ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocuklarla girilen komik diyaloglar
kinder çikolatası yerine gerçek yumurta koyan baba
-
asla bir battaniye içine michelin maskotu koyan baba değildir.
efenim bilen bilir,eskiden kamyonların üzerinde süs niyetine michelin maskotları takarlardı.
amcamın kamyonundaki süs bi şekilde bizim eve geliyor.
derdimi tam anlatamasam da şöyle bir şey ;
http://2.bp.blogspot.com/…elin-lastik-adam-foto.png
ben bebekken bana göz kulak olan babam,o sırada merdiveni süpüren anneme bi şakar yapar.
sarılı olduğum battaniyenin içinden beni çıkararak michelin maskotunu güzelce yerleştirir.merdivene çıkarak "-ulan bu çocuk ne çok ağlıyo bee !" deyip maskotlu battaniyeyi merdivene doğru fırlatır.annem de ne yapsın çığlık,feryat figan...
bu ne ki amk...
sözlük yazarlarının mezar taşı yazıları
-
"edit: ulan bunu da kotulemissiniz????"
18 mart 2019 erdoğan'ın mansur yavaş açıklaması
-
bu sefer emir demiri kesmez yalnız söyliyim. ülkenin başkentine de kayyum atamak öyle diyarbakır'a atamaya da benzemez. boş atıp dolu tutmaya çalışma gibi duruyor.
ali ağaoğlu'nun bbc röportajı
-
sadece parası olan bir insanın verdiği röportajdır. ama sadece para. o kadar.
sözlükçülerin yediği tarihi ayarlar
-
sözlükçülerin herhangi bir zamanda ve herhangi bir mekanda, eşinden, dostundan, arkadaşından, sevgilisinden yediği ve bir daha da unutamadığı ayarlardır.
sözlük hep egonuzu kabartacağınız yer mi olacağıdı ?
benim hikayem bundan 10 sene öncesine tekabül ediyor. düşün işte 10 yıldır unutamadım...
daha 15-16 yaşlarındayım... işbu ayarı veren kız, tüm hayvanlardan korkuyor. kedi, köpek hadi neyse de, dur birazdan söyleyecem... ! çok samimi değiliz, birbirimize açıkçası biraz da gıcık oluyoruz.
ayrıca ortamda bir de başka bir kız var ki, yeni gelmiş (babasının tayini buraya çıkmış… olurdu öyle şeyler, sonra 2-3 yıl içinde giderlerdi. vizonteledeki gibi.), hoşlanıyorum ve bir şekilde onunla daha çok konuşmak istiyorum.
oturmuş açıkhava bir kafede muhabbet ediyoruz, o sırada 5-6 metre öteye bir kuş konuyor ve kız bu kuştan tırsıyor.
bir insanın bir kuştan korkabileceğine ilk kez orda tanık oluyorum ve
-yuh ya, diyorum, senin de korkmadığın herhangi bir hayvan türü var mı ?
-var, sen.
diye kısa ve öz bir kroşeyle işimi bitiriyor orda. masada diğer elemanlar gülemedi bile o kadar ağırdı ki. halbuki gülseler, "off" deseler "abowww" deseler belki de bu kadar koymayacak. hele de hoşlandığım kızın yarı sırıtmalı surat ifadesi yok mu dün gibi gözümün önünde halen... bak yine fena oldum.
300 yıl sonra gelen edit: bu hikayede beni nakavt eden kızın adı birgül’dü. kocası onu terketti (galiba ona da böyle ayarsız bir ayar verdi :) ). hoşlandığım kızın adı da özay. ne oldu ne etti hiçbir fikrim yok. tolstoy okuyunca böyle saçma detaylara giresim geldi. bye.
sözlük yazarlarının ingilizce seviyeleri
-
(bkz: on iki angry men)
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık : steve jobs ile nejat işler in bi alakası var mı
entry: yoksa sadece soyisim benzerliği mi?
meb'i hackleyen 10. sınıf öğrencisi
-
yalan haberdir.. o çocuk o işi yapip bitiresiye eokul zaten 10 defa hata verir.
johann wolfgang von goethe
-
''etkili olamıyorsun, herşey ruhsuz kalıyor
kendini üzme!
bataklığa düşen taş
dalgalar oluşturmaz.''