hesabın var mı? giriş yap

  • samanyolu galaksisinin merkezinde yer alan, 4 milyon güneş kütleli dev karadelik. karadeliklerin çevrelerindeki cisimlere müthiş bir çekim kuvveti uyguladığı, şu an için bilinen en aşırı fenomenlere yol açan oluşumlar olduğu bilinir. hatta bu çekim gücünden dolayı her şeyi yalayıp yuttuğunu biliriz ve insanın hayal gücü kaçınılmaz olarak "ya bir yıldızı yutarsa?" diye sormuştur ki birçoğumuz bir yıldızın bir karadelik tarafından yutuluşunun simülasyonunu izlemişizdir.

    evet şimdiye dek hep simülasyonu yapılıyordu, bu kez sanırım gerçeğine tanıklık edilecek. the new york times'daki bu habere göre, sagittarius a* diye adlandırılan bu karadeliğe 2011'den beri gözlenen bir gaz bulutu yaklaşıyor. gaz bulutu demişken bunun sıradan küçük bir gaz yığını olmadığını, kütlesinin dünyanınkinin 3 katı olduğunu belirtelim (tabii bu kütle 4 milyon güneş kütlesindeki sagittarius a* için çok önemsiz bir miktar; bunu da belirtelim). bazı astrofizikçilere göre bu gaz bulutunun içinde küçük bir yıldız bile olabilirmiş. bu gaz bulutunun önümüzdeki yıllar içerisinde karadelik tarafından yutuluşunu gözlemleyebiliriz. bu olayın, astronomlar için bir anne-babanın bebeklerinin ilk yemek yiyişini izlemeleri kadar heyecanlı olduğunu belirtiyor harvardlı teorik astrofizikçi avi loeb.

    ayrıca sagittarius a*'nın dünyamızdan 26000 ışık yılı uzaklıkta olduğunu, yani bu olayın aslında 26000 yıl önce gerçekleştiğini fakat bizim şu an gözlemlediğimizi de belirtmekte fayda var.

    edit: astronomide, çoğumuzun malumu, "supermassive black hole" diye bir terim vardır; yani süper kütleli karadelik. bilimsel kaynaklar da, nasa'nın kendisi de samanyolu galaksisi'nin merkezindeki sagittarius a* isimli bu karadeliği supermassive black hole olarak tanımlar. yani sagittarius a* süper kütleli bir karadeliktir. süper kütleli bir karadeliğe "dev" demekte bir abartı yoktur; hatta süper kütleli demek dev demekten daha abartılı gelir kulağa, ama nasa bu tanımı kullanıyor yine de. sagittarius a* için dev denirken evrendeki en büyük karadelik gibi bir şey de denilmediğine göre bu sıfatta zerre kadar bir hata yoktur. yani sagittarius a* kesinlikle bir devdir.

  • ne söylesem olmuyor. padişahına koşulsuz itaat ediyor, sorgusuz inanıyor. tayyibin aleyhindeki hiç bir habere inanmıyor. laf anlatamıyorum.

    peki ben ne yapıyorum?

    cep telefonunda adımı "ak parti çekmeköy ilçe başk." olarak değiştirdim. aynen şu tarz mesajlar atıyorum.

    "14 yaşındaki zihinsel engelli kıza tecavüz eden ak parti muş ilçe başkanımız beraat etmiştir. gözümüz aydın. hayırlı ramazanlar"

    bu ve bunun gibi, akp içerisindeki yolsuzluk, ahlaksızlık vs. içeren haberleri derleyip sanki "bu olaydan da yırttık allahın izniyle" dercesine mesaj atıyorum.

    tam bir "adamın gol diyor" psikolojisi yarattım evde amk. kafası karıştı iyice auhaha

    beter ol ak babuş :)

  • lisede 3 sene boyunca lakabı öküz olan arkadaşa, 4. senenin başında okula tayinle gelen hocanın, daha ilk derste "sen niye gülüyorsun, öküz müsün sen" diye bağırmasıdır.

  • balon şişirmek, çamaşır suyuyla ev temizlemek, üst üste bir kutu kadar kibrit yakıp ilk çıkan kokuyu içe çekmek, kollarını iki yana açıp birkaç dakika boyunca dönmek, pencereden sarkmak, sabah gözü açar açmaz yataktan fırlamak, altı saat ve üzeri süre boyunca yerinden hiç kalkmadan ders çalışmak, uyumamak (ikinci günden sonra yaşanan kafa muazzam, dört günden sonrakini anlatmaya dilim varmaz), yastığa suratı gömüp nefes yettiğince çığlık atmak, yarım metre yükseklikten atlamak (min. x5 tekrar), salıncakta kafayı geri atarak sallanmak, kaydıraktan ters kaymak, yine parktaki o ellerle tutularak ilerlenen demir çubuklu şeyde dizlerini sıkıştırarak baş üstü durmak, uhu koklamak, çıkan yürüyen merdivende iniyormuş gibi durmak, hareket halindeki arabadan kafayı çıkarıp gözleri kapatmak, aşık olmak, iş makinası izlemek, taraftar kavgası olan ortamda bulunmak, otobüste çılgınlar gibi ağlayan üç yaşlarındaki çocuğun yanında oturmak, yeni doğan bir buzağının ve annesinin hareketlerini izlemek, üst üste iki demlik çayı tek başına içmek, aldatılmak, uzun zamandır görmediğin ve çok özlediğin birisine koşup hızla sarılmak, yanından geçen seçim otobüsünün şarkısına maruz kalmak... hepsinin sonunu garanti ediyorum. benden bu kadar. narkotik peşimde.

  • ne ilginçtir ki almanya'da şakır şakır almanca konuşur.

    debe olduğundan uzatılmış entry edit: başlığın amacı belki troll lemekti, ciddiye almamalıydım. ama debe olduğuna göre bir ek açıklama mecburiyetindeyim.

    kimse kimsenin ağzına bant yapıştırmıyor. aklı ve az çok eğitimi olan kimse sokakta konuşulana karışmamalı. ancak bunu ben anayasa'ya taşırsam, vatandaşların devletten beklediği gibi devletin de vatandaşlara uyması için yönelttiği bir duruma döner. madde 3'te belirtilen resmi dili türkçe ve "kürtçedir" denirse, bu muğla daki hatice teyzeyi, kayseri deki muhittin amcayı kapsamaz. devlet dairesine gittiğinde kürtçe tapu çıkartmasına gerek yoktur, %20 yi kapsayayım diye %80 ve hatta içindeki diğer etnik gruplar mağdur edilemez.

    bir devlette her azınlığa dil verilemez. yüzölçümü zaten milyon kilometrekareleri bulan her ülkede etnik çeşitlilik vardır. devleti yöneten çoğunluk kimse resmi dili o hale dönüşür. bugün anadoluda iranlılar devlet kursaydı farsça, araplar olsaydı arapça olurdu. eyaletler birliği değil üniter bir devlette bu durum kaçınılmazdır. almanya da artık 4 milyon türk var ve birçoğunun da vatanı oldu. almanya hiçbir zaman türkçeyi resmi dili yapmaz, yapamaz. ki haklıdır da. işbu yüzden düsseldorf ta hastanede şakır şakır almanca konuşan ve itiraz etmeyen bir kürt, nusaybin de devlet dairesinde kürtçe tapu isteyemez.

    argin nickli yazardan: "ben dediydim"