırından alınan mis gibi bir ekmeğin yerinden oynatılmadan 4 ay boyunca aynı yerde kalmasıyla ekmekten bir adet kedi oluşması.. bayağı tüylü sevimli bişey haline gelmişti ekmek.. beslemek istedik ama yemedi bişey, attık sonra.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık:kız arkadaşınıza ayda kaç tl harcıyosunuz
entry1:benim ayda 150-200 en fazla
entry2:su sayacına bakıp geliyorum (qasparo)
link
sait faik abasıyanık
-
'' ne kadar kaçmak ve uzaklaşmak arzusu ile dolu isem, o kadar da bağlanmak, kalmak, bağdaş kurup oturmak istiyorum. ''
çocukluktaki küçük hayal kırıklıkları
-
okul dönüşü, sizin evden geldiğini sandiğin kizartma kokusunun başka evlerden geliyor olmasi.
carrefour'da 199 tl'ye satılan 2015 yılbaşı paketi
-
bir alkolik gavur olarak sevindiğim haber.