hesabın var mı? giriş yap

  • yolcu: hani ötüyodu bu kapı? bakın kemerle geçtim farketmediniz bile. demek ki işe yaramıyo!

    polis: ucuz kemerlere ötmüyo beyfendi!

    (bulaşmamak lazım gelir vesselam)

  • asker polisi terörist şehit ediyor, doktoru elinden şifa bulan ya da bulamayan vatandaş öldürüyor. ayrıca belinde silah yok, tamamen savunmasız ve bunun eğitimini almamış bir kişi ölüyor.

  • bu uçuşun çok çok büyük bir sorunu var:

    istanbul - la yönünde uçmadan önce etler samatyalı kasap hayri'den temin edildiğinden rahatlıkla tüketilebiliyor. pilot uçuş öncesi bizzat samatya'ya giderek kıymayı iki defa çektiriyor, bifteklerin az yağlı olduğuna emin oluyor.

    bu durum ne yazık ki dönüş yolunda mümkün olamıyor, çünkü orası gavur eli ve california'da tanıdık kasap bulmak mümkün değil. haliyle donuz yeme şansınız oldukça yükseliyor.(tövbe de lan!)

    sizi edirne'den dışarı salan zihniyetin ya ben lan neyse bir şey demiyorum.

  • 2. dünya savaşı esnasında alman saflarında bombardıman uçak pilotu olarak savaşmış savaşçı.

    20 yaşında alman hava kuvvetlerine girmiş ve iki sene sonra kıdemli bir askeri öğrenci olarak zorlu yeni teknikler öğrenmiştir. oldukça başarılı kabul edilen rudel, eğitim amacıyla başka bir okula nakledilmiş ve eğitimine orada devam etmiştir. bu sırada eğitim sürecinde üçüncü senesini tamamladığında teğmen rütbesine atanmıştır.

    2. dünya savaşı sırasında ise polonya seferlerine gözlemci olarak katılmış ve bu sırada 2. sınıf demir haç madalyası kazanmıştır. bunu üzerine üstteğmen olarak britanya savaşına geçmiştir.

    rudel, sovyetlerin almanya'yı işgal ettiği sırada, sovyetlere karşı gösterdiği üstün zaferler 1. sınıf haç madalyasını da kazanmıştır. işgal esnasında sovyetlere karşı gösterdiği en önemli başarılardan biriyse 1000 kg'lık mermi ile sovyet savaş gemisini batırması diyebiliriz.

    savaş esnasında defalarca yaralanmasına rağmen asla savaşmak vazgeçmemiş, sürekli uçuşa devam etmiştir. savaş hayatı boyunca gördüğü en ciddi tehlike ise 40 mm'lik kabuk parçasının uçağına çarpmasıyla sağ ayağından yaralanmış ve zorunlu olarak alman hatlarına inmiştir. birlikte uçtuğu arkadaşı tarafından kanaması durdurulmuş ve ölümden bir kez daha kurtulmuştur. tabii bu sırada bir bacağını kaybettiğini de belirtmek lazım.

    bu kadar başarı ve hayatını almanya için tehlike atması hitler'in gözünden kaçmamış. kendisine savaşmaktan vazgeçmesini ve diğer insanlara örnek olması için hoca olarak ders vermesini söylemesine rağmen rudler savaşmaktan vazgeçmemiş ve yine uçuşlara devam etmiştir.

    savaş esnasında 2530 kere yapmış olduğu uçuşla düşman saflarında yaratmış olduğu zararı somutlaştırmak gerekirse:

    - 519 rus tankı,
    - 1 savaş gemisi,
    - 1 destroyeri,
    - 70 bot,
    - 800'den fazla motorlu araç,
    - 7 savaş uçağı,
    - rus sabit hedeflerine ağır hasar,
    - 150'den fazla topu imha etmiştir.

    stalin tarafından kendisi için 100.000 ruble ödül konulan rudel, savaş bittiğinde sovyetlerin eline düşmemek için 1945 senesinde abd'ye teslim olmuş ve 11 ay esir olarak tutulmuş. esaret süreci bittiğinde ise arjantine taşınmış.

    savaştan sonra hayatı ise şöyle seyretmiş:

    bir bacağı olmamasına rağmen kayak, tenis gibi birçok sporla ilgilenmiş. hatta ve hatta amerika'daki en yüksek tepe olan aconcagua'ya tırmanmıştır. kitap çıkaran, siyasetle aktif olarak ilgilenen rudler, ölmeden önce almanya'ya dönmüş ve başarılı bir iş adamı olmuştur.

    1982 tarihinde ise vefat eden rudler'in cenazesine katılanlar nazi selamı vererek kendisini uğurlamıştır.

    kaynak: https://tr.0wikipedia.org/…vsgfucy1vbhjpy2hfunvkzww

  • (bkz: dayak nedir neden atılır)

    mekandan ziyade alkollü müşteri rezaleti olması gereken başlık

    hakkını vereyim ama kendi haksızlığını bu kadar açık açık yazan rezalet başlığı görmemiştim. genelinde başlık sahipleri melek gibi insanlar olur, durduk yere dayak yerler hep.

  • biat ettiği kültürün efsane olmaya aday bir sözü vardır kendisine layık gördüğüm;

    ölmüştür geçmiştir.

  • bugünlerde iş bankası reklamlarında görülebilen vapur.
    karadeniz vapuru hakkında "atatürk'ün sergi vapuru" isimli bir kitap var. vapurun ikinci kaptanı süreyya gürsu’nun 1935 yılında deniz mecmuası’nda yayınladığı seyrüsefer hatıralarından derlenmiş.

    kitabın linki

    kitap son derece ilginç. hem adeta 20'li yıllarda avrupa'yı bir gezmiş oluyorsunuz. hem de o dönemin türklerinin gözünden avrupa'yı gözlemliyorsunuz hem de türkiye'nin avrupa'daki imajı hakkında fikir sahibi oluyorsunuz.

    bir sergi vapuru hazırlayıp avrupa'nın bütün önemli limanlarına göndermek gerçekten çok büyük bir vizyon. büyüksün atatürk...

  • digitürk'ün ferit şahenk'i satın alması diye okuduğum haber. el değiştirmiş sandım.