hesabın var mı? giriş yap

  • adana demirspor'un şampiyonluğunu kutlamaya gidiyorum deseydi ceza almayacak bir vatandaşın aldığı cezadır.

  • şehirler arası otobüste telefon konuşmasından anlaşıldığı kadarıyla adam kayın validesini kaybetmiştir. sağı solu arar kefendi cenaze işlemleriydi selaydı falan hazırlıklar yapılır. sonra telefon çalar.

    x: efendim bacanak
    y: ...
    x: evet
    y: ....
    x: nasıl ölmemiş
    y: ......
    x: geri mi canlanmış
    y: ....
    x: ee napacaz ya selayı falan verdirdik kayıncı da kefen almaya gitti.
    y: ....
    x: geri ölme ihtimali var mı
    y: ....
    x: iyi napalım yarına kadar ölmezse durumu millete açıklarız artık. doktor hatası diye.

  • erkeğin özüdür. olgundur. ağır başlıdır. liseli değildir.

    hayatını paylaşma, göz önünde olma ve beğenilme kaygılarından uzakta yaşar. anı yaşar. anı telefonu, kamerasıyla değil, gözleriyle doya doya zihnine kaydeder.

  • kuyruksuz maymunlar ailesine ait bir grup canlının kendi varlıklarını aşırı önemseyip azot döngüsüne karışmalarını abarttıkça abartmaları, sanırım insan türünün evrimsel süreçte en fazla geliştirdiği duygusunun "kibir" olduğuna işaret ediyor. ölümü abartmanın alemi ne onu anlamıyorum. mezarlıklara her gün binler, yüz binler, milyonlar gömülüyor. doğanın bir parçası olacak kadar alçakgönüllülük bu kadar mı zor?

  • sözlükte kalabilecek yazarların kriterlerini öğrenir öğrenmez balık haline koşup ahtapot aldım bi tane, vaktim kısıtlıydı pişirmeden yuttum. sörf tahtası pahalıydı, deponun tahta kapağını söküp koltuğumun altına kıstırdım koşarak venice beach'e gidiyorum. allahını seven varsa yerini söylesin bu venice beach'in. sörf yaparken karakter geliştirme dersleri alıcam. lütfen bana bir şans daha ver sözlük.

  • açılın uzman geldi.

    "right" kelimesinin kökü "rig"dir, bu da latinceden gecmedir. "rig" kökü "siraya, duzene koyma" anlami verir. ornegin ispanyolca "dirigir" kelimesinde de ayni kok vardir ve anlami siraya koymak duzenlemektir. ingilizcede "direct" de ayni "rig" kökündedir cunku "rig" kökünün de latincede kullanimi "rec"tir. (" re"ile karistirmayin o "tekrar" anlami verir, ornegin "record" kelimesi latince "recordari", yani yeniden "kalbe" girmektir. couer fransizcada kalp demektir. ayni sekilde cordial kalpten demektir. cardiac arrest'teki kalp ile record'daki cord kalp anlamindadir. bu yuzden ingilizce'de ezberlemek "learn by heart" tir, yani icine, kalbe islemek gibi)

    "rec" kökü direkt, duzenlice, nizami anlami katar. bu yuzden right kelimesi normalde "direkt, dosdogru, duzeltilmis" anlaminda kullanilir. mesela right'in bir es anlamlisi "correct" kelimesidir rec kökü var. (ornek; i didnt get it right, yani tam olarak anlayamadim, ya da "its right in front you" birsey bir yer ariyosun diyelim karsindaki sana "tam onunde" dedi, ya da "right forward" dedi yani " abi yoldan direkt devam et abi" der gibi). neyse, matematik sistemde her sey saga dogru ilerler, bir sey siraya konurken de saga dogru konur. bu yuzden right ayni zamanda "sağa dogru duzenleme" anlami verir. mesela dikdortgenler her zaman "rectangular" yani saga dogru nizami devam eden anlamindadir. geometride açılar her zaman saga dogrudur. ıngilizcede bu yuzden dik açı "right angle" olarak ifade edilir ve dik açı rect, rectus yani right nizami bir yon izler.

    bu yuzden right "sağ" anlaminda kullanildigi gibi "hak" ve siyasal sağ anlamindada kullanilir. cunku sağ goruslu insanlar duzene nizama kayitsiz sartsiz solculara gore daha uyumlu gozukur. bir diger kokeni ise latince'de directus "bakin yine rec koku var ve direkt anlaminda) vucudun sag tarafini ifade eder. kalp solda oldugu icin bir kisi soldan darbe alirsa daha fazla sarsilacagindan sag tarafinin daha guclu oldugunu ve kalbi yoracagindan saglak olmanin daha avantajli olacagini dusunmusler. "hak" anlamina gelmesi ise yine latince'deki "rec" kokudur ve guclu tarafi izah eder. ornegin ispanyolca'da da sag derecha, hak adalet ise derecho"dur, latinceyle neredeyse ayni. buradaki mantik da guclu oldugunu tasvir etmektir. mesela yine ispanyolcada "yasa, kanun" anlamina gelen "regla" kullanilir yani rec kokunden.

    "left" ise kokeni vucudun daha dayaniksiz sol tarafini ifade eden antik yunan etimolojisine dayanmaktadir. "laevus" kelimesindem turemistir. ruscada da sol "levyi" demektir. kelime anlami "sol taraftaki zayif bolge, zayif, dayaniksiz, basina kotu birsey gelmesi muhtemel bolge" olaral ifade edilebilir. bu yuzden nizam ve duzene aykiri olarak fransiz ihtilalinde ilk kez tasviri yapilmistir, yani duzene uymayan zayif insanlar tabiri. ıngilizcede "duzensiz" kelimesi ornegin "irregular" olarak gecer, oradaki rec, rig kokunu farketmissinizdir. ırregular aslinda "guclu olmayan" demektir.

    bu yuzden solak insanlar zayif ve gucsuz insanlar, duzene aykiri insanlar olarak algilanir cogu kez. right kelimesini ise gunumuz ingilizcesinin gunumuze gelmesinde payi olan kentish bolgesi gunumuze getirmistir. kentish adi ustunde kentli, sehirli olarak soylenebilir, yani duzenli nizami insanlar.

  • olay 60 li yıllarda bir trende geçmektedir.
    o dönemde bütün ulaşım trenle sağlandığından trenlerde her zaman milletvekilleri için boş bir koltuk bulundurulurmuş, ayakta bekleyenler olsa bile kimse koltuğa oturtulmaz, oturanlar kavga dövüş kaldırılırmış.
    şef tren* bir gün bilet kontrolü için gezerken yırtık pırtık kıyafetleriyle bir köylünün koltuğa oturduğunu görür.

    - kalk ordan orası millet vekilleri için
    - ben milletiyn keyndisiyim, ben burdayken vekilim oturamaz bu koltua!
    - !?!

    bu cevapla afallayan şef tren ısrar etmez ve koşarak olay yerinden uzaklaşır