hesabın var mı? giriş yap

  • üst edit: ve evet beklenen son, başlık sahibi pılını pırtını toplayıp kaçmış, nevus isimli yazar arkadaşımız ssleri almış, buradan başlığı inceleyebilirsiniz
    buyrun

    anayasal bir hak konusunda inanılmaz mağduriyet kasmışsın, adam ölse niye ameliyat için gün veriyor ölmeseymiş mi diyeceksin.

    bu durumda haber vermesi gereken sistem olmalı, doktor defterine bakıp (nisana kadar doluysa 3 defter lazım) tek tek arayamaz, ama maalesef takibini yapacak ekipman ve donanım eksik, keşke böyle yürüse işler.

    ayrıca şu "para için geçmiş" ibarendeki saldırgan tavrın saçmalamanı daha bir güzel desteklemiş, sen ne için çalışıyorsun arkadaşım, varsa babanın hayrına çalışma isteğin, buyur sen çalış. devlet hastanelerindeki ağır çalışma koşulları ve karşılıksız alınan riskler doktorları bıktırdı. insan olarak türkiye cumhuriyeti vatandaşına istifa hakkı vermiş, o da kullanmış. sen küstün diye düzelmez bu sistem, isyanı biraz da o yöne etmelisin.

    edit: başlık sahibi ile dahi düzeyli tartışabildiğimiz konuda bir yazardan öyle mesajlar aldım ki, yok efendim dövmek gerekliymiş vs, yeminle eğitimle dahi çözülemeyecek noktada insanlığını kaybetmiş kimselerin böyle rahatça aramızda dolanabilmesi reva mıdır. yazık, gerçekten çok yazık. inşallah herkes gider diyeceğim de, fakire fukaraya olan oluyor. insanı insan olduğu için sevmediğiniz sürece bir bok olmaz sizden.

    bir edit daha: biri demiş ki hastalarını bitirmek zorunda, bak güzel kardeşim, ameliyat için aylar sonrasına sıra verilmesini problem etmeyip sistem yükünü insana yıkamazsın. sorun da burada zaten. o hastaları bitirsin diyelim, e yeni gelen hastaları almazsa yine mağdur olacak olan hastalar. aldı diyelim, yine kısır döngü, istifa edemeyecek hiçbir şekilde. atıyorum doktor gitti, sistemin hızlı bir şekilde yerine görevlendirme, atama vb şekillerle sistemin devamlılığını sağlayacak kimseleri ataması gerekir. ama diyoruz kaç aydır, görevlendirecek, atayacak doktor da istifa etti. çarkı yukarıdan bastırarak döndüremezsin, çürümeye mahkum bu sistem.

  • hayatımda izlediğim en salak filmlerden biridir. ama aynı zamanda her yakalayışımda bir şekilde mutlaka izleyip hayvanlar gibi güldüğüm filmdir.

    ilk kez seyrettiğimde lise 1'deydik, rehberlik hocası mı ingilizce hocası mı neydi hatırlamıyorum, ara sıra film gösterimi ayarlatırdı bize, 55 ekran televizyondan ve birkaç sandalyeden başka bir şeyin bulunmadığı okulun meşhur ve bir o kadar da gizemli televizyon odasında izlerdik. yok efendim ringu falan filan.. bir gün sınıfın en matrak şahıslarından biri olan (lise 1'de çakmıştı eleman, bizimle bir daha okuyordu) cihan bu filmi getirdi. erkekler ne kadar hevesliysek kızlar da o kadar üf - püf modundaydı filmden önce. film başladı. kızlar uyudu, biz ossura ossura güldük, gözyaşları sel oldu, sonra lise boyunca her beden dersinde filmin geyikleri döndü. aradan seneler geçti, dediğim gibi hala izlerim hala hayvan gibi gülerim, hatta dün gece kanaltürk'te olduğunu duyunca fırladım tv başına. ama o ilkindeki tat bambaşkaydı tabi.

    tsubasa hayranlarının da mutlaka kaçırmaması gereken filmdir ayrıca. favori elemanım da topu göbeğinde tutan dayıdır onu da belirteyim ahahahah

  • benim bebeğim yok ama bu gözler neler gördü...

    uçuklu dudağı ile 4 aylık bebeği öpmeye çalışan mı
    evden gelip ayakkabısını çıkardığı gibi bebeğe elini uzatan mı

    bebek konusu kibarlık kaldırabilecek bir durum değil... anne & baba risk alma şansına da sahip değil illa ki içeri girer girmez uyarmak durumunda ki kontrolü dışında bir şey olmasın. ben alınırım gücenirim diyorsan bebekli eve gitmeyeceksin... bir yıl geçsin sonra gider rahat rahat seversin.