hesabın var mı? giriş yap

  • semavi dinlerin anlattığı hikayelere göre iblis, allah'ın ademi herhangi bir açıklama yapmadan yaratmasına içerleyip, ona secde etmeyerek dik duruş sergilediği için makamdan kovulmuş. makamdaki diğer melekler:

    ''aman iblisciğim, ne yapıyorsun? kendine gel'' diyerek arabuluculuk etmeye çalışsa da iblis geri dönmemiş yolundan:

    ''kardeşim, biz zaten gerekli donanıma sahip değil miyiz? bir de bizden alt kapasitede yeni bir mahluk çıkarıp ona biat etmemiz niye isteniyor?'' diye çıkışınca melekler de: ''doğru lan'' deyip allah'a ufaktan itiraz sesi yükseltirler: ''yeryüzünde kan döküp, bozgunculuk yapacak birilerini mi yaratıyorsun?'' (bakara 30.)

    allah yine açıklama yapmaz: ''siz bilmezsiniz, ben bilirim.''

    melekler sus pus...ama bu sayede ödüllerini alırlar, konumlarını korurlar.

    iblis ise bu durumu kabullenmeyen tek varlık olarak pılısını pırtısını toplayıp kendi yoluna gider. dik duruşunun bedelini, allah makamındaki ayrıcalıklı konumunu bırakarak öder. kimse de ''helal olsun be, adamın bir duruşu var. sorguluyor en azından'' deyip tebrik etmez, tam üstüne ''lanet olsun iblise, o şerefsizin önde gidenidir'' diye arkasından konuşulur.

    sorgulamanın, onurlu olup dik durmanın bedeli şeytan olmakmış meğer. dinler de bunu marifet gibi anlatıp durmuş binlerce yıldır.

  • geçtiğimiz yıl gerek ekşi sözlük yazarları, gerekse ekşi sözlük yönetimi çeşitli güzel eylemlere imza attı:

    - öncelikle yazarlar, ziyaretçiler ve sözlük yönetimi olarak van'a yardım ediyoruz kampanyası sayesinde küçük de olsa yüzlerce insanın hayatına bir katkıda bulunduk: (bkz: van'a yardim ediyoruz kampanyası/#27747710) dağıtım fotoğraflarına
    https://www.facebook.com/….426168.5862387854&type=3 linkinden ulaşabilirsiniz.

    ayrıca depremin hemen ardından akut'a yardım sözü vermiştik, bir araya gelip ihtiyaçların üzerinden geçtikten sonra bir beton kesme makinesi almaya karar verdik: (bkz: ekşi sözlük/#27674322)

    -ekşi sözlük cpu power team world community grid'e kayıtlı 28.904 takım arasında 2011 yılı sonu itibariyle üye sayısında dünyada 21. yapılan katkı açısıdan 72. oldu. takımın 1990 üyesi bugüne kadar toplam 582,845,176 puan üretti. bu puanlar kanser araştırmalarından, temiz su kaynakları yaratılmasına kadar bir çok farklı konuda katkı sağladı. takımla ilgili ayrıntılı bilgiye http://goo.gl/u5gzi linkinden ulaşabilirsiniz

    -sözlük olarak uluslararası engelsiz film festivaline sponsor olduk, bununla birlikte sözlük yazarları (bkz: ekşi sinema) bizlere harika bir film hediye etti (bkz: engellenmiştir/#23712343)

    -sözlük yazarları kan aranıyor duyuruları başlığında son bir sene içinde 740 tane kan aranıyor duyurusu yaptı.

    eğlenceli şeyler de yaptık,

    - 25 haziran'da ekşi fest'te bir araya gelip eğlendik, bu sene yine eğleneceğiz.

    - ekşi sözlük futbol takımı olarak bazen başarılı bazen başarısız ama hepsi keyifli maçlar çıkarttık: (bkz: ekşi sözlük futbol takımı/#27751951)

    - sözlük yazarlarının yazdığı ekşi kabare'de son viraja girildi oyunun provalarına başlandı.

    - akbank caz radyo projesinde sourberry altyapısı kullanıldı radyoda sourberry dj'leri dj'lik yaptı. bu açıdan bir reklam projesinde ilk defa sözlük yazarları da aktif olarak yer almış oldu.

    tüm bunların dışında, ekşi duyuru, limon, sourberry, ekşi sözlük birinci pazar ligi gibi oluşumlar üzerinden yazarlar bir araya geldi, birlikte vakit geçirdi, paylaşımda bulundu.

    bugün ayda yaklaşık 9 milyon kişinin ziyaret ettiği ekşi sözlük sadece barındırdığı içerikle değil gerçek hayatta dokunduğu hayatlarla da başka mecralardan ayrılır oldu. bu farklılığı sonsuza (ya da 21 aralık'a) kadar devam ettirmek dileğiyle!

