ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
the truman show
-
muhteşem bir tanrı-kul eleştirisidir bu film. hele hele christof'un filmin sonunda söylediği o sözler yada fırtına sahneleri tanrı ile insan arasındaki ilişkiyi çok çok güzel bir şekilde özetlemiştir, hatta budur. ha bide good day good afternoon and good night
la casa de papel
-
ben de tadında bırakmaları gerektiğini düşünüyordum. fakat tabiki de izleyeceğim.
ikinci bir soygun yapmayacakları bariz, nasıl bir senaryo olacak merak konusu.
her üniversiteye iki rektör atanması
-
http://www.sabah.com.tr/…/her-universiteye-2-rektor
bir tanesi ile uğraşamayan üniversiteliler artık 2 tanesi ile baş etmek zorunda kalacak..
bu arada iki rektörden birisi idari diğeri akademik rektör olacakmış. akademik rektör akademisyenlerden seçilecekken idari rektör akademisyen olmayan; belediye başkanı veya oda başkanı gibi kimselerden seçilecekmiş. sizin de burnunuza kötü kokular geliyor mu?
(bkz: melih gökçek'in odtü rektörü olması)
mandalina
-
bulunabilirlik 10 (türkiye'nin her manavında var)
alınabilirlik 10 (mevsiminde kilosu 1 lira)
görsel güzellik 10 (dışı güzel bir sarı, içi daha güzel bir turuncu)
kabuk soyma kolaylığı 10 (pıtır pıtır, soyması da zevkli, portakal gibi değil)
yeme kolaylığı 10 (dilim dilim, ayrı ayrı sarılmış şeker gibi, paket içinde paket)
paylaşılabilirlik 10 (şu an elimdeki 11 dilimli, 11 kişiyle tertemiz paylaşılır)
lezzet 10 (ne tatlı ne ekşi, kıvamında bir lezzet, sulu sulu)
10 üzerinden 10 ile en sevilen meyvelerden bir tanesi. benim en sevdiğim meyve.
sırrı süreyya önder'in konuşma lan diye bağırması
türkiye'yi atom bombasıyla yeryüzünden silerim
-
amk salağı türkiye'ye atom bombası atsa sanki suriye'ye hiç zarar gelmeyecek, öyle kalacak. mal.
baba kız diyalogları
-
beşinci evlilik yıldönümümüzün akşamı karıma hediyesini verdikten sonra biribirimize sarıldık tam bu sırada kızım odasından gelir;
kızım: aaaaaaaaaaaa ` :çığlık atarak`
tathar: ne oldu kızım.
kızım: bi daha aşık olduğunuzu görmiyim.
yabancılarla girilen komik diyaloglar
-
1 sırp, 1 ispanyol, 2 türk, bir dağ evindeyiz. sırp ile ispanyol bir kurusıkı bulmuşlar, uzaktaki bir elmayı vurmaya çalışıyorlar. ben ise sandalyede oturmuş olacakları izliyorum.
(ortamdaki 2. türk koşarak gelir)
t: give it to the master. i can shoot anything you show me. [ver bakayım o silahı abine]
(ispanyolda tepki yok, silahı verir)
t: i've been to turkish army for one year [ben 1 yıl aztektim orduda]
(tepki yok, izliyorlar)
t: look. (çömeldi nişan aldı, yalnız kıç çatalı açıldı adamın, dolunay gibi çıktı ortaya)
t: yeees **silahpatla** (elmada tık yok)
(ispanyolla sırp bir çatala, bir de elmaya bakarlar. )
sırp: that's why they lost whole empire... [işte koca imparatorluğu böyle kaybettiler]
ekşi'den erkek düşürmeye çalışan tavşancık
kaybedenler kulübü
-
-sen hiç çin seddi'ni gördün mü?
-evet iki kez uçakla geçtim,bir kere de yürüdüm üstünde.
-ben bir kez uydu fotoğrafına baktım, hiç üstünden geçmedim.
-olsun, sen de güzel insansın..
dersten atılırken oluşan ilginç diyaloglar
-
hoca derste başka birşeylerle ilgilenilmesinden, uyunulmasından vs nefret eden ve hemen dersten atan bir tiptir. bir gün en arka sırada uyuyan iki kişiyi yakalar. normalde o anlarda kükreyen ve bir üniversite hocasına yakışmayacak davranışlarda bulunan hoca öğrencilere sakince yaklaşır ve:
- arkadaşlar sınıfı terk ediyorsunuz
- off...
-yaklaşık 30 saniye sonra-
- arkadaşım duymadın heralde dışarı çıkıyorsunuz dedim
- hocam kalkamıyorum
- sebep?
- ayağım uyuşmuş..!*
eleman nasıl uyumuşsa artık kısmi felç geçirecek kadar kendinden geçmiş.