hesabın var mı? giriş yap

  • mülteci ve arap aşıklarının gözüne sokulması gereken sokaktır. neredesiniz sevgili polyannalar? hani renk ve kültür çeşitliliği? ortadoğu bataklığına doğru adım adım çekiliyoruz. oyna devam mı?

    edit: mesaj kutumu dolduran sevgi pıtırcıkları var. daha 2 gün önce alanya'daydım. arapça'dan başka dil konuşulmuyor. boş yapmayın.

    edit 2: burası müslüman ülkesi beğenmeyen yunanistan'a, almanya'ya gidebilir diyen şeriat aşıkları var. 128 milyar yıl dahi geçse ben buradan gitmeyeceğim. atalarımın binbir zorlukla geri kazandığı bu güzel ülkeyi sizin gibi bedevi aşıklarına peşkeş çekmeyeceğim. bu ülkeyi karıştırıp, iç savaşa sürükleyip isviçre'deki banka hesaplarına güvenip kaçanlar olacaksa baştan uyarayım gittiğiniz yerde huzur bulamayacaksınız.

  • hep diyorum, dünyada tek bir hakiki ayrım varsa o da vicdan sahipleri ve vicdan sahibi olmayanlar şeklinde olanıdır. diğer tüm şunlar bunlar, şu -izmciler bu bilmemneyciler, kadınlar erkekler, fakirler zenginler.. hepsi kocaman illüzyonlar kanımca. zamandan ve mekandan bağımsız, tek ayrım vicdan ile alakalı olan.

    bakın aşağıdaki bağlantıda, artık takım tutar gibi particilik, adamcılık yapmamaya karar vermiş biriyle bir sokak röportajı var. keşke elden ele dolaşıp viral olsa, hayat belki bayram olmaz hemen ama ne bileyim, bir şeylerin tohumları ekilir de filiz verirse diye ümit etmek de mi yasak?

    buyrun:

    https://twitter.com/…tatus/1661316448562585602?s=48

  • almanya'daki exchange sırasında:
    alman: - türkiye'de itfaiyeci var mı?
    türk: - hayır dev battaniyeler var onlardan örtüyoruz biz yanan binalara ormanlara..

  • "helikopter para "ekonomileri desteklemek için salgın öncesi gündeme gelmiş olsa da covid-19 kriziyle yaygın şekilde uygulandı. kuvvetle muhtemel uzun yıllar uygulanmaya devam edecek. hatırlatmak gerekirse 2008 krizi sonrası da varlık alım programları geçicilik iddiasıyla uygulanmaya başlamıştı ve o gün için şok yaratan uygulamalar (ilk program yanlış değilsem 800 milyar dolar büyüklüğündeydi.) daha sonra sıradanlaşmıştı ve varlık alım programları günümüze kadar uygulanmaya devam etti/ediyor. varlık alım programlarının yetersiz kaldığı noktada "helikopter para" devreye girmiş durumda. covid-19 krizi sona erdiği halde abd'de 1,9 trilyon dolarlık bir destek paketi onaylandı ve 2008 tecrübesi bize uzun vadede çok daha büyük rakamları görebileceğimizi işaret ediyor.

    öncelikle helikopter para nedir sorusuna cevap vermek gerekirse; helikopter para kamu harcamlarının doğrudan merkez bankası tarafından fonlanmasına verilen isimdir. neredeyse her ülkede bu durum kanunsuzdur fakat kaçınılmaz zaruret sebebiyle mb'ler bu durumu kanunlara uyduracak mekanizmalarla bunu uygular. bahsettiğim bu kamu harcamaları günümüzde olduğu gibi halka para dağıtılması da olabilir ki bu yöntemin ismi helikopterlerle para saçılması metaforundan gelir.

    varlık alım programlarında merkez bankaları bankaların rezervlerine katkı yapar, kredi imkanlarını iyileştirir fakat covid-19 salgınından önce bile bu yöntem işlevselliğini kaybetmişti çünkü kişi, şirket, ülkelerin borcu yok denecek maliyetlerle bile o kadar artmıştı ki düşük finansman maliyetleri insanları daha çok borçlanmaya teşvik edemiyordu veya 2019 sonbaharında olduğu gibi bankalar piyasanın ihtiyacı olan kredileri gerektiği miktarda piyasaya sunmuyordu. ( 2019 sonbaharında bankaların rezervinde olması gereken seviyeden trilyonlarca fazla para mevcutken abd'de para kıtlığı ortaya çıkmıştı/ 2019 repo krizi) helikopter para yöntemi bankaları aradan çıkarıp bu tıkanıklığı çözüyor.

