ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ağız kokusu
-
agiz kokusu daha once de denildigi gibi sadece agiz ve dis nedenli degildir cesitli sistemik hastaliklarin habercisi de olabilir ama agiz nedenli olanlara deginirsek agiz kokusundan yakinan insanlar fircalamayla gececegini dusunerek dislerini fircalama aliskanligi edinebilirler ama plagin da cesitleri vardir. 2-3 gunluk plak fircalamayla tamamen cikmaz disetiyle disin birlesimine bakarsaniz cizgi halinde gorebilirsiniz. dis taslari zaten isitilmis igne gibi cin fikirler disinda kisi tarafindan cikarilmasi zordur.
siz dislerinizi duzenli ve cok iyi fircalasaniz bile dis ipi kullandiginizda gorebilirsiniz ki ustunde gida artiklari vardir ve onlari bir koklayin bakalim! cok kotu kokar ayni kaplamaniz dustugunde icinin koktugu gibi.
dislerinizi fircalarken dilinizi de fircalamayi ihmal etmeyin ayrica. cok bastirmadan onun da bir kac kez ustunden gecin cunku girintili cikintili yapisiyla bakteri tutulumuna cok elverislidir.
kaplamalar da koku yapar. ne kadar provalarda kontrol etsek bile dogal dis gibi degildir puruzlu bir gecis olur disle kaplama arasinda. eger aciklik buyukse yapistirma maddemiz zamanla cozunur ve olusan bosluga da gida artiklari yerlesir.
curukler ve kotu yapilmis dolgular da gida tutulumuna neden olarak koku yapabilir.
bunlarin hepsi ortadan kaldirildiktan sonra agiz kokusu ortadan kalkacak diye bir sey yoktur ama ne yazik ki. nedeni basta da soyledigimiz gibi agiz boslugundan kaynaklanmayabilir.
kuru kahveci mehmet efendi 150. yıl reklamı
-
on günde 6.7 milyon izlenme.
demek ki izleyen tekrar tekrar izleyip ne olduğunu anlamaya çalışıyor, başka açıklaması olamaz.
bergüzar korel
-
boş duyar kasıcı.
neymiş; rahmi koç kulübüne 10 milyon lira bağışlarken hasta çocuklara da yardım yapmayı düşünür müymüş.
koç ailesi'nin, koç vakfı'nın çocuklara ve gençlere yaptığı yardımlar buradan uzaya yol olur. bırak da şahsi servetini istediği gibi harcasın insanlar. biz sana ''paranı tekne tatillerinde harcamak yerine falancaya verseydin.'' diyor muyuz; demiyoruz. o halde sen de insanların şahsi harcamalarına karışamazsın.
ümit özdağ'a kürtlerden oy yok
-
yemezler bosa ugrasma..
ankara soğuğu
-
bu sabah işyerine gelen bir arkadaşım şöyle dedi:
"lan oğlum bu nasıl soğuk lan! paranoyak etti beni! gelirken ikide bir paçalara baktım, acaba pantolon giymeyi mi unuttum bu bacaklar nasıl bu kadar üşüyo diye!"
oyun cd'sini müzik çalara takmak
-
hey gidi hey.
liseliler bilmez.
bu eylemin sonucunda, müzik çaların oyunun müziklerini tıkır tıkır çalması olasılığı %90 gibi bir şeydi.
counter-strike map'i olabilecek mekanlar
-
geçen gün aklıma geldi esenler otogar on numara harita olur düşünsenize teröristler peronlarda bir kaç otobüste rehinelerin olduğu yerde doğar cslerde ana girişle metronun orada doğar, yeminle biraz uğraşılsa dust'la kapışan harita çıkar
yıllar sonra gelen edit: beyler!!! ( tamam kadınlarda oynuyor ama işte internet kafe ağızı) madem bu kadar çok isteyeni var elinden gelen bilen biri şunu modlasın ya. valla bak eminim çok tutacak böyle bir harita.
aramayacağını bile bile onun aramasını beklemek
-
sevmenin raconlarındandır.
sevmeyeceğini bile bile sevmek koymuyor da, aramaması mı koyacak?