  • yurttaki mutfak zamazingosunun acma kapama mandalinin arkasindaki yay kırılmıstır. alet mandalin kendi agirligindan dolayi zirt pirt kapanmaktadir`. danimarkali, malin iade tarihinin gecip gecmedigine bakmak icin aletin garantisini, satin alma belgesini vs. arastirmaya baslamistir. (tahminen) irlandali olan ise telefon rehberi ariyordur ki, sari sayfalardan tamirci bulsundur, isleri yoluna koydursundur. turk gelir, gazeteden kopardigi kagidi kivirip mandalin kenarina sıkıstırır. (avrupanin dort bir yanindan tebrik telefonlari yagar)

    o gazete parcasi uzun sureler boyunca sanki aletin orijinal parcasiymis gibi diger milletlerin ogrencileri tarafindan ozenle korunur, alet kullanildiktan sonra yine ayni sekilde ayni yere takilir. baska bir gun, olaydan habersiz baska bir turk mutfak robotunu kullanmak uzere gelir, gazete parcasini cikarip yere atar. aletin kendi kendine kapandigini fark ettiginde mutfaktaki diger ogrenciler onu uyarmak ve "bak kardesim, iste o parcayi yere atmayacaktin, git bir gazete bul kivir vs." demek uzere harekete gecmislerdir. daha agizlarini acamadan eleman mandalin kenarina kibrit copunu sıkıstırmıstır bile.

  • iğrenç bir propogandadır, karşılığında futbol federasyonu başkanlığını da çatır çatır alacaktır. referanduma kadar yine rıdvan'ından arda'sına, kutsi'den esra erol'una binlerce iğrenç, yapış yapış videolar izleyecez belli oldu.

    korku filmi gibi oldu ülke, yıllar sonra bu günlerin kitaplarını okuyacak, filmlerini izleyecek çocuklara selam olsun.
    burada aklımızı yitirmeden yaşamaya çalışıyoruz.
    hepsine şahsi cevabımsa:
    (bkz: hayır)
    hayır

  • sabah erkenden geldi. gece uyku tutmamış, o da yola çıkmaya karar vermiş.

    birlikte kahvaltı yaptık. konuştuk. düğünde takılan altınlardan kalanları falan pay ettik.

    pırlantaları bozdurmak için aldığımız kuyumcuya gittik.

    birlikte aldığımız evin kredisini kapatmış, ipoteğini kaldırmamıştık. bankaya gittik, ipotek fekki için başvurduk.

    adliyeye gittik sonra. 1. aile mahkemesinin önünde yan yana oturduk.

    avukatın kızı rahatsızlanmış, ortağı geldi. "karşı taraf burada mı?" diye sordu bana. "yanımda ya işte," dedim. şaşırdı.

    dava 15 dakika falan sürdü. her ne kadar sakin olmaya çalışsak da şaşkınlığımızdan temyizden feragat etmeyi unuttuk, o yüzden ilamı ancak 15 gün içinde alabileceğiz. avukat da şaşırmış olacak ki o da böyle bir talebimiz olup olmadığını sormayı akıl edemedi. adliyeden çıkarken hala, "sizi, nasıl ayrıldığınızı sağda solda anlatıcam haberiniz olsun," diyordu.

    emlakçıya gidip evin anahtarlarını verdik evi satsın diye.

    şimdi ben ona "karşı taraf" diyorum, o da bana "davacı"...

    hayırlısı olsun...

  • yoğun stres ve üzüntü yaşamış insanların kalbinde görülen bir rahatsızlık türü. kalp, normal boyutundan ve şeklinden çıkar. bir tarafı, pompalama kabiliyetini yitirecek derecede büyür ve kalp kısmen l harfi şeklini almaya başlar. bu gibi şikayetlerle doktora giden hastaların genelinde, "bir yakınımı kaybettim", "son dönemde ağır bir travma yaşadım" türü şikayetler de var olduğundan, ve bir de kalbin rahatsızlık sırasında aldığı şekilden ötürü, bu sendrom kırık kalp adını almıştır. sanıyorum kimi durumlarda, ruh sağlığı toparlandığında ya da stres ortadan kalktığında, kalp eski durumuna dönebilmektedir. bir de sendrom sırasında hastalar doktora bakıp rahatlıkla "that's not the shape of my heart" diyebilirler. geçmiş olsun.

  • bunlardan muhakkak vardır da, mevcut hali sözlükteki pkk düşmanlarını bilerek kürt düşmanı olarak gösteren kimi pkk şehir kadrosu pezevenklerini görebileceğiniz başlık olmuş.

    algı yönetimi böyle bir şey olsa gerek.

    sen de biliyorsun düşmanın pkk olduğunu ama, fişle hadi pezevenk fişle bakalım.

  • çok haklı ve anlayış ile karşılanması gereken bir şüphe. ben de tedavi edilmeye başlamadan önce bu tür şüpheler ile insanları gözler ve düşünürdüm. 24 yaşıma kadar fubolcuların döner bıçağı taşımak için konçlarını şortuna kadar çekip sahaya çıktığını, uzun boylu olanların ise konç yetmeyeceği için kilotlu çorap giydiğini sanırdım.

    sonra ilaç kullanmaya başladım ve geçti bunlar... oluyor. şefkat ile çözülüyor.