ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yazdığı entry yüzünden okuldan uzaklaştırılan genç
-
çoğu zaman bana nasıl bu kadar sabırlı, sakin, tahammüllü olduğum soruluyor. sanıyorum bunun sebeplerinden biri üniversite okumamış olmam. türkiye'de sarsılmaz ast üst ilişkisiyle, statükocu yapısıyla, kraldan çok kralcılığı ile, kayırmalarıyla, kaydırmalarıyla, entrikalarıyla tam bir ortaçağ derebeyliği zihniyetiyle yönetilen bu kurumlarda örselenmediğimden cebimde bolca tahammül kaldı diye tahmin ediyorum.
savcılığa verdiğim her 10 ifadeden 7'si öğretim üyelerinin şikayetleri üzerine oluyor. asker değil, adnan hoca değil, milletvekili değil. bu öğretim görevlileri "eleştirel düşünce", "fikir ifade özgürlüğü", "mantıksal çözümleme" öğretecekler.
siz kimsiniz yahu? kendinizi ne zannediyorsunuz? kim sizi bu kadar havalara çıkardı? paper'larınızı alsam, önce intihalleri ayıklasam, sonra da yerel, ucuz, parayla makale yayınlayan mecralardaki yayınlarınızı elesem, h-index'inizi hesaplasam bir avuç düzgün insan kalırsınız. onlar da zaten öğrenciyi düşmanıymış zannetmeyenler çıkar. geri kalanınız hayata daha iyi bir akademisyen, daha iyi bir eğitim adamı, daha iyi bir insan olarak tutunmak yerine zamanında bedelini biat ederek ödediğinizi düşündüğünüzden aynı bedeli ödetmeyi hak gördüğünüz o çürük sistemin boktan çarklarını yağlamaktan başka bir iş yapmıyorsunuz.
o çarkın içinde onunla beraber kül olup gideceksiniz. yerinize yepyeni aklı beyni açık bir nesil gelecek. sizi ne kimse hatırlayacak ne de kimse size minnet duyacak. tarih sizi ufak puntoyla ufak utanç dolu bir paragrafa sıkıştırdığıyla kalacak.
sizin vereceğiniz eğitimin bende eksik olmasından dolayı da son derece memnunum. gelecekteki tercihlerimi de sizin gibilerin olmadığı bir dünyadan yana yapmaya devam edeceğim.
öğrencilerden iban istiyoruz kampanyası
-
iyi bir gelecek için naçizane bir öneri hayatınızın hiçbir aşamasında bedavacılığa alışmayın.
uğur meleke
-
futbol yorumcusu 3 aralık 2011 fenerbahçe ankaragücü maçından sonra şöyle yazmış.
"...fenerbahçe’nin galibiyetine eskisi kadar yardım edemeyenler de vardı tabii. yobo’da bir düşüş var ve afrika kupası’na 1 ay kala kötü sinyaller vermeye başladı yine. everton’da her afrika kupası dönüşü formasını kaptırır, sezonu yedek kulübesinde bitirirdi. fenerbahçe’de de gabon dönüşü formasını serdar’a kaptırırsa şaşırtmayabilir..."
http://spor.milliyet.com.tr/…11/1470847/default.htm
afrika kupası, everton, gabon, serdar... hepsi iyi güzel de nijerya, afrika kupasına katılamadı.
sinem kobal
-
bir gazeteye verdiği röportaja göre;
'bir sezen aksu olamadıktan sonra neden şarkıcı olayım ki' demiş.
sanki oyuncu olunca türkan şoray oldu.
kendini ne zanediyorsa bilemedim.
hadise
-
avrupa görmüş kezban.
1300 sorunun 70'ini cevaplayabilen büyük lider
one more cup of coffee
-
tatlı nefesin
gökyüzünde parlayan iki mücevher gibi gözlerin
sırtın düz, saçların pürüzsüz
yastığın üstünde, uzanırken sen
ama şefkat hissetmiyorum
minnettarlık veya sevgi
sadakatin bana değil
yıldızlara tepedeki
bir fincan kahve daha, yola çıkmadan
bir fincan kahve daha, gitmeden ben
aşağıdaki vadiye
baban bir kanun kaçağı
ve mesleği avarelik
öğretecektir sana seçmeyi ve elemeyi
ve bıçak fırlatmayı
krallığını gözetliyor ki
izinsiz girmesin hiçbir yabancı
titriyor sesi, seslenirken
yeni bir tabak yemek için
bir fincan kahve daha, yola çıkmadan
bir fincan kahve daha, gitmeden ben
aşağıdaki vadiye
kız kardeşin geleceği görüyor
annen ve senin gibi
asla öğrenemedin okuma-yazma
hiç kitap yok rafında
ve sınırı yok memnuniyetinin
sesin tarla kuşununki gibi
ama kalbin bir okyanus sanki
karanlık ve gizemli
bir fincan kahve daha, yola çıkmadan
bir fincan kahve daha, gitmeden ben
( special thanks to barefoot contessa )
mehmet pişkin
-
ölmeden açıp sevdiği bir şarkıyı dinlemeyi es geçmeyen adam. gözlerinin içi de gülüyor, şaraptan da şarkıdan da hala tat alıyor.. canının açıp şarkı dinlemeyi çekmesi bile yaşam kıvılcımı aslında. sırf o güzel şarkılar için bile yaşayabilirdi.
ayrıca empati yapmayı denedim yapamadım, misal biraz sonra ölmeye karar versem ve son bir şarkı dinlemek istesem hangi şarkıyı dinleyeceğime bile karar veremem yahu. onu mu dinlesem bunu mu dinlesem derken hepsinden biraz biraz dinlerim zaman alır yürür. madem bunu dinledim son bir de film izleyeyim derim, onu mu izlesem bunu mu izlesem derken acıkırım, onu mu yesem bunu mu yesem derken tekrar hayata dönerim herhâlde. sırf en son yapacağım şeylere karar veremediğimden ölemezdim herhâlde.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"sanırım evrene yolladığım tüm mesajlar kenan evren'e gidiyor. darbe üstüne darbe yiyorum resmen"
aşırı yakışıklı erkeklere tavsiyeler
-
tipsiz kızlarla da çıkın nolursunuz. en azından şansımız var diyelim.
24 ocak 2017 rıdvan dilmen'in evet propagandası
-
omurgasızdan omurgasıza çağrı