ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
18 tl'lik çipli kimlik için cavcav etmek
-
çomarların hav havlamasına sebep olmuştur.
ayrıca; devlet ticarethane mi lan, bana kimlik vermesi gerekirken satıyor?
eski sevgilinin unutulmayan sözleri
-
odtü mezunu, kücük bir kızdı, aramızda bir sürü şey yasandı, evlilik istiyordu, olmadı.
ayrıldık.
benim üzerime ama onun kullandığı bir hat vardı, mecidiyeköy'de turkcell timlerden birisinde buluştuk, evraklar hazırlandı(kimlik fotokpoisi, yeni adres icin fatura vss), orda çalışan çocuk " hatın devredilmesi için gelin imza atın" dedi: hat artık onun oldu, o arada konuştu, gözleri doldu: nerden nereye, buraya imza atacağımız varmış amk, dedi o kız.
içimde yaradır. sikseler unutmam.
http://www.youtube.com/watch?v=vg1jyl3cr60
demet akalın
-
hiçbir işe yaramayan, yaptığı bir tane elle tutulur eseri bulunmayan, ağzı bozuk bir mahalle karısı edasıyla konuşan, tüm bu vasıfsızlıklarıyla beraber, beğeni ve kalite yetisinden yoksun türk halkı tarafından şımartılan bomboş bir insandır efenim kendisi. sokaktaki mendil satıcısının ardından "mendilimi ver denyo" diye seslenebilecek kadar kaliteli biridir. kendi milyonlarını sayarken, arkamdan konuştular diyerek garsonları işten attırabilecek toplumsal vicdana sahip biridir.(gerçi tepki toplayınca yeniden işe aldırmış diye duydum.)
olduğun yeri, senin gibi olan birçokları gibi haketmiyorsun. hatta daha da öteye gideyim, sen orta sınıfın altında biri olarak hayatını idame ettirmesi gereken biriyken, gerine gerine en gözde mekanlarda boy gösterebilecek, en güzel yerlerde tatil yapabilecek paraları kazanıyorsun. insanımız düşünmekten kaçtıkça, insanımız kendini geliştirmek gibi bir dürtüye sahip olmadıkça, insanımız kendine dayatılan tüm bu saçmalıkları reddedebilecek seviyeye erişemediği sürece, siz ve sizin gibiler işte sanatçı diye ortalarda dolanıyorsunuz, dolanacaksınız.
git bebek'te üç beş tur at sevgili demet akalın. bi'de sinema yap. vasfın o kadar çünkü.
avrupa'da yaşanan ahlaksız şeyler
-
fransa'dan almanya'ya doğru araç ile gidiyoruz. kongre vs derken yorulduk ve sınıra yakın bir kasabada gece konaklamak için mola verdik.
ev sahibine market var mı dedik. 1 tane var dedi. tarif etti.
gittik tarif edilen bakkal - manav karışımı markete. 1 tane personel yok. kapandı mı acaba dedik ama ışıklar yanıyor. alacaklarımızı aldık bekliyoruz sahibi gelsin ödeyelim. neredeyse yarım saat sonra biri geldi alışveriş için. sahibi sandık ama değilmiş. ürünleri aldı, masanın üstündeki ahşap kutuya para attı ve para üstü aldı.
hemen sorduk sistemi.
markette personel yokmuş, 24 saat açıkmış. fiyatlar zaten yazıyor dedi. kutuya atın dedi.
ben böyle ahlaksızlık görmedim. müşteriyi siklemiyor bu avrupa. git kutuya kendin para at yok efendim para üstünü say ve al.
kendini rambo sanan ırak askerinin ibretlik sonu
-
kameraya hava yapayım derken doğal seleksiyona kurban giden elemanın sonu.
tertemiz isabetli atışa o da şapka çıkartmış.
gelen bilgi sonrası edit: peşmerge de olsa şia arap da olsa yorumum aynı.
(bkz: tek atışla iki özgür suriyeli vuran keskin nişancı)
40 kuruş yüzünden işten atılmak
-
okumayın
on bin lira emekli maaşı yeter diyen rizeli dayı
-
bu tipler kira vermez, hazine arazisini çevirir. imar affından faydalanır. apartman diker. hem kendi hem çocuğunu ev sahibi yapar, üzerine bi de sen ben gibi iş güç sahibi insanı kiracı diye oturtur da parasını yer. bu tipler maaşla geçinmez bir kere. ordan yardım, burdan market kuponu, şurdan bal, burdan tereyağ, bedava şu bedava bu:)
maaşla geçinen bizler anlayamayız avantadan gelen gelirleri nedir bu tiplerin..
o yüzden adam haklı. çok bile o maaş
kocaeli'de herkesin mutsuz olması
-
yalnız değilsin kocaeli tüm türkiye seninle.