hatalı park eden araca çarparak geçen çöp kamyonu
-
hep yapmak istediğim şeyi yapmış koca yürekli şofördür.
müsait olduğu bir akşam makas atan tiplerle de ilgilenirse çok iyi olur.
zaten arap gezdirme aracına çarpmış, bir şey olmaz.
kendini yeniden icat edebilmek
-
maslow'a göre, bir insanın sahip olması gereken nihai hedeftir.
insan, kendisini icat edebilmesi için önce parçalarını keşfetmeli; iyi, kötü, zayıf, güçlü yanlarını, türlü türlü durumlara karşı takındığı tavırları, inişlerini, çıkışlarını, korkularını, keyfiyetlerini, kısacası her durumdaki her halini iyi bilmesi gerekir. bunları iyice bildikten sonra ihtiyaçları belirlemek icap eder; insanın ihtiyaçlarını belirlerken kendisini sürekli kaybedip bulması, bundan bile zevk alması, hatalarından çıkarımlar yapması, defalarca düşüp kalkması, düşünüp bulması, kendisini tanıyabildiği kadar tanıyıp, yoğurup, zorlayıp onu yaşaması, zaman zaman kendisinden uzaklaşması ama asla kaçmaması, sı, sı ve sı gerekir.
bu felsefi yaklaşım, elbette süreç işidir; sadece kendini değil, birçok tedrisattan geçip birçok kaynaktan beslenmeyi, bilgiyi kullanmayı öğrenmeyi, anlayabilmeyi bilmeyi de lüzum eder.
bundan sonrası nispeten kolaydır. kendisini ve tecrübelerini; yani parçalarını bilen, bu parçaların nelere ihtiyaç duyduğunu anlayabilen insan, artık onu bütünleştirebilir ve ihtiyacı olan son şeyi; kendisini icat edebilir.
not: hepimiz, kendimize göre bir serüven, kaos, tekdüzelik, yolculuk, adı her neyse bir şey içindeyiz. bu seyahatte farkında olduğumuzdan çok daha fazla eksiğe sahibiz. ve ne olursa olsun, ne kadar gidersek gidelim, hep biraz eksik kalacağız. bu gerçeğin farkında olup algılarımızı olabildiğince açmak; önce kendimizi, sonra etrafımızı öğrenmek ve anlamak için çırpınmalıyız. bu uğurda defalarca parçalara ayrılmalı fakat yılmamalı, kendimizi sürekli ve yeniden toparlayıp icat etmeliyiz.
eve alınacak kedi ile mülakat yapmak
-
- kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz ?
- evde
- eve alındınız
hatay yağmalanıyor çok acil destek
-
özellikle antakya ve samandağın bir çok bölgesinden silahlı yağma çetelerinin dolaşıyor. çoğunun suriyeli olduğu teyitli bilgiler arasında.
lütfen yardım edin destek olun. insanlar ölüyor, ülke ölüyor, yok oluyoruz yardım edin.
https://www.instagram.com/…niz/?igshid=ymmymta2m2y=
https://ibb.co/w5kvzt0
https://ibb.co/b6ycvdn
edit: sadece hatay değil her yerden yağma haberleri var. çok ciddi güvenlik sorunları ortaya çıkıyor. askerimizin polisimizin gücünü görmek istiyoruz artık.
(bkz: deprem bölgesinden gelen yağma görüntüleri)
bir evde huzur olduğunu gösteren detay
-
annenin mutlu olmasıdır.
bir evde anne mutluysa o ev huzurludur; anne sinirli, gergin, telaşlı ya da mutsuzsa o evde yolunda gitmeyen şeyler vardır. çünkü anne tüm aile bireylerinin dertleriyle, kederleriyle, sevinçleriyle, mutluluklarıyla ilgilenir, bunları kendi içinde özümleyip dışarıya yansıtır. yani bir kişinin derdi varsa anneye bakılarak bir sorun olduğu anlaşılabilir. anne mutluysa kahvaltılar da daha bir güzel geçer. anneler candır. canım annem, anneler, annelerimiz.