ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
müsabakalara dua ederek çıkan kız şampiyon oldu
-
bu da bize gösteriyor ki tanrının önceliği açlıktan ölen canlılar değil, kim şampiyon olacak.
cüzdanda fotoğraf taşımak
-
unutmak istemeyen insanın kendine yaptığı en büyük kötülüktür. farketmezsin başta. resmini her gördüğünde gitmediğini, yanında olduğunu sanırsın. ben 11 yıl taşıdım, en yakın arkadaşım öldükten sonra fotografını. her an aklımdaydı zaten de bir fotografı kalmıştı elimde. geri kalan her şey yok olmuştu. atlatamadığımı anlayınca annem aklınca öyle bir çözüm bulmuştu. sadece bir kez sorabilmiştim, fotograflar nerde olduğunu, attığını söylemişti. gözlerimden yaşlar süzülmüştü, küsmüştüm çocukça, konuşmadım aylarca. yanımda vardı bir fotografı nasılsa, cüzdanımda saklamıştım. sonra bir gün cüzdanımı kaybettiğimde, fotografı da gitti. hiç bir şeye üzülmemiştim de o fotografı kaybettiğim için senelerce suçlamıştım kendimi.
gel zaman git zaman büyüdüm ya da büyüdüğümü sandım. bir fotografa ne kadar çok anlam yüklediğimi anladım. fotografı olsa da olmasa da özlüyordum nasılsa. kendimi suçlamayı bıraktım.
cüzdanda fotograf taşımak, başta huzur verir insana, sonra da yalnızlık.
sen ne anlam yüklersen, onu hissedersin günün sonunda.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
torpille gittiğim bir görüşmede geçen diyalog.
-evli misiniz?
-hayır.
-düşünüyor musunuz? yani nişan söz falan?
-henüz öyle biri yok.
-(müdür gülümser ve başlar) bizim burada da bi hatun var...
oha mınakoyim çöpçatan mısın müdür müsün.
fahriye evcen
-
fahriye ismiyle artiz olmayı başarmış insan. benim adım fahriye olsa bi köşede oturup sessizce patik örerdim.
izmir'de metro çalışanlarının 40k ücret istemesi
-
chp'li belediyelerin başlattığı tatlisu solculuğu akımının kaçınılmaz sonucu.
niteliksiz temizlik iscilerine okumuş, meslek sahibi gençlerden fazla para verip grev, çöp dağları vs tehditlerine boyun egerseniz böyle olur.
sosyal belediyecilik, hasbel kader belediyeye işçi diye doldurduğunuz yandaşlarınız, akrabalariniz sebeplensin diye işgücü piyasasinin dengelerini sikip atmak, çöpçüye mühendisten fazla maaş vermek değildir..
fizy
-
muhtemelen müyap tarafından kapattırılmıştır. fizy'nin engellenmesiyle aklım başıma geldi. hemen gidip bir sürü albüm alacağım.
the falling man
-
yanarak ölmek mi? yoksa 500 metreden çakılarak ölmek mi ?
hayat koşullarının, sonu ölüm olan yolda insanı bu iki durum arasında tercih yapmaya zorlaması bana hep küstahça gelmiştir.olayın öznesi olan kişinin son dakikalarında kafasında ki psikolojik harbi o kadar merak ediyorum ki, son on senedir düzenli olarak, ölüm arefesinde olan bu kişiyi izleyerek empati yapıyorum.her seferinde dehşete düşüyorum.
ölmekten korkmuyorum hayatın doğal akışında var olan hatta kanıksanan bir durum.fakat birazdan öleceğini bilmek ve bunun şekil itibari ile nasıl olacağına karar vermek oldukça ürkütücü.
