hesabın var mı? giriş yap

  • ikinci dünya savaşı gibi dünya tarihinin en vahşi savaşlarından birinden bizi koruyan ismet paşa'yı her geçen gün daha iyi anlamaktır.

    o lanet savaşın filmlerini izleyince bile insanın içi bunalıyor, karamsarlığa sürükleniyor, ağlayası geliyor ama işin gerçeğinden bizi uzak tutan bu insana ne kadar dua etsek azdır. bugün ukrayna'da korku içinde bekleyen halkla azıcık empati kuran kişi bu durumu anlayacaktır.

    hitler, stalin, churchill gibi kurtların arasında denge kurmak hiç kolay bir iş değildir. başka ülkede olsa bu adamın değeri daha çok bilinirdi. hakkında daha çok araştırma yapılır ve dünyaya denge siyasetinin en iyi uygulayıcılarından birisi olarak tanıtılırdı. kendisi de ne kadar mütevazıymış ki, bu işin primini hiç yapmamış. elinden geleni uygulayıp tarihteki yerini almış.

  • atilla taş'ın niran ünsal'a fena ayar verdiği program olmuştur.
    okan : en sevdiğiniz bilim adamı
    niran ünsal : victor hugo
    okan : victor hugo ? bilim adamı ?
    atilla taş : doğru diyor, sefiller'i buldu.

  • sayın mahfi eğilmez der ki: "stagflasyonda enflasyon ve sıfır büyüme vardır. resesyonda küçülme vardır ama enflasyon çok yüksek değildir. slumpflasyon çok yüksek enflasyonda ekonominin küçülmesi demektir."

  • bu ilanda fantastiklik görmeyen arkadaşlar uygunsa benim kriptonit madenimde çalışmaya gelebilir ücret dolgundur. servis olarak da t-rex kullanıyoruz, kapınıza kadar bırakır.

  • hangi dünyada yaşadığını merak ettiğim kız. "sabah dokuzda kalkıp işine gelen, akşam en az beşe kadar ofiste çalışan bir insanım. " diye bir cümle kurabilecek kadar kopuk. busecim sabah 6:30da kalkıp akşam 9a kadar çalışıyorum, muhakkak görüşelim.

  • benimki şöyle olmuştu.
    aşığız birbirimize. ama sevgili değiliz. konuşarak ve gülerek yürüyoruz. dedi ki,
    -ya kızım evlensek amma eğleniriz senle bir ömür be.
    -he, dimi?

    evlendik.

  • her film ilk gösterime çıktığında sinemada izleyen - dvd'sini alan kişilerin arasında, anlatımı damak zevklerine çok uygun bulan bir kısım olur.
    bu insanlara ek olarak, bazı filmlerde, zaman geçtikçe filmi duyan, bir yerde izleyen ve filmi seven bir kısım izleyici daha bu kitleye katılır. çünkü bu filmler ilk izleyişte genel izleyici kitlesi tarafından hemen kavranamayacak bir derinliği olan filmlerdir. bunlar kült filmlerdir.

    çünkü ilk çıktıklarında genele hitap ediyor gibi olsalar da aslında belirli bir seviye üstündeki izleyiciye hitap ederler ve bu izleyiciler filmi zamanla sahiplenir, tekrar tekrar izler, üzerinde tartışır ve filmin derinliğini ortaya çıkarmaya çalışırlar.
    bu "üzerinde uğraş verme" meselesinin, normal izleyici tarafından dogmatik bir davranış gibi algılanmasından dolayı da bu ismi almıştır.

    burada bahsedilen küçük zümre de dört beş kişi değil.
    sayıları zamanla milyonlara ulaşabilir ama bunun box office'e doğrudan bir katkısı olmadığı için film, istatistiklere baktığınızda çok da iyi bir film gibi durmayabilir.

    eyyorlamam bu kadar.

  • arayüz nedeniyle satılan ürünü bulmanın zorluğu.

    ürünü google'da filanca ürün amazon şeklinde aratarak bulabiliyorum.