    sistemin insanların cebine para koymayı gerektirecek hale gelmesi tabii ki çok sorunlu fakat bir şeyler yapmamanın bedeli, uzun vadede daha büyük sorunlara sebebiyet verecekse de bir şeyler yapmanın bedelinden fazla olduğu için merkez bankaları temel sorunları çözmese de ( görevleri de değil.) problemlere müdahale ediyorlar. problemlere müdahale edilirken uygulanan yöntemlerin toplum kesimleri için de sonuçları var. genelde bütün dünyada gelir paylaşımı uzun yıllardır alt gelir gruplarının aleyhine bozulmaktadır fakat 2008 yılında varlık alım programlarıyla bu durum rezil bir hal almıştı. abd'den örnek vermek gerekirse varlık alım programları sonrası birçok yatırım ürününün değerinde marjinal değişimler olmuştu ve 2020'e geldigimizde üst gelir grubunun serveti, alt gelir grubunun yükümlüğü abartılı şekilde artmıştı yani fed fakirden alıp zengine dağıtmıştı. helikopter para sorun biriktirmek pahasına alınan önlemlerin bedelini sadece belli kesimlere ödetmeyebilir.

    2020 borsa hareketini büyük sermayenin başlatmaması, gamestop, robinhood, kripto paralar vb. olayların çoğunda yeni bölüşüm yönteminin payı büyük. bahsettigim olaylar çok sağlıklı mı? hayır fakat her senaryoda eninde sonunda bir bedel ödeniyorsa bir zahmet bugünkü pastayı bir avuç insan yemesin.

    yine helikopter para, günümüz şartlarında ekonomileri desteklemek için varlık alım programlarına oranla çok daha etkin fakat bunun da olumsuz yanı sorunları ötelemek geçmişe göre daha zor. (daha önce yazmıştım; ayrıntı için : (bkz: #120386191))

  • aile ve sosyal politikalar bakanlığı'nın yürüttüğü “türkiye'de aile yapısı araştırması”nda yapılan anketler sonucu ortaya çıkmış oranmış bu. evet ülkemizin yüzde 82 si alkol kullanmıyormuş.
    ben şahsen bu sonuçları okuduğumda anketi yapanların da alkol kullanan yüzde 18 içinde olduğunu düşündüm. yoksa bu sonuçlar ayık kafayla çıkarılacak sonuçlar değil gibi gözüküyor. maksadının ne olduğu açıkça belli kerameti kendinden menkul anketler.

  • bu aslında 50'lerde 60'larda çekilen fütüristik filmlerin bir yansıması, o zamanlarda çekilmiş filmleri incelerseniz dönemin fütüristik tahminlerinin 21.yy'da retrofütürist olduğunu görürsünüz. bu eski filmlerin kendine has tasarımları daha sonra estetik bir algıya dönüşmüş ve bir akım haline gelmiş, aslında post apokaliptik filmlerde kullanılan derme çatmalık durum tam olarak retrofütürist yaklaşımdır diyemeyiz. retrofütürizm bir sanat anlayışıdır. 1930'larda geçen stramline akımının izlerini bolca taşır retrofütürizm.

    mesela retrofütürist bir ütü yapmak istersek günümüzün rezistanslı ütü teknolojisini kullanarak eski kömürlü ütülerin estetik anlayışını uygularız. ortaya baloncuk şekercik gibi ürünler çıkar, atalarımız geleceğin tasarımlarının bugün uyguladığımızdan çok daha amorf olacağını düşünmüş, konseptleri inceleyin bu konseptler kendilerine has estetik çizgiler taşır ancak üretim teknolojimiz bunların çok ötesine gitti ve bu konseptlere hiç benzemeyen şeyler tasarladık bunun sebebi artık plastiğe çok daha hakim olmamız, çok daha kompleks formlar yaratabilmemiz ve tabii otomobil güvenlik yönetmeliklerinin çok değişmesi.

    peki bu kendine has estetikle ne yapabilecektik? belli bir grup çoktan bu tasarımları sinemada görmüş ve benimsemişti, eninde sonunda bu neonpunk, cyberpunk, steampunk gibi akımların ortaya çıkmasına sebep oldu.

    peki post apokaliptik filmlerde niye böyle oluyor? dünyada bi boklar dönmüş, milyonlar ölmüş, sanayi yok, yeni şarkılar bestelenmiyor, yeni evler yapılmıyor anlayacağınız bir şey çalışır hale gelecekse kendin yapacaksın. elindeki lazer silahın bozuldu mu? gideceksin müzede bulduğun pompalı tüfekle birleştireceksin, arabayla gezmek çok mu zor? gideceksin her yerini otla bokla kaplayacaksın.

    ha genelde distopya filmlerinde retrofütürizm kullanılır mesela vizyona yeni giren blade runner 2049 bir cyberpunk filmidir. bunun sebebi ise mesela 1966 yılında çekilen fahrenheit 451 filmi gibi filmlerdir, artık öyle bir algı var, distopik filmlerin estetik anlayışı budur.