50 signs you've been in turkey too long
-
(bkz: turkcesini de yazin biz de okuyalim amina koyim) meraktan catladim burada allahsizlar.
edit: yazinin ispanyolca ve fransizca cevirisini mesaj yoluyla ileten arkadaslarin da huzurunuzda amina koyayim.
ekşi sözlük 20. yıl belgeseli
-
20 yıl önce sözlük'ün nasıl kurulduğunu, o günlerde neler yaşandığını anlatan ekşi sözlük 20. yıl belgeseli’nin ikinci bölümü yayında.
2. bölümü izlemek için: https://youtu.be/r5by7dmyfwo
minik penguenlere kazak ören yaşlı dede
-
nick'e bakmayın hemen, sandro değil. tavşan, kuzu ve vişne de yok konumuzda.
olay avustralya'da geçiyor. phillip adası penguen vakfı, olası bir petrol sızıntısında vücutlarına petrolün yapışmasını önlemek amacıyla, küçük penguenler için yün kazak örülmesi talebinde bulunuyor. talebe cevap verenlerden biri de 109 yaşındaki ak saçlı ihtiyar dede.
http://www.radikal.com.tr/…cin_kazak_oruyor-1291827
edit: sahte çıktı ya la bu haber. penguenler de oyuncakmış. ipneler.
https://www.facebook.com/…662423218/?type=1&theater
http://factually.gizmodo.com/…tally-fake-1747317711
didem arslan yılmaz'ın canlı yayında 184'ü araması
-
organizasyon müthiş
birebir fıkradakinin telefon versiyonu olmuş.
temel yaralanmış, cam silerken elini kesmiş, demiş ki bir aile hekimine gideyim. kapıyı açmış içeri girmiş, önüne iki kapı çıkmış, birisinde ‘hastalıklar’yazıyor, diğerinde de ‘yaralanmalar’. ‘yaralanmalar’ kapısını açmış girmiş içeriye, bakmış orada da iki kapı, üzerinde ‘kanamalı’, ‘kanamasız’. demiş ben kanamalıya gideyim, parmağımda yara var diye. kanamalı kapıyı açmış içeriye girmiş, yine önüne iki kapı çıkmış, ‘hayati önemi olan’ ‘hayati önemi olmayan’. ‘hayati önemi olmayan’ kapıyı açmış, kendisini sokakta bulmuş. akşam temel eve gelmiş fadime sormuş: ‘nasıl, iyi baktılar mı?’ ‘vallahi hiç bakmadılar ama organizasyon müthişti’ demiş.
otobüste yan koltukta oturanın yer değiştirmesi
-
hadi simdi sorarim size, hanginiz bu hüznü yasamadiniz?
otobuste bir kac bos yer vardir, yaniniza biri gelip oturmustur. fakat bir sure sonra gozu baska koltuga kayar, kalkar gider oraya oturur. iciniz o anda ciz eder, "neden ama neden?" seklinde bir anlik dusunursunuz. hatta soyle caktirmadan -arkada baska bir seye bakiyormuscasina- bakarsiniz kalkip giden kisiye ve onun gozlerindeki "aslinda sorun sen degilsin bebegim inan, burasi daha rahat, senin yanini daha fazla hakedecek biri de cikacaktir karsina bir gun" diyen ifadeyi gorursunuz, kabullenirsiniz bu klise iliski cumlesini.. ne de olsa hayatinizda daha once de duymussunuzdur bu lafi, tebessum eder donersiniz tekrar. ama icinizi bir huzun kaplar, hele ki bir baska kisi de yaniniza oturmayip pas gecmisse, bazi seyleri kendinizde aramaya baslarsiniz. hayatinizi sorgularsiniz, neden ben iliskilerde yapamiyorum dersiniz. yan tarafta sizle birlikte isiklarda durmus diger otobusteki birbirini tanimayan ama o yolculuk icin bile olsa sinerji yaratmis ciftleri gorursunuz. gozunuzden bir yas suzulur ve belli belirsiz bir laf dokulur agzinizdan;
-bir daha kahvaltida pastirma yersem iki olsun!