hesabın var mı? giriş yap

  • yıllardır tuvalet banyo dahil tüm evde sarı ışık kullanarak dahil olduğum dernek. beyaz ışıklı evlere gidince neil armstrong gibi hissediyorum. çok soğuk bu beyaz ışık çok.

  • bayram süresince kapıma gelip bayram harçlığı isteyen çocukları tabii tuttuğum sınav.
    ezbere okuyamayanlara harçlık vermedim. ezbere okuyabilenlere de vermedim.

    ama ezbere okuyanlar ne kazandı? sevap kazandı. ben ne vermedim? para vermedim.

    iki taraf da kazançlı çıktı yani. ben kazandım, çocuk kazandı, türkiye kazandı.

  • yanlış: paypal ofis açmak ve vergi ödemek istemediği için gitti. (paypal'ın zaten türkiye'de ofisi vardı. tüm operasyonları da mevzuata uygundu)

    doğru: bddk, paypal'a sunucularını türkiye'ye taşımak zorundasın şartını dayattığı için gitmek zorunda kaldı. (paypal dünyada sadece üç ülkede sunucu bulunduruyor)

  • koyu mavi-puslu siyah renkte, yuvarlak şekilli, küçük taneli, kalın kabuklu ve dolgun salkımlı üzüm çeşididir. kökeni fransa'nın bordeaux bölgesi haliyle. nereye dikilirse dikilsin, değişik iklim ve yer şartlarına uyum gösterir. hatta çok fakir topraklara bile uyum sağlayabilir. kokusu dikildiği yere göre farklılık göstermez. monosepaj olarak pek kullanılmaz bu doğrudur. diğer üzüm çeşitleriyle karışım oranları; yetiştirilen yerin üzüm çeşidine uygunluğu, belirli bir üzüme olan talep ya da risk almamak adına bilinçli olarak bir üzümü yetiştirme gibi bir çok faktöre bağlıdır. yoğun soslu kırmızı etlere çok yakışır.

    hatta biz vedat milor tavsiyesi üzerine pide ile denedik cabernet sauvignon'u. hoşumuza da gitti. milor pide, turşu ve ayran üçlüsünün tuzlu olmalarından kaynaklı bileşim olmadığını, taneli ve asiditesi güçlü bir kırmızı şarabın pidenin tuzunu ve yağını kesmek için biçilmiş kaftan olduğunu söylüyor. buyrun kaynak.

  • ben geldim!
    var mı içerde biri?
    duyuyorsan beni başını salla sadece...
    acaba var mı biri evde?

    hadi... yapma ama böyle!
    duydum ki keyfin değilmiş yerinde...
    acını hafifletebilirim istersen,
    ayaklarını bastırabilirim tekrar yere...

    sakinleşsene!
    biraz bilgiye ihtiyacım var öncelikle,
    sadece basit gerçeklere:
    acıyan neresi göstersene...

    aslında acımıyor hiçbir yerim...
    ama sen kaçırıyorsun dumanını ufukta kaybolan geminin
    artık sadece dalgalarla boğuşarak kurtulabilirsin!
    dudakların kıpırdasa da duyamıyorum ne dediğini...
    çocukluğumda... bir gece ansızın fırlamıştı ateşim...
    ellerim büyümüş, büyümüş... ve taşlaşmıştı sanki!
    aynı duyguyu yine hissediyorum şimdi...
    açıklayamam, açıklasam da sen anlayamazsın nedenini
    hem zaten ben hep böyle değildim ki...
    son zamanlarda halinden memnun bir uyuşuk oluverdim...

    tamam... peki!
    sadece ufacık bir iğne deliği,
    ve sonra geçecek hepsi!
    ahhhhhh!
    ama kendini biraz kötü hissedebilirsin...

    ayağa kalkabilecek misin?
    sanırım işe yaradı. iyi!!
    bu sağlayacak gösteriyi devam ettirmeni.
    hadi ama... gitme vaktimiz geldi!

    aslında acımıyor hiçbir yerim...
    ama sen kaçırıyorsun dumanını ufukta kaybolan geminin
    artık sadece dalgalarla boğuşarak kurtulabilirsin!
    dudakların kıpırdasa da duyamıyorum ne dediğini...
    çocukluğumda... bir bakış yakalamıştım ani,
    gözümün ucuyla bir an için...
    ama tekrar baktığımda o çoktan gitmişti!
    ne olduğunu bile hatırlamıyorum oysa şimdi...
    o çocuk büyüdü... kurduğu hayallerse yitip gitti...
    halinden memnun bir uyuşuk oluverdi şimdi!